Tek adam yönetiminin kendi marifetlerinin sonucu olduğu görülen her gerçeği gözlerden saklamak için gelişmeler karşısında üç maymunu oynadığını kaydeden Emek Partisi (EMEP) Merkez İlçe Başkanı Hıdır Aygün, “Çünkü bu felaketlerden kendilerinin sorumlu olduğunun ortaya çıkmasından korkuyorlar” dedi.

“İktidar gerçeklerden ne kadar kaçarsa kaçsın; Kastamonu, Bartın ve Sinop’taki sel felaketi sadece 10-15 katlı “çay manzaralı” binaları, dere yatağı boyunca yapılmış yerleşimleri, adeta sel götürsün diye dere kenarına istiflenen tomrukları denize sürüklerken aynı zamanda iktidarın ranta dayalı siyasetinin üstündeki kalın örtüyü de yırttı” diyen Aygün, açıklamasına şu şekilde devam etti:

“Üç ilin ilçelerinde, özellikle de Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde faciaya dönüşen sel; her gördüğü dereyi, düzlüğü, ormanı ranta dönüştürüp siyasetini bu rantı paylaştırmanın üstüne kuran iktidarın ipliğini pazara çıkarmıştır! Ya da sel, iktidarın ranta dayalı politika anlayışını denize sürüklerken belki de halka, gerçek bir kurtuluş için yol göstermiştir!

Çünkü Bozkurt’taki bir doğa olayı olan selin faciaya dönüşmesi, doğal bir olay değil, tamamen, doğadaki her şeyi ranta dönüştürmeyi esas alan siyasetin marifetidir.

Dolayısıyla sel, doğal bir olay olan selin faciaya dönüşmesin nedenini apaçık bir biçimde ortaya çıkardı!

Şöyle ki; dere yatağının daraltılması ve sel suyunun dağılma sahasının (100-400 metre olması gereken alanın) daraltılarak 16 metreyi aşamayan dere yatağının hemen kenarından başlayarak 15-20 kata varan binalar yapılması, selin dağılma sahasının iskana açılması selin faciaya dönüşmesinin başlıca nedenlerinden birisi olduğunu olup bitenlerin farkında olan herkes kabul etmektedir.

Dere yatağının imara açılması, yapıların bölgenin jeolojik yapısı ve iklimi ile ilgili özellikleri umursamadan yapılması, sadece yerel yöneticilerin zaafları ya da uygularıyla açıklanamaz. Tersine mevcut yapılaşmadan yerel yönetimler ve yöneticiler, 20 yıllık AKP iktidarının ekonomik ve siyasi rant esaslı siyaset tarzının yereldeki uzantısı olarak suç ortaklardır. Ama yerellerdeki yapılaşmanın arkasında da AKP iktidarı tarafından önceki iktidarlara rahmet okutacak ölçüde öne çıkararak “seçim rüşveti”ne de dönüştürdüğü “imar afları” vardır!

Kısacası bir doğa olayı olan selin faciaya dönüşmesi için yerel yöneticilerden merkezi yönetimine AKP iktidarı, çok çalışmıştır! Bu yüzden de sel faciası doğanın değil ülkeyi yöneten iktidarın eseridir!

Bu düzen sürdükçe de orman yangınları, sel, deprem gibi doğal olayların birer faciaya dönüşmesi kaçınılmaz olacaktır.”