Her yıl ülkemizde ‘Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ olarak kutlanan Dünya Kadınlar Günü’nün ilk olarak hangi olayla başladığını ve tarihçesini incelediğimizde,
8 Mart 1857 tarihinde New York’ta bir dokuma fabrikası işçileri daha iyi çalışma koşulları istemiyle greve başlamış ancak polisin işçilere saldırması, fabrikaya kilitlemesi ve ardından çıkan yangın dolayısıyla 129 kadın işçi can vermiştir. Bu olaydan yaklaşık 53 yıl sonra, Ağustos 1910 tarihinde Danimarka’da toplanan Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı’nda 8 Mart’ın Dünya Kadınlar Günü olmasına oy birliğiyle karar verilmiş. 
Ülkemizde ise 1921 yılında kutlanmaya başlanan Dünya Emekçi Kadınlar Günü, adından da anlaşılacağı üzere emek gösteren, eşitlik uğruna mücadele eden ve acılar yaşayan kadınların günü. Keşke kadınların sarf ettiği emeklerin, kadınların değerinin önemsendiği gün yalnızca 8 Mart değil, her gün olsa. Ancak hem ülkemizde hem de dünyada bu sadece 1 gün hatırlanıyor ve ertesi günden itibaren unutulmaya başlıyor.  
Dünyanın ve ülkemizin geçmiş tarihine baktığımız zaman 8 Mart’ın şimdiki anlamıyla 8 Mart olabilmesi için bile kaç kadın, kaç insan zulüm görmüş, dışlanmış, hakkını savunabilmek ve emeğini gösterebilmek adına zarar görmüştür.Peki, kadınlar hakları için hala mücadele ederken günümüz dünyasındaki yeri ne durumda dersiniz?
Gelişmekte olan ülkelerdeki kadınlar günde ortalama 20 litre suyu 6 km taşıyorlar.
Mültecilerin %80’ini kadınlar oluşturuyor.
Dünya’daki arazilerin sadece %1’i kadınlara ait.
Siyasette ve iş dünyasında kadınların oranı gelişmiş ülkelerde bile epey düşük.
Okuma-yazma bilmeyen ve eğitim hakkından mahrum 1 milyardan fazla yetişkinin 2/3’ü kadın.
OECD ülkelerindeki bilimsel ve teknik alanlardaki üniversite mezunlarının %30’u kadın.
ABD’deki mucitlerin %10’u kadın.
Dünyadaki mal varlıklarının 14 trilyon dolarlık kısmı kadınlara ait.
Tanınan ve tanınmayan 206 ülke arasından sadece Japonya ve Peru’da iş kuran kadın sayısı erkeklerden fazla.
Haber veya röportajlara konu olanların %21’i kadın.
Gazetecilerin 1/3’ü kadın olmasına rağmen, bölüm şefi, editör ya da patronların sadece %1’i kadın.
Avrupa Birliği’ndeki cinsiyetler arası en yüksek gelir adaletsizliği yaklaşık %25 farkla, Kıbrıs, Estonya ve Slovakya’da görülüyor.
Yeni üniversiteyi bitirmiş kadınlar, erkeklerden %20 daha az para kazanıyor. Bu fark 10 yıl içerisinde %31’e yükseliyor.
Kadın erkek eşitsizliği üzerine yapılmış çalışmalar sonucunda elde edilen bu veriler ne yazık ki eşitsizlik boyutunun %1’i bile değil.

BBC’nin Avrupa ülkelerini de kapsayan bir araştırmasından elde edilen verilere göre;

Üst düzey yetkili, yönetici ya da milletvekili olarak çalışan her 10 kişiden yaklaşık 1’i kadın. Yani araştırma konusu olan 145 ülkede bahsi geçen mevkilerde olan kadın oranı %13 iken erkek oranı %87.

Bu ülkelerde erkeklerin %76’sı çalışırken kadınların sadece %32’si çalışmakta.

Dünyada hal böyleyken her gün kadınlar günü olarak kutlansa kaç yazar diyesi geliyor insanın.Lütfen unutmayın, hakaret, küfür, bağırmak, aşağılamak, parasız bırakmak, evli olsanız dahi rızanız dışında cinsel beraberliğe zorlanmak, çocuk yapmaya zorlanmak, istemediğiniz ortamlarda bulundurulmak, özgürlüğünüzün kısıtlanması, yok sayılmak, görmezden gelinmek ŞİDDETTİR! Ve yasalarda ciddi yaptırımları vardır. Lütfen haklarınızın çiğnenmesine sessiz kalmayın.
Şiddete karşı sesiniz gür çıksın.Sevgili Neşet Ertaş’ın dediği gibi; Kadınlar insandır, erkekler insanoğlu.
Kadın olmazsa empati olmaz, kadınlar olmazsa vicdan olmaz. Kadınlar olmasa sevgi olmaz. Kadınlar olmazsa hak, kukuk, adalet olmaz. Aile olmaz, toplum olmaz. Bütün bunları öğretendir kadın.
Eğiten, yol gösteren, ışık tutandır. Kadın ailedir, toplumdur.
Kadınlar olmazsa yarım kalırız."

Bir toplum, bir millet erkek ve kadın denilen iki cins insandan meydana gelir. Mümkün müdür ki, bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça, diğer kısmı göklere yükselebilsin!
Mustafa Kemal ATATÜRK
   
Peygamberimizin kadına karşı hoşgörü ve saygıyı anlatan hadisleri de şöyledir;

“Kadınların haklarını yerine getirme husûsunda Allâh’tan korkunuz! Zîrâ siz onları Allâh’ın bir emâneti olarak aldınız.”

“Sizin en hayırlınız, ehline (eşine ve çocuklarına) en hayırlı olanınızdır. Ve ben de ehline karşı en hayırlı olanınızım.”

“Mü’minlerin îmân bakımından en olgunu ve en hayırlısı, hanımına karşı en hayırlı olanıdır.” 

“Ey insanlar! Kadınlar hakkında Allâh’dan korkunuz! Sizin kadınlarınız üzerinde hakkınız vardır.”

“Onlara yediğinizden yedirin, giydiğinizden giydirin, onları dövmeyin, onlara çirkin demeyin, fenâ söz söylemeyin!”

“Kadınlarınızla iyi geçinin; eğer onlardan hoşlanmadı iseniz bile!..Olabilir ki bir şey, sizin hoşunuza gitmez de, Allâh onda bir çok hayır takdîr etmiş bulunur."

“Kadınlar hakkında birbirinize hayır tavsiye ediniz!”

“Mü’min bir erkek, mü’min bir kadına kızıp darılmasın! Eğer onun bir huyundan hoşlanmazsa, öbüründen memnûn olabilir.”

“Allah sizden; kadınlara karşı iyi ve hayırlı olmanızı ister; çünkü onlar, sizin analarınız, kızlarınız veya teyzelerinizdir."

“Sizin hayırlınız, eşine hayırlı olandır. Ben de eşime karşı sizin en hayırlınızın. Kadınlara ancak iyi insanlar iyi davranır; onlara karşı ancak kötü kişiler, ihanet eder.”
 
"Kadınlara ancak asalet ve şeref sahibi kimse değer verir. Onları ancak kötü ve aşağılık kimseler hor görür."

"Hanımını döven, Allah’a ve Resûlüne asi olur. Kıyamette onun hasmı ben olurum."

8 Mart Dünya Kadınlar Günümüz Kutlu ve Mutlu Olsun..