FELSEFE GRUBUNDAN MEZUN OLAN İLE PDR’DEN MEZUN OLAN AYNI EĞİTİMİ ALMIYOR
Dün twitter’da geçmişte küllenmiş olan bir tartışmanın yeniden canlandırılmaya çalışıldığını görünce bu yazıyı yazmaya karar verdim.
Türkiye, sağlıktan eğitime, teknolojiden ekonomiye kadar her alanda çok hızlı bir değişim ve gelişim süreci yaşamaktadır. Süreç içerisinde en hassas konulardan birisi de eğitim konusudur. Son günlerde okullarda artan ihtiyaçlar doğrultusunda rehber öğretmenler konusu yeniden gündeme taşınmaya çalışılmaktadır. 2003-2004 yılında alan dışından mezun olanlar Rehber Öğretmen olarak atanmış fakat bu uygulamadan kısa sürede vazgeçilmiştir. 
Okullarda rehberlik hizmeti ve rehber öğretmen neden bu derece önem arz etmektedir
Günümüz toplumunda değişmeler ve gelişmeler oldukça hızlıdır. Bu hızlı değişim beraberinde bir takım sorunları da getirmektedir. Toplumun değer yargılarında, anlayışlarında, etkileşim ve iletişimlerinde bir dizi sorunlar ortaya çıkabilmektedir. Bireylerin gelişimlerine ve gereksinimlerine uygun durumları ve olanakları tanımaları gittikçe güçleşmektedir. 
Yeni gelişmeler ve toplumsal değişimlerle beraber eğitim programlarındaki çeşitlilik de artmakta olup, öğrencilerin bu çeşitlilik içerisinde, yeni programları tanıyıp kendilerine uygun üst öğretim programlarını tercih etmeleri gün geçtikçe daha da zorlaşmaktadır. 
Kaliteli bir eğitim için bireylerin gereksinimlere uygun yaklaşımları doğrultusunda öğrencilerin farklı özelliklerinin farkında olunmasının gerekliliği fark edilmiştir.
Yaşanan gelişmeler ışığında, artan imkan ve fırsatlarla beraber, iş ve meslek çeşitleri artmakta ve bireylerin kendilerine uygun tercih yapmaları gittikçe komplike bir hal almaktadır.
Teknolojik, ekonomik ve sosyolojik değişmeler, aile bireyleri arasındaki ilişkileri de ciddi anlamda etkilemekte, kuşaklar arasındaki uyum sorunlarını ve çatışmaları gün geçtikçe arttırmaktadır.
Yaşanan bu ve benzeri durumlar, Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetlerinin önemi bir kez daha ortaya koymuştur. Kendini bilen, farkındalık düzeyleri yüksek, problem çözme becerisine sahip, yeteneklerinin farkında, çevresiyle uyum içinde, problem çözme becerisine sahip ve gerçekçi kararlar alabilen bireyler için Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmenler okulların olmazsa olmazlarındandır. 
Felsefe Grubu Mezunları Neden Rehber Öğretmen Olarak Atanmamalı
Her şeyden önce, felsefe grubu mezunları ile PDR mezunlarının aldıkları eğitimin temel kodları tamamen farklıdır. Felsefe, evreni bütün olarak kavramaya ve açıklamaya çalışan, akıl yürütmeye ve eleştirel yaklaşıma dayalı bir sistemli bir bilgi bilimidir.  Rehberlik ve Psikolojik Danışmayı ise;
Bireylerin kendilerini anlayabilmelerine, farkındalık kazanmalarına, problemlerini tanımlamalarına ve çözüm yolları üretmelerine, sağlıklı ve gerçekçi kararlar almalarına, ilgi ve yetenekleri doğrultusunda kendilerini geliştirip kapasitelerini en üst seviyede kullanabilmelerine, çevreleriyle uyumlu ve sağlıklı iletişimler kurabilmelerine ve bireylerin kendilerini geliştirmelerine yönelik, bireyi merkez alan yardım sürecidir. 
Bireylere bu yardımları yapabilmek sistemli ve profesyonel bir yaklaşımı gerektirir. Bu da ancak alanında uzman kişiler ile sağlanabilir.
Sonuç olarak,
Psikolojik danışma ve rehberlik uzmanlık gerektiren bir meslektir. 2003-2004 yılında Alan dışı atamalar yapılmış fakat daha sonra bu yanlıştan vazgeçilerek uygulama sonlandırılmıştır. Geçmişte denenmiş ve vazgeçilmiş bir uygulamanın tekrar gündeme getirilmeye çalışılması anlamsızdır.
2013 yılı itibariyle 60 üniversite PDR bölümü açılmış olup önümüzdeki yıllarda buralardan ciddi anlamda mezun olacak bir kitle beklemektedir. Alan dışı atamalar bu gençlerin de mağdur olmasına neden olacaktır.
YGS’de PDR bölümü ile Felsefe Grubu Öğretmenliği arasında büyük puan farkı vardır. Alan dışı atamaların düşünülmesi durumunda, YGS’de, PDR bölümünü kazanmak için ter döken öğrencilerin çabaları göz önünde tutulmalıdır.
Alan dışı atamaların yapılması durumunda, yeterli donanıma sahip olmayan kişilerin Rehber Öğretmenlik mesleğini icra etmeye çalışacağı unutulmamalıdır. Felsefe grubu mezunlarının aldıkları eğitim ile PDR mezunlarının aldığı, lisans eğitimleri arasında çok büyük farklar vardır. Bu farklılık göz ardı edilmemelidir.
Alan dışı atamalar PDR mesleğinin itibarını zedeleyecektir.
Tekrar görüşünceye dek hepinize saygılar…