Sosyal hayatta her gün çok farklı insanlarla karşılaşmışızdır. Buda normal zaten herkes özgür olduğu için istediğini kanunlara bağlı kalarak yapabilir. Demokratik bir ülkede yaşadığımıza göre böyle de olmalı. Ama bu son yıllar da çok farklılaştık. Avrupa’yı, batıyı örnek alabilmek için her şeyimizi verdiğimiz dahi oldu amaç daha modern olmak. Özümüzü çok fazla kaybettik. Sadece kılık kıyafet ile değil gündelik hayatta uğraş olduğumuz her işle bunu fazlasıyla gösteriyoruz.
Geçmişe, Osmanlı’ya baktığımızda Avrupa Osmanlı’yı örnek alabilmek için şimdi ki adıyla elçilikler dahi açıyordu. Örnek vermek gerekirse lavabo kültürünü dahi Osmanlı’dan alan Avrupa’yı nedense biz hangi sebeplerle örnek alıyoruz. Anlayamıyorum. Tabi örnek aldığımız alabileceğimiz Avrupa’ya özgü şeyler olacak ama biz her şeyi almaya çalışıyoruz. Kültürümüzü, örf ve adetlerimizi unuttuk.
Örf ve adetler yaşadığınız yerin kültürünü yansıtan en temel unsurları Avrupa merakımız yüzünden kaybettik. Yine buna da şükür geçtiğimiz günlerde uğurladığımız Ramazan ayı sayesinde yine biraz kültürümüzü yaşattık.21.yüzyıl bilgi çağında yaşıyoruz. Şimdiki gençliğe örf ve adetlerimizi anlatmak çok zor olacak ama çabalamalıyız. Örf ve adetlerimizi unutmamızın bir diğer nedeni hayatımızın olmazsa olmazı olan teknoloji. Toplumun içinde yozlaşan bu temel unsurları sadece Ramazan aylarında değil her zaman hatırlatmalıyız ve yaşatmalıyız. Kökenimizi, özümü unutmamalıyız ve unutturmamalıyız. Kökenimizi hiçbir zaman modernleşmek için satmamalıyız.
Belki kendimize bu soruları sormuyoruz; Nerden geldim, Nerdeyim, Nereye gidiyorum? Gibi sorular özümüze dönmemize belki neden olacaktır. Eğer bu tür soruları sormazsak başka ülkeler işte komşumuz Yunanistan gibi devletler kültürümüze sahip çıkmaya çalışır. Galiba suç bizde de ekonomik sorunlarla boğuşan, yeni devleti dahi kuramayan komşumuz Yunanistan’a yakın olan bölgelerimiz Ege ve Akdeniz’de Yunanistan’a özgü bir oyun olan Sirtaki oynanırken Ege’ye özgü olan Milli Mücadele savaşında gösterdiği üstün başarıdan dolayı İzmir’i düşman ülkesinden alan ismini de Yörük Ali Efe’den alan Efe’ler adlı kendimizi özgü bir oyun varken Sirtaki oynuyoruz.
Örnek vermek gerekirse dün herhalde Finlandiya ‘da nerden bakarsanız 120 yıldır devam eden cep telefonu atma yarışmasını bu sende de yaptılar. Bakın elin yabancı devletine kültürünü 120 yıldır dize gelen bir şekilde devam ettiriyor. Ya bize bakarsanız ne özü ne közü biz kendimizi dünya vaatlerinde unutmuş, kaybolmuşuz. Belki bizde böyle yarışmalara daha çok ağırlık vermeliyiz. .
Bu soruna çözüp olabilecek yolları denemeliyiz. Örnek televizyonlarda Kültür Belgesellerini arttırmalıyız. Özellikle bu bazda devletin resmi televizyonu olan TRT’ye büyük bir iş düşüyor. Kültür ve Sanat festivalleri arttırılmalı.
Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde olduğu dolaştım dolaştım Ege’ye vardım. Efe’ler adlı bir oyunu gördüm. Evet, sizde dolaşın Evliya Çelebi gibi ünlü üstadın gezi kitabında bahsettiği gibi farklı kültürleri keşfedin yaşayın ve özünüze dönün.
Gelin hep birlikte tozlaşmış, unutulmuş, üzerine bir örtü atılmış ve yozlaşmış kültürümüzü tekrar açığa çıkaralım.