Suriye karıştırıldı, Irak parçalandı. Aradan Irak- Şam İslam Devleti IŞİD isimli bir terör örgütü ortaya çıktı. Daha önce adını bile duymadığımız örgütün kanlı uygulamaları her gün ekranlarda gözler önüne seriliyor. Sevgi ve barış dini olan İslam dinini, buldukları her fırsatta kan ve şiddet dini olarak göstermek isteyen Batı’lıların eline de bulunmaz bir fırsat geçti…
Türkiye’nin örgüte maddi ve silah desteği verdiği iddiaları ortaya atıldı.  Ülkemiz neredeyse “terörist ülke” damgası yiyecek duruma getirildi. Olayların bu hale gelmesinde AKP iktidarının ne kadar payı var onu da bilemiyoruz…
Bizim bildiğimiz kadarıyla ortaya çıkan tüm terör örgütlerini besleyen ülke ya da ülkeler bellidir. Özellikle de Amerika Birleşik Devletleri  (ABD) ve İngiltere’nin tarihi bunun böyle olduğunun ispatlarıyla doludur. .”Nereden çıktı bu IŞİD” demeden önce Sözcü Gazetesi yazarı Soner Yalçın’ın “ O şirket bilinmeden bu IŞİD anlaşılmaz” başlıklı yazısını okumanızı öneririm.
İsrail’in Gazze’de uyguladığı katliamlara sessiz kalan ABD ve kucağında oturan petrol zengini Arap ülkeleri,  IŞİD’ in bölgedeki petrol kaynaklarına el koymasıyla birlikte ayağa kalktılar. İlave olarak IŞİD, Kürtlerle de çatışmaya girdi ve bu ABD’ nin hiç hoşuna gitmedi. Çünkü onun Ortadoğu’da başka planları vardı. Neydi bu planlar? İşte bunları biz sıradan vatandaşlar dahi bilebiliyoruz:
Birincisi, Ortadoğu’da bir Kürt devleti inşa ederek, sınırları değiştirmek, Türkiye topraklarını bölmek.  İkincisi ise ABD ve yandaşları için çok daha önem arz ediyor; Ortadoğu petrollerinin üzerine oturmak ya da yandaşlarını oturtarak, kontrol altında tutmak.
ABD biliyor ki, Ortadoğu bataklığına Türkiye olmadan girerse çıkamayacak. Nitekim geçmişte de böyle oldu. Irak bataklığına girdi ve yıllarca orada debelendi. Çıktığında ise hayli hırpalanmıştı. Bu kez böyle olmamalıydı. Türkiye NATO müttefikiydi ve destek vermeliydi… Nitekim Pentagon sözcüsü çıktı ve “Türkiye bir NATO müttefiki. Sırf coğrafi konumunun avantajı için bile bu çabanın bir ortağı olacak ve onlar da olacaklarının, olmak istediklerinin işaretini verdiler. Ama bunun nasıl ve ne zaman beyan edileceği Türk liderleri ve Türk halkına bağlı. Bunu biz dikte etmeyeceğiz.”  dedi…
Türk toprakları yıllarca Irak’tan terörist saldırıya maruz kaldığında o meşhur 5. Maddeyi asla işletmeyen NATO’ nun ABD kanadı bu kez, Türkiye’nin NATO üyesi olduğunu hatırlatmak gereğini duymuştu. Ne hoş değil mi?!
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry de  "sırf coğrafya nedeniyle bile Türkiye bu çabada bir ortaktır, ortak olacak ve ortak olmak zorundadır” dedi ve Türkiye'nin IŞİD'a yapılacak operasyonda ön saflarda yer alacağını açıkladı.
11 Haziran’da IŞİD, Türkiye’nin Musul Başkonsolosu da dâhil olmak üzere 49 konsolos çalışanını kaçırmıştı.
ABD’ nin ortak harekât talebine sıcak bakmayan ya da öyle görünen Türkiye’nin öncelikle elinin rahatlatılması gerekiyordu.
20 Eylül’de IŞİD rehineleri serbest bıraktı… (AKP’li vekil Şamil Tayyar, rehineleri ABD’ nin teslim ettiğini söyledi, AKP yalanladı…)
21 Eylül’de Cumhurbaşkanı Erdoğan ABD’ ye gitti…
22 Eylül’de, AKP’ nin Yahudi lobisiyle buluşmasını sağlayan ve iki yıl önce vefat eden ABD’ nin zengin ailelerinden tanınmış iş ve de müzik adamı Ahmet Münir Ertegün’ün eşi Mica Ertegün, Erdoğan onuruna bir yemek verdi… Yemeğe 58 özel kişi (…) davet edilmişti. …
24 Eylül 2014. Cumhurbaşkanı Erdoğan ABD’ de açıklama yaptı:
"Operasyona gereken desteği vereceğiz. Destek askeri ya da lojistik olabilir" (...)
Ve bugün, 27 Eylül 2014; “Hava harekâtı yeterli değil, kara harekâtı gerekir”
Ne demişti Pentagon sözcüsü? “Ama bunun nasıl ve ne zaman beyan edileceği Türk liderleri ve Türk halkına bağlı. Bunu biz dikte etmeyeceğiz.”
Dikte etmediler, ettirdiler…
Türkiye’yi Ortadoğu bataklığına sürükleyenlere karşı dikkatli ol Türkiyem!
Tuzağa düşürülüyorsun!