Danıştay, Adalet Bakanlığı'nın bilirkişilerin raporlarında kusur oranı belirtmesini yasaklayan ve yargı süreçlerini tıkayan tartışmalı düzenlemesini iptal etti. Bu karar, özellikle trafik kazaları, iş kazaları ve sigorta anlaşmazlıkları gibi teknik bilgi gerektiren davalarda bilirkişilerin rolünü yeniden güçlendirerek, mahkemelerin daha adil ve sağlıklı kararlar vermesinin önünü açacak tarihi bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.

Adalet sisteminde önemli bir değişikliğe yol açacak olan karar, Danıştay 10. Dairesi tarafından alındı. Daire, Adalet Bakanlığı tarafından yayımlanan ve bilirkişilerin "asli kusurlu", "tali kusurlu" gibi nitelemelerle tarafların kusur oranlarını belirlemesini yasaklayan rehber ilkenin, kanuna aykırı olduğuna hükmetti. Kararın alınmasında öncü rolü oynayan isim ise, aldığı uyarı cezası sonrası konuyu yargıya taşıyan Akdeniz Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi ve Makine Mühendisi Dr. Ahmet Coşgun oldu.

Dr. Coşgun, "Kusur oranı belirlediğimiz için uyarı cezası aldık. Bu rehber ilkenin hukuka aykırı olduğunu düşünerek Danıştay’a başvurduk. Danıştay 10. Dairesi bizi haklı buldu ve ilgili maddeyi iptal etti" diyerek süreci anlattı. Coşgun'a göre bu yasak, bilirkişilik kurumunun temel görev alanını anlamsız bir şekilde sınırlandırıyor ve uzman görüşünü zayıflatıyordu. "Teknik bilirkişilerin asli veya tali kusuru değerlendirmeden sağlıklı bir görüş sunması mümkün değil. Bu yasak, mahkemeye katkıyı engelliyordu. Danıştay, yerinde bir kararla bu yanlışı düzeltti" ifadelerini kullandı.

Danıştay: "Teknik Değerlendirme, Hukuki Nitelendirme Değildir"

Danıştay'ın iptal kararının temelinde, bilirkişinin yaptığı işin hukuki bir niteleme değil, tamamen teknik bir değerlendirme olduğu tespiti yatıyor. Mahkeme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ve 6754 sayılı Bilirkişilik Kanunu'na atıfta bulunarak önemli bir ayrım yaptı. Kararda, bir bilirkişinin kendi uzmanlık alanındaki teknik bilgiyi somut bir olaya uygulayarak ulaştığı kusurluluk değerlendirmesinin, yasaların kendisine verdiği yetki ve görev kapsamında olduğu vurgulandı.

Bu nedenle, Adalet Bakanlığı'nın bir yönetmelikle kanunun verdiği yetkiyi sınırlamasının hukuka aykırı olduğu belirtilerek ilgili maddenin iptaline karar verildi. Bu karar, bilirkişilerin artık raporlarında "A tarafı %75, B tarafı %25 kusurludur" gibi net oranlar belirtebileceği anlamına geliyor. Hakimler ise bu teknik değerlendirmeyi, diğer delillerle birlikte ele alarak nihai hukuki kararlarını verecek.

Mahkemelerde Teknik Katkı Güçlenecek, Davalar Hızlanacak

Danıştay'ın bu emsal niteliğindeki kararı, sadece bilirkişileri değil, tüm yargı sistemini ve milyonlarca vatandaşı doğrudan ilgilendiriyor. Dr. Ahmet Coşgun, kararın en önemli sonucunun, bilirkişilerin artık görüşlerini sansürlemeden, tüm teknik detaylarıyla mahkemeye sunabilecek olması olduğunu belirtti. Bu durum, özellikle karmaşık ve teknik boyutu ağır basan davalarda büyük bir fark yaratacak.

Domuz ve at eti tespit edilen ürünler e-Devlet’te ifşa edilecek
Domuz ve at eti tespit edilen ürünler e-Devlet’te ifşa edilecek
İçeriği Görüntüle

Trafik kazalarında araçların hızından fren izine, iş kazalarında makine güvenliğinden ihmal zincirine kadar birçok teknik detayın analiz edildiği dosyalarda, bilirkişinin sunacağı net kusur oranı raporları, mahkemelerin işini kolaylaştıracak. Bu sayede dava süreçlerinin hızlanması, daha objektif, teknik açıdan güçlü ve adil kararların alınması bekleniyor. Karar, bilirkişilik kurumunun saygınlığını ve işlevselliğini yeniden tesis eden önemli bir adım olarak kayıtlara geçti.

Muhabir: Haber Merkezi