Şeker-İş Çorum Şube Başkanı Sefer Kahraman, dün yapılan ihaleyle Çorum Şeker Fabrikası’nın da arasında bulunduğu 6 fabrikanın satışıyla ilgili açıklamada bulundu. Sendika binasında bir basın toplantısı düzenleyen Kahraman, 2 yıl önceki ihalede yaptıkları gibi bu ihalenin ardından da satışı durduracaklarını söyledi.
“Herkes bilsin ki biz buradayız” diyen Kahraman, dün olduğu gibi bugün de tüm çalışanlarla üretmeye, fabrikanın çıtasını en yüksekte tutmak için sektöre, ülkeye ve insanlara yapılan yanlışın karşısında, gerçekleri sonuna kadar ifade etmeye devam edeceklerini dile getirdi.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş ye ait bir bütün halinde varlık satışı suretiyle özelleştirilmesini 29 Kasım 2011’de tamamladığın belirten Kahraman, “Biz geçmişte de ihaleye kimin girdiğine, kimin aldığına hangi firmaya verildiğine değil yapdan ihale şartnamesinin özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından şartname içeriğe itirazımız olmuştur.
Hatırlanacağı üzere 2009 yılında yapılan ihaleler Danıştay 13. Dairesi kararıyla hukuka aykırı bulunarak iptal etmiştir.
Gerekçesi ise 5 yıl boyunca bütün fabrikalarda üretimin devam etmesini sağlayacak bir düzenleme olmasını gerekli görmesine rağmen Ö.İ.B bu konuda yeni bir koşul getirmeksizin nerede ise aynı içerikle bir ihale sürecini tamamlamıştır.
Ö.İ.B her zaman olduğu gibi siyasi karar vericileri ve kamuoyunu yanıltarak her ne pahasına olursa olsun hatta 25 şeker fabrikasından en az 18 ila 20 şeker fabrikasının özelleştirilemeyeceği, bunların kapanacağını dahi düşünmemiştir. Ve de ülkemizin şeker ihtiyacının nasıl karşılanırsa karşılansın mantığında olduğu çok açık gözükmektedir. Aynen et balık kurumu (EBK) özelleşmesinde SEK özelleşmesinde olduğu gibi, özelleşme sonunda fabrikalar kapanmış üretim azalmış kaçakçılık artmış ithalatın önü açılmış işsizlik artmış göç olmuş ne gam nede düşünce vardır.
“GELİŞMİŞ ÜLKELERDE ŞEKER, DEVLETİN ELİNDE”
Dünyanın en liberal ülkelerinde dahi şeker üretimi şahısların değil, çiftçinin, işçinin ve devletin elindedir. Polonya bile geçmişte yaptığı hatalardan ders çıkarmış, özelleştirme stratejisini yeniden gözden geçirerek, özelleştirilecek olan fabrikaların işçiye ve çiftçiye satılmasını öngören kanunlar çıkarmıştır. Bizde ise Özelleştirme İdaresi akla, mantığa ve vicdana sığmayan düşüncelerle adeta cinnet iklimine girmiş ve buradan çıkamamıştır.
Buradan siyasi iradeye sesleniyoruz. Şeker sektörü çalışanları en kötü günlerinde bile ekmeği için tepki göstermedi. Dar günleri dert etmedi. Van depreminde, her tür olumsuz koşula rağmen üretimine aralıksız devam etti. Sektöre yıllardır işçi alınmamasına rağmen üretimi bir gün olsun aksatmadı, devleti ile didişmedi, ülkesi ve ekmeği için gecesini gündüzüne kattı. Kimse de, Şeker İş Sendikası kişisel çıkarları için özelleştirmeye karşı çıkıyor demedi, diyemedi. Çünkü biz sektör aleyhine olduğuna inandığımız tüm kararlara karşı mücadele ettik; bunun için Şeker Kurumunun kapatılması kararının, NBŞ kotalarının artırımı kararlarının iptali için davalar açtık Sonuç olarak; herkes bilsin ki biz buradayız. Dün olduğu gibi bu günde tüm çalışanlarımızla üretmeye, fabrikamızın çıtasını en yüksekte tutmak için Sektörümüze, ülkemize ve insanımıza yapılan yanlışın karşısında, gerçekleri sonuna kadar ifade etmeye devam edeceğimizi bildiririz” ifadelerine yer verdi.