Onur; insanın kendine karşı duyduğu saygı, şeref, öz saygı, haysiyet ve izzetinefistir. Ayrıca onur kavramının çerisinde başkalarının gösterdiği saygının dayandığı kişisel değer, şeref ve  itibar da yer alır.

            İnsanın, duyan, düşünen ve özgür bir varlık olarak taşıdığı değer, insan olarak insanın değeridir.  Dolayısı ile her insan kendine saygı duyar ve yaptığı ve ürettiğinin değer bulmasını ister ve netice de de emeğine saygı duyulmasını ve ürettiklerinin değer bulmasını düşünür.

Başkaları  saygı gösterdiğinde de bu duygu insan şerefine dayanır.

            Sonuçta İnsan onuru kutsaldır. Ve bu bağlamda onur kırmak ve insan onurunu dikkate almamak haramdır.. 

            İnsanların onurunu, gururunu haklı nedenler bile olsa kırmak dinen uygun görülmez.

Yüce Mevla insan onurunun korunmasını ve gözetilmesini emreder. Kur’an-ı Kerim insan onurunun korunmasıyla ilgili mesajlarla doludur.

            Hz. Peygamberin yirmi üç yıllık Peygamberlik dönemi, çocukluk dahil atmış üç yıllık yaşamı onur mücadelesiyle geçmiştir.

            Peygamber olmadan önce “Muhammed’ül Emin” sıfatıyla anılan bir peygamberin ümmeti olarak insanlar bulundukları makam ve mevkilerdeki yetkilerini de kullanırken insan emeğine ve onuruna saygı duyan bir yaklaşımda bulunmaları gerekir.

            Bu bağlamda makamda bulunanlar  kendisine benzemeyen ve kendisi gibi düşünüp yaşamayan insanların onuruna ve guruna halel getirmeden ve  saygı duymak suretiyle icraatlarını gerçekleştirmeleri halinde yükselirler.

            İnsan kalbinin kırılmasının, gururunun incitilmesinin Kabe’yi yetmiş defa yıkmak kadar kötü bir davranış olduğunu Peygamberimiz bildirmiştir.

Makam ve mevki sahibi insanlar onur timsali olmalıdır. Kendi onurlarını korudukları gibi başkalarının onur ve gururu da incitilmemelidir.

            Menfaat çeteleri, dalkavuklar, istismarcılar, yağcılar, yalakalar, sömürgenler, kemirgenler, bunlar ve benzeri davranışlara sahip insanlar onur tacirleridir.

            Başkalarının onurunu dikkate almamayı kırmayı marifet sayanlar ve başkasının onurunu kırıp gururunu incitenler onursuz kimselerdir.  

            Unutulmamalıdır ki şerrinden emin olunan insanlar onursuzdur. Ezerek ve ezdirerek sonuca gitmeyi marifet sayanlar onursuzluğu yaşam biçimi olarak tercih edenlerdir.

            Başkasının üzüntüsü ve hakkının yenilmesi  üzerine hayatını kuranlar, inançlarını menfaate dönüştürenler, yetkisini hak ve adalet duygusundan uzak kullananlar, asalak olarak yaşayanlardır.

            Kendi kuş akıllarıyla başkasını aldattığını düşünenler, kurnazlıklarını farklılık olarak görenler en büyük onursuzlardır.

            Onurlu yaşamak, adam gibi yaşamaktır. İnsan onuru kutsaldır. Adam gibi yaşamak “Adem” olmaktır. Adam gibi yaşamak emeğe saygı duymaktır.