Kış geldi ve soğukların arttığı bu günlerde dar gelirlilerinin çoğu sobalarda kömür yakacak. Diğer taraftan, kömür yakılan sobalarda zehirlenme vakaları da maalesef artacaktır.

TÜİK’in yaptığı bir araştırmaya göre; ülkemizde yaklaşık 25 milyon konutun ısıtılmasında; %46’sında soba, %11’inde kalorifer, %38’inde kat kaloriferi ve %5’inde ise klima kullanılmaktadır.

Soba ile ısıtılan konutlarda, %65’i kömür, %29’u odun, %3’ü LPG ve %1’i doğal gaz kullanmaktadır. Dolayısıyla ülkemizde kömüre dayalı soba kullanan konut oranı %30’dur. Bu konutların yine, %65’inde ortalama 4 ve daha fazla kişi yaşamaktadır.

Sobalar bir yandan diğer yakma sistemlerine göre daha düşük ilk yatırımı olması, diğer yandan da merkezi ısıtma sistemlerinden kıyasla oda veya salon gibi daha az yer ısıtılmasında kaynaklı yakıt giderlerinin az olması sebepleriyle tercih edilmektedir. Bu nedenlerle, ülkemizde düşük ve orta gelirli ailelerin büyük çoğunluğu ısıtma aracı olarak sobaları tercih etmektedir.

Hal böyle iken, kömüre dayalı soba zehirlenmeleri gündeme gelmektedir. Özellikle, bu durum gecekondu bölgeleri için evlerin kalabalık olması nedeniyle durum daha da önem kazanmaktadır. Nitekim her kış döneminde birçok ilde soba zehirlenme vakaları ile çoğu çocuk onlarca aile ölmektedir.

Peki, bu durumun nedeni kömür müdür? Tabi ki değildir. Nasıl trafik kazalarının nedeni araçlar olmayıp sürücüler ise, aynı şekilde soba zehirlenmeleri de yanlış soba kurulumu ve yakılmasından kaynaklanmaktadır.

Soba zehirlenmelerin esas nedeni eksik yanma sonucu oluşan karbon-monoksit (CO)’dir. Karbon-monoksit kandaki hemoglobin tarafından absorbe edilerek hücrelerin ihtiyacı olan oksijeni engellediği için hücreler ölür ve belirli bir süre sonra zehirlenme vakası gerçekleşir.

Soba zehirlenmelerinden kurtulmak için öncelikle, bacaların çekişleri bir çakmak ile kontrol edilmelidir. Soba bacadan 50-150 cm arası uzaklıkta kurulmalıdır ki, bacada katran ve is oluşumu engellensin. Ayrıca, bacalar sobalar kurulmadan önce en az yılda bir kez temizlenmesi gerekir.

Sobalarda yakılacak kömürlerin, tam yanmanın sağlanması için mandalina’dan küçük olmaması ve greyfurt’tan büyük olmaması gerekir. Sobaların tamamen doldurulmaması, en fazla üçte ikisinin (2/3) doldurulması gerekir. Ayrıca, yerli kömürlerin (ki bunlar linyit kömürüdür) üst den tutuşturulmalı ve hem alt’tan hem de üst’ten hava kapaklarının açık bir şekilde yakılması gerekir. İthal kömürlerin ise (taş kömürü) alt’tan tutuşturulması gerekir.

Kömür sobaları kurarken ve kömürü yakarken dikkat edilmesi gerekenleri aşağıdaki şekilde sıralamak gerekir.

Sobaları kurarken;

1- Baca temiz ve çatıdan en az 0.5 m yüksekte ve çıkan gazların dağılabilmesi için en yakın binadan 6 m uzaklıkta olmalıdır.

2- Yatak odası ve banyoya kesinlikle soba kurulmamalıdır.

3-Boru düzenini kurmadan önce baca çekişini kontrol ediniz. Kötü baca çekişi sağlığa zararlı sonuçlar doğurabileceği gibi, sobanızın yanma verimini de düşürür.

4-İyi bir yanma sağlamak için bacalar en az yılda bir kez temizlenmelidir.

5- Soba borularının kısa ve düşey doğrultuda olmalı, ayrıca yatay borular yukarı doğru eğimli olarak bacaya ulaşmalıdır.

6- Sobanın dirsek ve boru ekleme yerleri ve baca giriş ağzı hava sızdırmaz olmalıdır.

7- Borularda tıkanma ve sızma olasılığı azaltmak için dirsek sayısı ikiyi geçmemesine dikkat edilmelidir.

Sobalarda kömür yakılırken;

1-Alt ve üst kapakların hava alması için açık,

2-Duman klapelerin kesinlikle kapatılmaması,

3-Yatarken, yanan kor üzerine taze kömür konmaması,

4- Alçak basınç sisteminin etkin olduğu (Lodos’un olduğu) iklim şartlarında özellikle sobanın söndürülüp öyle yatılması,

5- Yatmadan önce mutlaka, alt ve üst hava kapaklarının kapalı ve duman klapelerin açık tutulmasına dikkat edilmeli,

6- Sobalar günlük temizlenmeli, küllük dolmadan kül alınmalı, küllük kapağı sık aralıklarla açılmamalı,

7- Sobalarda lastik, yağ ve çöp yakılmaması,

8- Soba yanarken, baş ağrısı, bulantı ve halsizlik hissi başlangıçları var ise hemen odanın pencerelerinin açılarak havalandırılması ve odadan uzaklaşılması gereği önemlidir.