Milli eğitim bakanlığından yönetici atama yönergesinde Yeniden atamanın olmasını yöneticilik biriminde çalışıp, ayrılanlar beklemekteydi. Yöneticilik başvurusu yapma konusunda eski idareciler şimdi ise öğretmenlikte devam edenlerin beklentileri vardı. 
Son yönetici atama taslağında istifalarla alakalı madde vardı. Yöneticilikten kendi iradesiyle ayrılanlar üç yıl içinde atanamazlarsa haklarını tamamen kaybediyorlardı.
Yönetici atama yönetmeliği çıktığında, yeniden atama var mı, yok mu diye merakla bakmışlardır? Eski yöneticiler baktıktan sonrada hayal kırıklığına uğramışlardır. Baksalar da anlam ifade etmedi. Çünkü yeniden atanma hakkı verilmedi. 
Memurlarla alakalı sitelerde yeniden atanmalar için bazı yazarlar köşe yazıları yazdılar, kimi site başlık attı, hatta forumlarda alt başlıklar oluşturulmuş. 
Hatta yeniden atanma hakkının verilmesi konusunda kimi eğitim siteleri eski idareciler için öze haber yaparak gündem oluşturmaya çalıştılar. Olumlu netice alınamadı. 
Bir şekilde yöneticilik kademesinden ayrılan veya ayrılmak zorunda kalan öğretmenlerle, kurucu müdürler ve görevlendirme yoluyla en az bir veya iki yıl idarecilik yapanlar unutulmamalıydı.
Görevlendirmelerin en az süresini Milli Eğitim Bakanlığı  yetkililerinin makul şekilde hazırlayacağına inancımız tamdır.
Ne olursa olsun idarecilikte bulunmuş kişiler değerlendirilmelidir. Kurucu müdürlük yapmış olan öğretmenlere de şans verilmeliydi. Yeni açılan okulun resmi işlerini, fiziki eksikliklerini, eğitim öğretim materyallerini temin eden, öğrenci kaydeden,  sıfırdan okulu hazırlayanlarda unutulmamalıydı. 
Bir başka konu, görevlendirmeyle idarecilik yapan öğretmenlerin de belli süreyle belirlenerek hak verilse yerinde olurdu. Bir kişi bile mağdur olmamalı. 
Görevlendirmelere çare bulunmalıdır. Her yapılan okul işlerinde asil kabul edilen fakat yönetim birimine atama noktasında öğretmensin denilmesi öğretmenleri üzmektedir.
İnsanlar devlet kadrosunda bulunmuşsa mutlaka o alanda birikimi vardır. Birikimini, deneyimini devlet için verimli şekilde kullanmak isteyen kişilere başvuru hakkı verilmeliydi.
İdarecilikten ayrılma sebepleri neler olabilir?
•Kurucu müdür olmuştur fakat sınava girmemiştir,
•Rotasyondan dolayı çalışmakta olduğu kurumdan ayrılmak istemediğinden dolayı,
•Ekip olamamaktan kaynaklanan, sıkıntı yüzünden,
•İdari olarak çalışma yönünden normları uygulamaktan doğan sıkıntı nedeniyle,
•Tükenmişlik sendromundan kaynaklanan rahatsızlık kaynaklı olarak dinlenme ihtiyacı hissettiğinden;
•İdeallerini gerçekleştirmek adına olumlu icraat yamamanın ruhi baskısından,
•Çalışkanlığına inanan ve gerçekten de öyle olan birinin dedikodusunun yapıldığını duyunca kırgınlıktan dolayı,
•Yöneticilerin olgu ve olaylara alt birimlerdeki idari personele yaklaşım farklılıklarını içine sindirememekten,
•Hani ne yaparsa yapsın, ağzıyla kuş tutsa yine olmaz denilenler,
•Çalışma ortamının stres yükünden olabilir.
Her ne sebeple olursa olsun istifa etmiş olanlara,  idari görev yapanlara, yöneticilik yolu taslakta olduğu gibi maddeye alınarak, başvuru hakkı verilmeliydi.
Mağduriyet yaşanması insana rahatsızlık verir.   Yönetmelik hazırlama aşamasında gözden kaçırılmış olabilir özellikle eğitim sitelerindeki yorumları okuduğunuzda anlaşılıyor ki,yeniden atanma hakkı konusunda yoğun istek var.
Bunu ben söylemiyorum. Sitelere göz atınca net olar aka görülmektedir.
Sendikaların konunun üzerine eğildikleri konusunda olumlu yorum görmedim. İstifa eden, kurucu müdürlük yapan öğretmenler, görevlendirmeyle iki yıl üç yıl yöneticilik kademesinde bulunanlardan sendika üyeliği olanlar vardır. Sendikalar  arkadaşların derdine derman olabilirler.
Bu noktada üyelerinin haklarının zayii olmaması için mücadele etmelidir. Taştan, ayağının sıkışmasından sorumlu tutan geçmişimiz, insan haklarında mutlaka hassastırlar.
İletişimine hayran olduğumuz Sayın Müsteşarımız Dr. Yusuf Tekin Bey bu konuya da kulak verecek, olumlu neticelere imza atacaktır.