TÜİK’in son dönemde sıkça yaptığı gibi, gerçek oranları “dar tanımlı işsizlik” verilerinin arkasına gizlediğini kaydeden Gökmen, “Kısa çalışma ödeneği alan ve fiili olarak işsiz kalan iki milyondan fazla emekçi de iş bulamadığı için iş bulmaktan umudunu kesmiş, milyonlarca genç de bu verilerde işsiz sayılmamıştır” ifadelerini kullandı.

TÜİK’e göre yüzde 12,9 olarak açıklanan Kasım 2020 işsizlik oranının DİSK-AR’a göre yüzde 28,8 olduğunu anımsatan Gökmen, açıklamasında şunları kaydetti:

“Yani TÜİK’in açıkladığı gibi işsiz sayısı 303 bin kişi azalmamış, 3 milyon 397 bin kişi artmıştır. DİSK-AR geniş tanımlı işsizlik hesaplamalarında işsizlerin sayısı 10 milyon 382 bin kişiye ulaşmıştır. Covid-19 salgını nedeniyle Kasım 2020’de meydana gelen eş değer istihdam kaybı ise 2 milyon 829 bin kişi civarındadır.

Ekonomik kriz ve pandemi şartlarında halka reva görülen kitlesel işsizlik ve yoksulluk bir kez daha perdelenmek istenmektedir. Her 3 gençten 2’sinin sadece yol ve yemek parası için iş aradığı bir ülkede işsizliğin azaldığını söylemek “sanal istikrar” yaratma çabasından başka bir şey değildir.

Oysa yapılması gereken pandemi günlerinde işsizlere, yoksullara acilen ekonomik sosyal koruma sağlamaktır. Halkın, işsiz gençlerin “Kanal İstanbul”, “Ay’a yolculuk” gibi akla ziyan çılgın projelere değil; iş, ekmek ve özgürlüğe ihtiyacı vardır. İşsizliğin ortadan kalkması için ise ülkenin sermaye boyunduruğundan kurtulması şarttır.

Bu nedenle işçi ve emekçileri, halkımızı, AKP iktidarına ve sermaye politikalarına karşı birleşmeye, mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz.”