Bugün bir iddiayı öne sürüyorum ve AKP'nin içişlerine müdahale ediyorum.
Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı seçileceğine kesin gözüyle bakıyor ve ardından ülkeyi erken genel seçime götürmeyi ve devlet başkanlığına yol açacak çoğunluğu sağlamayı hayal ediyor.
Hayalleri gerçek olursa; Türkiye parlamenter demokrasiyi geride bırakacak ve Recep Tayyip Erdoğan'ın tek adamlığında, devlet başkanlığında istikametini çizecek.
AKP kendi tabanını ve siyaset yapan üst düzeyini cumhurbaşkanlığı seçimine kilitlemeyi nispeten başardı. Nispeten diyorum çünkü pamuğun için için yanması gibi cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından partinin hangi kollara emanet edileceği heyecanla tartışılıyor.
AKP kulislerinden edindiğim bilgi Recep Tayyip Erdoğan kendisinden sonrası için tercihini belirlemiş. Çok eski dava ve yol arkadaşı, AKP'de hemen her konumda görev görmüş, bakanlıklarda, meclis başkanlığı görevlerinde bulunmuş bir ismi başbakanlık koltuğuna oturtacak. Bu isim Mehmet Ali Şahin'dir.
Şahin'in milli gençlikten geldiğini, Erbakan'ın gençlerinden biri olduğunu anımsatarak başlayalım. 65 yaşında, Karabük doğumlu Şahin'in parti içinde ilk görevi Refah Partisi Eminönü ilçe başkanlığı. İlk seçim sınavını 1994'te Fatih Belediye Başkanlığı seçiminde veriyor, ANAP adayı ünlü polis Saadettin Tantan'a yeniliyor.
1995 yılında Refah Partisi'nden, 1999 yılında Fazilet Partisi'nden milletvekili oluyor. Sonra 2002 AKP milletvekilliği ve spordan sorumlu Devlet Bakanlığı...
Grup Başkanvekilliği...
2007-2009 Adalet Bakanlığı...
2009-2011 TBMM Başkanlığı...
Ve ardından Genel Başkan Yardımcılığı...
Recep Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanı adaylığını açıklaması da parti içinde aldığı "güven işareti" olarak tanımlanıyor.
Partinin kurucuları arasında yer alan ve Başbakan'ın "Ağabey" dediği isimlerin içinde yer alan Bülent Arınç'ın isteği; Başbakanlık koltuğuna geçici olarak kendisinin oturtulması. Bunun için resmi görevli ekibi dahil derin bir kulis faaliyeti sürdürülüyor.
Ancak Arınç'ın asıl hedefinde partinin başına çok sevdiği, saydığı ve kendisini çok yakın gördüğü Abdullah Gül'ün getirilmesi. Arınç yakın çevresine, "Gül'e olan sevgimden saygımdan daha ağır basan durum partimin yararına olandır. Partiyi tek parça tutacak ve yeniden iktidara taşıyacak tek isim Abdullah Gül'dür" diyor.
Liderlik için sırada bekleyenlerin başında Numan Kurtulmuş da var.
Bu üç isim arasında kararını verecek olan ve eğer seçimi kazanırsa partiyi teslim edeceği kişiyi milletvekilleri, toplumun etkin isimleri ile istişare ederek belirleyecek olan Recep Tayyip Erdoğan'ın işi zor görünüyor.
Seçimi kazansa bir türlü, kaybetse diğer türlü...
Kazanırsa partisinin içi karışacak, kaybederse partisi ve ülke için belki daha hayırlı olacak.
10 Ağustos sonrası AKP'yi zor günlerin beklediği parti kulislerinde konuşuluyor. Ben bir kısmını aktardım, sonrasını siz araştırın, yazın, konuşun...
Başbakan yasakladı ama ben yazdım.
Korkmuyorsanız siz de duyduklarınızı yazın...