Çağlar yaptığı açıklamada, “ Birçok şehirde olduğu gibi şehrimizde de açık ve kapalı tüm ortamlarda koruyucu maske takmak zorunlu hale geldi. Kontrollü sosyal hayatla birlikte hayatın normalleşmeye başlaması aylardır evlerinde kalan insanların dışarı çıkıp sosyal hayata karışmasına neden oldu. Bununla birlikte insanlar birbirlerine yaklaştıkça koronavirüs pozitif hasta sayılarında tekrar artış yaşanmaya başlandı” dedi.

“Yine de dışarı çıkmanızı gerektirecek zorunlu bir durum yoksa evde kalmak virüsten korunmada en başta gelen kuraldır. Ama işiniz gereği ya da başka bir sebeple dışarı çıkacaksanız virüsün bulaşmasını azaltmak için kalabalık ortamlara girmemeli ve girdiğimiz zorunlu hallerde mesafeyi koruyarak maske takmalısınız” ifadelerine yer veren Çağlar, “Maske kullanımı koronavirüs gibi damlacık yoluyla bulaşan mikropların yayılmasını büyük oranda engellemekle birlikte ancak el hijyeni ve sosyal mesafeye dikkat edildiğinde yüzde yüze yakın koruma sağlar. Doğru maske kullanımı bu açıdan önemlidir. Maskenin ağzı ve burnu kapatmadan çenede olması ya da sadece ağzın kapatılarak burnun açık olması kişilere yanlış bir güven algısı vermektedir. Bu da kişinin tedbirleri azaltmasına ve sosyal mesafe, el hijyeni gibi virüse karşı korunmada alınacak diğer önlemleri önemsememesine neden olmaktadır” açıklamalarında bulundu.

Doç. Dr. Çağatay Çağlar şu bilgilere yer verdi;

ancak doğru kullanılırsa koruyuculuğu olduğu unutulmamalıdır. Şehrimizde maske takmanın zorunlu hale gelmesinden dolayı halkımızı doğru maske takma konusunda bilgilendirmek isteriz.

Maske ağız ve burunu tam örtmeli, yüze tam oturmalı, maske ile yüz arasında boşluk kalmamalıdır. Maskenin üst tarafındaki metal şerit burun köprüsünün üzerine hafifçe bastırılarak yerleştirilir.

Maskenin çenede olması herhangi bir koruma sağlamaz. Maske takarken burun açık kalırsa enfeksiyon burundan nefes alma esnasında damlacık yoluyla kişiye bulaşabilir. Maskeniz olsa dahi kalabalık ortamlara girmekten kaçının. Maskeniz olsa dahi kişilerle en az 1.5 metrelik sosyal mesafeyi koruyun. Özellikle bağıran, öksüren, hapşıran kişilerin karşısında bu mesafe daha fazla olmalıdır.

Maske kullanırken ele, ağza ve maskeye temastan kaçının.

Maske kişiye özel olmalıdır. Her birey sadece kendisine ait olan maskeyi kullanmalıdır. Başkasının maskesini takmayın.

Maske takmadan önce ellerinizi en az 20 saniye su ve normal sabunla yıkayın veya alkol içerikli el antiseptiği ile 20-30 saniye ovalayın.

Maskeyi takarken maskenin iç yüzüne dokunmayın. Maskeyi kulağa takılan lastiklerinden veya başın arkasında bağlanan iplerinden tutarak takın.

Maskeyi asla çenenizin altına veya başınızın üstüne yerleştirerek kullanmayın.

Eğer bir süreliğine ağzınızı açmanız gerekirse maskeyi aynı bir küpe gibi lastiğiyle tek kulağınıza takabilirsiniz.

Nemlenen veya kirlenen maskenizi değiştirin, bunun için çantanızda veya yanınızda birden fazla maske taşıyın. Temiz ve kirli maskeleri ayrı naylon torbalarda taşıyın.

Maskeniz tek kullanımlık maske ise birkaç saat kullandıktan sonra çöpe atarak yenisini takın.

Maskeyi çıkarırken burun, ağız ve çeneyi içine alan, yoğun kirlenmenin gerçekleştiği ön kısmına dokunmadan kulağa takılan lastiklerinden veya başın arkasında bağlanan iplerinden tutarak çıkarın. Bu esnada ağız, burun veya gözünüze temas etmeyin.

Maskeyi çıkardıktan sonra iç ve dış kısmına dokunmayın.

Maskeniz bezse ve yıkadıktan sonra tekrar kullanacaksanız yanınızda ayrıca bulundurduğunuz başka bir temiz naylon torba içine koyun. Maskenizi bir daha kullanmayacaksanız çöpe atın.

Maskeyi çıkardıktan sonra ellerinizi en az 20 saniye su ve normal sabunla yıkayın veya alkol içerikli el antiseptiği ile 20-30 saniye ovalayın.

Kullanıp çıkardığınız bez maskeleri su ve deterjan ile yıkayın. Maskenizi yıkadıktan sonra kurumasını bekleyin, kullanmadan önce sıcak ve kuru ütüleyin. Nemli ve ıslak maskeleri kullanmayın.

Giysilerinizi maske olarak kullanmayın.

Lütfen tüm ortamlarda maske takma kuralına uyalım. Uymayanları uyaralım. Tedbirleri elden bırakmayalım. Toplumda ne kadar çok kişi bu kurallara uyarsa virüsün o hızla azalacağını unutmayalım.”