Öyle tahmin ediyorum ki yazının başlığı çok hoşunuza gitti.
İçinizden ohbe artık bu yaz boyu Osmancık’ta olacağız ve Kızılırmak’ta gün boyu gondol keyfi yapacağız diyeceksiniz.
Durun hemen acele etmeyin Osmancık’ta gondol falan yok.
Gondollar Kızılırmak üzerinde ancak Osmancık’ta değil.
Hali ile gondolların nerede olduğunu merak ediyorsunuz.
Dilerseniz önce bir Kızılırmak sohbetine koyulalım ve sonra da gondolların yerini söyleyelim.
Kızılırmak nehri Anadolu’nun nazlı kızıdır. Binyıllar boyunca Anadolu’yu sulamış ve bereket sunmuştur.
Zara dağlarından doğar Sivas’ı aşar ve Anadolu’yu bir gerdanlık misali sararak geçer ve Bafra’da Karadeniz’e kavuşur.
Kızılırmak Anadolu’yu sarmalarken kimi şehir ve beldelerin kenarından geçerken sadece 2 kentin içerisinden geçer.
Onlar Anadolu’nun nazlı kızının bereketinden daha çok faydalansınlar diye.
Bu kentlerden birisi Osmancık’tır. Hani tarih kenti diye hep övünüyoruz ya. İşte O Osmancık.
Bir diğeri ise Avanos’tur. İşte bu sebepledir ki tabiat Avanos ile Osmancık’ın kaderini bir birine bağlamıştır.
Bu nimeti alıp kullansınlar ve bu kaynağı berekete dönüştürsünler diye.
* * *
Geçtiğimiz günlerde OSMİAD başkanı Sakin Bilge Osmancık geleceğin Venedik’i olabilir diyerek Kızılırmak’ın bereketine dikkat çekmiş.
Yaklaşık on yıldan bu yana kaleme alıyor, Kızılırmak ile ilgili proje geliştirin diye feryat figan ediyoruz.
Biz anlatıyoruz ya bizim sakalımız yok ya da yerelde geleceği okuyabilecek beceri yok.
Doğru söz ayakta alkışlanır. Sayın Bilge’yi alkışlamak gerekir.
Çok doğru Osmancık gelecek on yılda turizme odaklanmalıdır.
Osmancık bundan gayrı turizmle yatıp turizmle kalkmalıdır.
Gondolları soruyorsunuz. Gondollar Avanos’ta Kızılırmak üzerinde arzı endam eyliyor ve Osmancık seyretmeye devam ediyor.
Evet; biz düşündük onlar yaptı. Hayırlı olsun. Avanos belediyesi “Kızılırmak Kıyı Kenarı Düzenleme Projesi" ni hayata geçirmiş. Eğer kıskanıyorsam Arap olayım.
Proje kapsamında Kızılırmak nehri üzerinde kayık, jet motoru, gondol ve benzeri araçlarla gezi turları ihalesi yapılmış.
İhaleyi alan işletme özel olarak üretilen gondolları Avanos'a getirmiş. Şimdi Avanos merkezinde jetsky’ler, gondollar geziyor.
Gelen gondolların bir kısmı 8 metre uzunluğunda ve 4 kişi, diğer bir kısmı ise 12 metre uzunluğunda ve 6kişi yolcu taşıma kapasitesine sahipmiş.
Son derece konforlu ve özel üretim olan gondollardan, Kızılırmak içerisinde 8 adet varmış. Gondolların haricinde 2 adet gezi teknesi de Avanos’ta turizme hizmet ediyormuş.
Osmancık Anadolu’nun Venedik’i olsun istedik ve biz düşündük onlar yaptı. Eğer kıskanıyorsam Arap olayım.
Kızılırmak Avanos’a bereket sunuyor.Osmancık seyrediyor. Ne plan var ne proje. Kızılırmak akıyor ve Osmancık bakıyor.
* * *
İskilip’imi sordunuz? El vurup yare mi incitme tabip türküsünü bilir misiniz? Çok yanık bir türküdür. Anadolu insanının acısını anlatır.
İskilip turizmde aldı başını gidiyor. Fi tarihinde İskilip’e bir selam veren Bedri Rahmi bile neredeyse İskilip’li oldu çıktı.
Merhum Atıf Hoca’nın yanına Akşemseddin hazretleri de çok güzel yakıştı. Artık gören duyan Akşemseddin hazretlerini İskilip’li sanıyor.
Osmancık hiç hesapta yok. Eğer kıskanıyorsam Arap olayım.
Meğer İskilip’in hanı, hamamı, el sanatları, kaşığı, tarağı ne de güzel olurmuş.
Olsun at binenin kılıç kuşananın Allah razı olsun. Yok yok eğer kıskanıyorsam Arap olayım.
Kargı bezi mi? Ahh sineme bir ağrı girdi. Yok şimdi rahatlarım. Şöyle bir düşündüm de eskiden Kargı bezi yoktu şimdi var.
Eskiden Osmancık dokuması vardı şimdi yok. Osmancık dokuması ile ilgili dokuz yılda dokuz yazı yazdım.
Bunun vebali ağırdır gelin şu sanatı geleceğe taşıyalım diyerek dokuz takla attım.
Ben Osmancık dokuması ile ilgili dokuz doğururken anlayan anladı ve Kargı bezi aldı başını gidiyor.
Aslında Kargı bezi ve Osmancık dokuması aynı şey. Dün Kargı yoktu, ancak Osmancık vardı.
Çünkü dün Kargı bir köydü Osmancık ise bir kent. Dokuması aynı, desenler aynı ve zarafet aynı. Kargı bezi İtalya’da, Kargı bezi folklorik kıyafetlerde, Kargı bezi hediyelik eşyalarda ve Kargı bezi fuarlarda.
Peki Osmancık dokuması nerede?
Tezgahlar kömürlükte. Bayırdivan’da çocuklar çıkrıkları söktüler ve çelik çomak oynamaya başladılar.
Son dokumacılardan Sıdıka nineyi geçtiğimiz yıl Danişment’te toprağa verdik. Allah rahmet eylesin.
Osmancık dokumasının mezarını da Danişment köyünde hazırlattık. Ancak cenaze namazını Öbektaş’ta kılacağız.
Musalla taşına da Akören’den getirttiğimiz üç beş dokuma parçası koyacağız ve sonra üç beş tezgah kırığı da yanı başına. Bütün yetkilileri bekleriz, Allah rahmet eylesin.
* * *
Hoca daha fazla kendini üzme. Osmancık’ta turizm olmaz.
Çok doğru Kargı’da bez Osmancık’ta dokuma olmaz. İki dağın arası İskilip’te turizm olur, Kastamonu’dan usta gelir kaşık yapar sap takar ve sonra da onu satar.
Sanki Akşemseddin hazretleri Osmancık’ta değil İskilip’te yaşamıştır. Bacısının dağ başındaki evi restore edilir ve aha işte Akşemseddin Hazretleri bu eve gelip gitti.
Bedri Rahmi aha bu otelde kaldı denilir ve İskilip’te turizm olur. Eğer kıskanıyorsam Arap olayım.
Osmancık’ın ortasından Kızılırmak akar ve Osmancık’lı bakar, Osmancık’ta turizm olmaz.
Kale kapısı camisi restore edilirken bir akıllı çıkar ve camiyi yeşile boyar da köprü taşından mantolama yapmaz.
Gemici Beyazıd camiinin dışı köprü taşı ile bezenmez. Osmancık’ta turizm olmaz.
Muhteşem Osmanlı mimarisi dururken Yeşilçatma mahallesine acayip bir cami dikilir. Evet; Osmancık’ ta turizm olmaz.
Muhteşem sesi ile Osmanlı saray efradını büyüleyen “Pakçe Müezzin Osmancık’lı Baltacı Mehmet Paşa ”Osmancık’lı değildir. Osmancık’ta turizm olmaz.
Fetret devrine damgasını vuran başbakan (Sadrazam) Osmancık’lı İmamzade Halil Paşa Osmancık’lı değildir.
O Osmancık uzaydaki Osmancık’tır. Onun içindir ki Osmancık’ta turizm olmaz.
Osmancık’lı İmamzade Halil Paşa uzaylı olduğuna göre onun oğlu başbakan (Sadrazam) Koca Nizamuddin Mehmet Paşa hiçte Osmancık’lı değildir.
Osmanlı’nın yükselme devrinin altın çağı olan 15. yüzyılda Sadared (Başbakanlık) makamında 23 yıl boyunca iki Osmancık’lı paşa yer almamıştır.
Onun içindir ki Osmancık’ta turizm olmaz.
Koyunbaba köprüsünü geçiniz tırışkadan bir köprüdür. Hiçbir tarihi özelliği yoktur. Korumaya alınmasına ve restore edilmesine de gerek yoktur.
Üzerinden kamyonların geçirilmesine devam edilmeli ve ne zaman yıkılabileceği test edilmelidir.
Etrafındaki arsalar daha çok değerlendirilmeli ve ivedi olarak ırmağın içine gökdelenler dikilmelidir.
Koca Mehmet Paşa Camiinin bir özelliği yoktur. Zaten tek parti döneminde buğday deposu yapılmıştır.
Erken Osmanlı mimarisi falan filan bunları konuşmaya gerek bile yoktur. Zaten Osmancık’ta turizm olmaz.
Osmancık kalesi mi? Ne beşbin yılı kardeşim. Sen sayı saymayı biliyor mu sun? Su almak için tüneller mi?
Yok canım abartıyorsun. O delikler yol açılırken dinamit oyuğu olarak kaldı. Surları ise bizim Bayırdivanlıların dedeleri örmüş öyle söylüyorlar.
Kalenin kuzeyinde kentsel dönüşüme ve yamaçlar için proje geliştirilmesine gerek falan yoktur.
Kaleye çıkış yollarına ne hacet var ki? Kral mezarı mı? Ne arasın ya. Onlar kaleye çıkanları güneşten korumak için Cumhuriyetin ilk yılarında oyuldu.
İpek yolu mu? Karakol kalemi dedin. Sarmaşık kaya öyle mi? Yok yahu O bizim köyün eski yolu.
Çitlembik ağaçlarını boşver. Zaten yamuk yumuk olmuşlar. Boş işlerle uğraşma hocam; Osmancık’ta turizm olmaz.
Koyun baba Hazretlerinin türbesinde türbedarane gerek var. İnanç turizmi mi?
Ne müzesi? Kap kacak, tırmık tarak ,yaba dirgen, düven, kağnı ve çeten kalmadı ki zaten.
Tıkır, yayık, bardak, kazan, balmumu bürük,yün çorap,bele kuşak, edik, beşik, köy konak, sedir,hamak, kuyu, bakraç, kayış golan hemen hepsi yalan dolan.
Of ya geçelim bunları İskilip’te Atıf hoca ve Akşemseddin var ya inanç turizmi için gelenleri oraya göndeririz. Müzede Çorum’da var. Zaten türbenin kapısı da orada. Türbeyi de sökelim ve oraya bir apartman dikelim.
Osmancık mutfağı, Saray kültürü, Kapari, Tel tel helvası, Yaprak içi, Yırtmaç, Çavuş üzümü, Sırık kebabı ve daha neler neler.
Yok yok Osmancık’ta turizm olmaz.
