Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamında bu yıl uygulanan merkezi sınav sonuçları, eğitim camiasında ve kamuoyunda büyük bir tartışmanın fitilini ateşledi. Sınavda tam puan alarak birinci olan öğrenci sayısının rekor bir seviyeye ulaşması, beraberinde sınavın güvenliğine ilişkin ciddi soru işaretleri getirdi. Muhalefet partilerinden milletvekilleri iddiaları Meclis gündemine taşırken, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'den gelen ilk açıklama eleştirileri dindirmeye yetmedi.
Bu yılki sonuçların açıklanmasıyla birlikte, tam puan alan öğrenci sayısındaki olağanüstü artış dikkat çekti. Geçmiş yıllarla kıyaslandığında benzeri görülmemiş bu durum, sınavın geçerliliği ve ölçme-değerlendirme kalitesi hakkında endişelere yol açtı. Özellikle siyasetçiler ve eğitim uzmanları, bu rekorun ardında yatan nedenlerin şeffaf bir şekilde açıklanması gerektiğini vurgularken, bazıları durumu "şüpheli" olarak nitelendirerek Milli Eğitim Bakanlığı'nı göreve çağırdı.
LGS'de Tam Puan Alan Kaç Kişi Var? Yıllara Göre Birinci Sayıları
Bu yılki Liselere Geçiş Sistemi'nde (LGS) tam 719 öğrencinin tüm soruları doğru yanıtlayarak 500 tam puan alması, tartışmaların merkezinde yer alıyor. Bu rakam, LGS'nin uygulanmaya başlandığı 2018'den bu yana kaydedilen en yüksek birinci sayısı olarak tarihe geçti. 2018 yılında sadece 18 öğrencinin ulaşabildiği bu başarıya, geçtiğimiz yıllarda yüzlerce öğrenci erişmiş olsa da 700'lü rakamların görülmesi bir ilk oldu.
Son yedi yılın verileri incelendiğinde, birinci sayılarındaki dalgalanma net bir şekilde görülüyor. 2018'de 18 olan birinci sayısı, 2019'da 565'e fırlamış, 2020'de 181'e, 2021'de ise 97'ye kadar gerilemişti. 2022'de 193, 2023'te 562 ve 2024'te 352 olan tam puanlı öğrenci sayısı, bu yıl 719'a çıkarak rekor kırdı. Bu durum, sınavın zorluk derecesinin standart olmadığı ve sonuçların bir anomali içerdiği yönündeki eleştirileri güçlendirdi.
Sınav Güvenliği Tehlikede mi? WhatsApp İddiaları Meclis'e Taşındı
Rekor sayıdaki birinciliğin gölgesinde, sınavın güvenliğine dair şok edici bir iddia ortaya atıldı. CHP İstanbul Milletvekili Suat Özçağdaş, sınav devam ederken LGS kitapçıklarının PDF formatında WhatsApp gruplarında paylaşıldığına dair ciddi duyumlar olduğunu belirterek konuyu bir soru önergesiyle TBMM'ye taşıdı. Öğretmenlerin dahi sınav bitmeden göremediği kitapçıkların nasıl olup da dışarı sızdırılabildiği, en temel tartışma konusunu oluşturuyor.
Özçağdaş verdiği önergede, "Sınav devam ederken LGS kitapçıklarını paylaşan kişiler kimlerdir? Bu durum, sınav güvenliğinin sağlanmadığının göstergesi değil midir?" gibi kritik sorulara yanıt aradı. Bu iddialar, sınavın adaletine ve eşitlik ilkesine yönelik güveni temelden sarsarken, eski bir öğretmen olan CHP'li siyasetçi Muharrem İnce de sosyal medya hesabından "MEB’in yaptığı LGS’den pis kokular geliyor" diyerek duruma tepki gösterdi ve şeffaflık çağrısında bulundu.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'den Eleştirilere Yanıt
Kamuoyunda yükselen eleştiriler ve güvenlik iddiaları üzerine Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'den bir açıklama geldi. Bakan Tekin, konuyu ilkesel bir çerçevede değerlendirerek, sekizinci sınıftaki bir çocuğun "birinci" veya "ikinci" gibi bir yarışa sokulmasını pedagojik olarak doğru bulmadığını ifade etti. Bu sıralamanın yalnızca öğrencileri ortaöğretim kurumlarına yerleştirmek için kullanılan bir derecelendirme aracı olduğunu belirtti.
Ancak Bakan Tekin'in bu açıklaması, sınavın güvenliğine ilişkin endişeleri ve WhatsApp'ta kitapçıkların paylaşıldığı iddialarını yanıtsız bıraktığı gerekçesiyle tatmin edici bulunmadı. Eleştirmenler, konunun pedagojik bir tartışmadan ziyade, milyonlarca öğrencinin geleceğini belirleyen merkezi bir sınavın güvenliği ve şeffaflığı meselesi olduğunu vurgulayarak Bakanlık'tan somut ve net bir açıklama beklediklerini dile getirdi.
LGS Birincileri Hangi İllerden? Şeffaflık Talebi Artıyor
Sınav sonuçlarına yönelik şüphelerin artmasıyla birlikte, rekor sayıda birinci çıkaran öğrencilerin il, ilçe ve okul bazında dağılımının açıklanması yönündeki talep de yükseldi. Muharrem İnce ve Suat Özçağdaş gibi siyasetçiler, bu verilerin kamuoyu ile şeffaf bir şekilde paylaşılmasının, olası usulsüzlüklerin veya bölgesel yığılmaların tespit edilebilmesi için zorunlu olduğunu savunuyor.
Şu an için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 719 birincinin hangi il ve okullardan çıktığına dair detaylı bir liste yayınlanmadı. Bu bilgi kapalılığı, "pis kokular geliyor" şeklindeki endişelerin daha da artmasına neden oluyor. Eğitim uzmanları, bu tür verilerin açıklanmasının, sınav sürecine yönelik toplumsal güvenin yeniden tesisi için atılması gereken ilk adımlardan biri olduğunu belirtiyor. Gözler şimdi, iddiaların merkezindeki Milli Eğitim Bakanlığı'nın yapacağı kapsamlı açıklamada.