Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun evinin elektriğinin kesilmesiyle gündemde geniş yer bulan elektrik fiyatları ve ödenemeyen faturalar meselesiyle ilgili geniş bir açıklama yayınladı. Açıklamada, teknolojideki ilerlemelere rağmen dünyada milyarlarca, Türkiye’de ise milyonlarca kişinin temel enerji kaynaklarına erişmekte zorluk yaşadığı görüşüne yer verildi.

Geleceğin fragmanları

Fosil kaynaklar tükenirken alternatif enerji kaynaklarının yeterince geliştirilemediğine değinilen açıklamada “Kapitalizmin sınırsız büyüme zorunluluğunun yeryüzünde canlılığın devamını tehdit eder hale geldiği distopik bir geleceğin fragmanlarını bugünden yaşıyoruz” denildi.

EMO açıklamasında enerji tekellerinin bir yandan gezegenin doğal kaynaklarını yağmalarken, bir yandan da milyarları yoksullaştırdığı öne sürülürken, şu görüşlere yer verildi:

“Dünya Bankası ve IMF’nin şekillendirdiği neoliberal ekonomi politikaları her geçen gün daha fazla yoksul yaratırken, varlıkların daha az sayıda kişide toplanmasına yol açıyor. Ülkemizde de, elektriğe 2022 yılbaşı itibarıyla yapılan yüksek oranlı zamlar, doğrudan etkilediği enflasyon ve zirve noktasına ulaşan hayat pahalılığı ülke gündemindeki yerini korurken, enerji yoksulluğu içinde günlük ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz hale gelen vatandaşlarımızın sayısı her geçen gün büyüyor.”

Ödenemeyen milyonlarca fatura

Faturasını ödeyemeyen milyonlarca kişinin enerji kesintileriyle karşılaştığına değinilen EMO açıklamasında şöyle denildi:

“21. yüzyılda artık bir insan hakkı olarak kabul edilen enerjiye erişimi kısıtlanmış durumda. 2021 yılı itibarıyla elektrik kesintisi yaşayan abone sayısının 3 milyon 449 bin 344 gibi inanılmaz bir sayıya ulaştığını görüyoruz. Gün geçtikçe açığa çıkıyor ki, toplum olarak elektrik alanındaki özelleştirme ve piyasalaştırma uygulamalarının maliyetini karşılayamaz noktaya geldik. Milyonlarca hanede kesinti yaşanırken, milyonlarca konutta ödemeler ancak sosyal yardımla yapılabiliyor.”

Kimi elektrik faturaları kirayı geçti

Isıtmada ve soğutmada elektrik kullanan batı ve güney illerindeki ailelerin, elektrik faturası korkusuyla yaşadıklarını öne süren EMO yönetimi, açıklamasında şu değerlendirmelere yer verdi:
“Fatura bedelleri kiraları aşıyor. Başta esnaf olmak üzere ticarethaneler ayın önemli bir kısmında bu faturalar için çalışıyor. Aylık gelirin, akaryakıt, elektrik ve doğalgazdan artırılan bölümü ise yüksek enerji maliyetleri nedeniyle pahalılaşan temel gıda maddelerinde tükeniyor. Yoksullaşan yurttaşların alım gücü hızla açlık sınırına doğru geriliyor.”

Enerjide arz güvenliği yok, fiyat pahalı

Enerji özelleştirmelerinin, elektriğin yeterli, kaliteli, sürekli ve düşük maliyetli olarak sunulacağı iddiasıyla yapıldığını hatırlatan EMO yönetimi, “Özelleştirmelerin Türkiye‘yi getirdiği nokta, arz güvenliğinden yoksun, pahalı ve şeffaflıktan uzak bir yapı olmuştur” görüşüne ortaya koydu. Açıklamada daha sonra şu değerlendirmeler yer aldı:

“Bir avuç sermayedarın kârını artırmak pahasına, milyonlar karanlığa mahkum ediliyor. Özelleştirme ve piyasalaştırma; kaynak sıkıntısı yokken bile arz güvenliği için tehlikedir. Özelleştirme ve piyasalaştırma; pahalı, kalitesiz ve kesintili enerji demektir. Özelleştirme ve piyasalaştırma; plansızlık, israf, bolluk içinde yokluk demektir. Doğal tekel olan enerji alanında yaratılan serbest piyasa, genel ekonomiyi bile tehdit eder noktaya gelmiştir. Özelleştirme bedelleri için uluslararası finans çevrelerinden alınan döviz bazlı krediler başta olmak üzere, enerji şirketlerinin borcunu kapatma odaklı politikalar; yurttaşları hızla yoksullaştırmıştır. Her koşulda şirketlerin kârlarını artırmaya odaklanan enerji politikaları, kelimenin tam anlamıyla yolun sonuna gelmiştir.”

“Zamları geri alınsa da yetmez”

Kamuoyunda sıklıkla dile getirilen zamların geri çekilmesi talebinin haklı olduğunu değerlendiren EMO yönetimi, bu talep gerçekleşse bile yaşanan sorunların çözümü için yeterli olmayacağını savundu. Açıklamada EMO’nun kalıcı çözüm önerisi ise şöyle yer aldı:

“Elektrik Mühendisleri Odası’nın daha önce de pek çok kez dile getirdiği gibi köklü çözüm; kamusal bir hizmet ve bir insan hakkı olan elektrik hizmetinin kamu eliyle verilmesidir. Enerji, kâr odaklı özel sektörün ticari faaliyet alanı olmaktan çıkartılarak kamusal alana çekilmeli. Özelleştirmeler durdurulmalı, dağıtım şebekeleri tekrar kamu işletmesine geçirilmeli, kamunun bu alana yatırım yapmasının önündeki engeller kaldırılarak, üretim, iletim ve dağıtımıyla dikey entegre bir kamu tekeli tekrar kurulmalı.”

Kamulaştırma programı hazırlama çağrısı

Elektrik Mühendisleri Odası, başta siyasi partiler olmak üzere toplumun tüm kesimlerini, bugünden başlamak üzere kademeli ve kapsamlı bir kamulaştırma programı oluşturmaya çağırdı. EMO açıklaması “Odamız emekçi halktan yana geleneği ve 68 yıllık mesleki birikimiyle, merkezi planlama ve kamusal anlayışla enerji alanını yönetecek, siyasi ve ticari baskılardan uzak, özerk bir yapı kurulmasına katkı vermek için göreve hazırdır. Özelleştirmenin Sonu Karanlık Oldu” ifadeleriyle son buldu.

Kaynak: Dünya