Türk Ulaşım Sendikası, Küresel Gazeteciler Konseyi (KGK) ve Turan Stratejik Araştırmalar Merkezi'nin ortaklaşa düzenlediği 'İpek Yolundan Orta Koridora-Hazar Geçişli Doğu-Batı Orta Koridoru Girişimi' konulu panelde, Orta Koridorun Orta Asya ve Kafkasya’daki Türk Devletlerine olan etkileri ele alındı. Panelde uzman isimler, Hazar Geçişli Orta Koridorun ekonomik ve sosyal etkilerini detaylı bir şekilde tartıştı.
TÜRK Ulaşım Sendikası, Küresel Gazeteciler Konseyi (KGK) ile Turan Stratejik Araştırmalar Merkezi tarafından ortaklaşa düzenlenen ve Uzman Stratejist ve KGK Danışma Kurulu üyesi Cesurhan Taş’ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde Türk Ulaşım Sendikası Genel Başkanı Mustafa Nurullah Albayrak, Kars Kafkas Üniversitesi, İİBF, Uluslararası İlişkiler Bölümü ve Turan Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Prof. Dr. Elnur Hasan Mikail, Akademisyen ve Gelecek Bilimleri Merkezi Başkanı Dr. Fatih Kocaoğlu birer konuşma gerçekleştirdi. Panelde “Hazar Geçişli Orta Koridorun Türk Devletleri Teşkilatı üyesi ülkeler” ile “Orta Asya’nın bugünü ve geleceği üzerine yaratacağı etkileri” konuşmacılar tarafından bilimsel ve ayrıntılı bir şekilde ortaya konuldu.
‘DEMİR YOLLARI HAYATİ ÖNEME SAHİPTİR’
Türk Ulaşım Sendikası Genel Başkanı Mustafa Nurullah Albayrak yaptığı konuşmada; “Türk Dünyası ülke ve toplumlarını birleştirmede, demir yolları hayati bir öneme sahiptir. TCDD’de uzun yıllar birçok görev ve mevkide görev yaptım. Demir yolu, bütün dünyada en etkin ve verimli taşımacılık modudur. Gerek Türkiye’nin demiryolu ağı gerekse de Orta Asya Türk Devletlerinin demiryolu ağı oldukça gelişmiş durumdadır. Tek sorun bunların birbirlerine eklemlenmesi konusudur. Söz gelimi, Kazakistan demiryolu ağı, Hazar Denizi üstünden Azerbaycan’a oradan da Türkiye’nin demiryolu ağına bağlanması halinde bundan bütün Türk ülkelerinin büyük ekonomik ve sosyal fayda göreceği çok açıktır. Türkiye olarak bu yöndeki çalışmalara bütün içtenliğimizle destek veriyoruz” dedi.
‘ZENGEZUR TÜRK DÜNYASININ “SOLUK BORUSU” HÜKMÜNDEDİR’
Kars Kafkas Üniversitesi, İİBF, Uluslararası İlişkiler Bölümü ve Turan Stratejik SAM Başkanı Prof. Dr. Elnur Hasan Mikail, yaptığı konuşmada; Kafkasya’nın parlayan yıldızı Azerbaycan’ın ‘Orta Koridor’un temel bağlantı noktalarından birisi olduğunu belirterek Türk dünyasının gövdesi olan Türkistan’ı Türkiye’ye bağlayan boğaz hükmünde olduğunu, bu boğazın tıkanması durumunda gövde ve baş arasında bağlantının kesileceğini söyledi. Bunun da Türklüğün varlığına büyük zarar vereceğini ifade ederek Zengezur Koridorunun açılmasının stratejik önemine dikkati çekti.
‘ÜRETİM GÜCÜNÜZ KADAR TİCARET YOLLARINDAN YARARLANABİLİRSİNİZ’
Akademisyen ve Gelecek Bilimleri Merkezi Başkanı Dr. Fatih Kocaoğlu, üretimin kavramının önemini, tarihsel İpek Yolunun olumlu ve olumsuz yönlerini anlatarak modern ‘Orta Koridor’dan beklenen yararın elde edilmesi için Türk ülkelerinin üretme yeteneklerini güçlendirmeleri gerektiğini belirtti. Orta Koridor girişiminden en çok yarar görecek ülkenin Kazakistan olduğunu belirten Fatih Kocaoğlu, Kazakistan’ın ürettiği ürünlerin Orta Koridorun sağladığı ulaşım kolaylığı sayesinde Türkiye’nin açık deniz limanlarına en kısa sürece ulaştırılacağını sözlerine ekledi.
KGK Danışma Kurulu üyesi olan moderatör Cesurhan Taş ise, Türkiye’nin yaklaşık üç katı büyüklüğünde bir coğrafi büyüklüğe sahip olan Kazakistan’ın Türk Dünyasının üretim üssü haline gelmek üzere yaptığı atılımlarının altını çizerek modern İpek Yolu hükmündeki Hazar Geçişli Orta Koridor’un getireceği zenginlik ve güç ile Avrasya Bölgesinde barış, amanlık ve esenliğe olumlu yönde katkı sunulacağını belirtti. Etkinlik, katılımcıların yorum ve değerlendirmeleri ile son buldu.
Panel, Orta Koridorun Türk Devletleri için sunduğu fırsatları ve karşılaşılan zorlukları ayrıntılı bir şekilde ortaya koyarak sona erdi. Katılımcılar, demir yollarının stratejik önemini vurgularken, Hazar Geçişli Orta Koridorun Türk Dünyası için büyük bir potansiyele sahip olduğunu belirtti. Bu girişimin, Türk Devletleri arasında ekonomik ve sosyal bağları güçlendireceği ve bölgesel iş birliğini artıracağı konusunda genel bir uzlaşı sağlandı.