Potuk, “Vaka sayısı böyle giderse belki de bu dönemi uzaktan eğitim ile tamamlamak zorunda kalacağız. Bu nedenle devletimizin gerek ihtiyaç sahibi olan tüm öğrencilerimize gerekse eğitim çalışanlarına kişisel bilgisayar ve internet imkanı sağlaması gerekir. Aksi takdirde fırsat eşitsizliği daha da derinleşecektir. Bölgeler arası fırsat eşitsizliğinin önüne geçmek için her öğrencimiz ve öğretmenimize aynı imkanlar sağlanmalı” dedi.
Covid-19 salgını nedeniyle velilerden öğrencilere, öğretmenlerden yöneticilere kadar herkesin kafasında soru işaretlerinin olduğu eğitim konusunda değerlendirmelerde bulunan Türk Eğitim-Sen Osmancık İlçe Temsilcisi Mustafa Potuk, uzaktan eğitimin hayatın bir parçası olduğunu fırsat eşitliğinin sağlanması gerektiğini kaydetti.
21 Eylül’de başlaması planlanan yüz yüze eğitimden sonra da sıkıntılar yaşanabileceği uyarısında bulunan Potuk, okullardaki eksiklere dikkat çekerek ek bütçenin zorunlu olduğunu vurguladı. Maske, mesafe ve hijyen uyarısında bulunan Potuk, salgının önüne geçebilmek için herkesten bu kurallara uymasını istedi.
“UZAKTAN EĞİTİM HAYATIMIZIN BİR PARÇASI OLDU”
Covid-19 salgını tedbirleri kapsamında uygulanmaya başlanan uzaktan eğitimin artık hayatın bir parçası olduğunu kaydederek ihtiyacı olan öğretmen ve öğrencilerin uzaktan eğitim araçlarına kavuşması için gerekli çalışmaların yapılması gerektiğini vurgulayan Potuk, “Uzaktan eğitim hayatımızın bir parçası olacak. Bu herkesin malumu. Öğretmen ve öğrencilerimizin kişisel bilgisayar ve uzaktan eğitim araçlarına kavuşması için tedbirlerin alınması gerekli. Örneğin bu adımlardan bir tanesi KDV ve ÖTV sıfırlaması olabilir. Hatta ihtiyaç sahibi aileler için öğrencilerimize ücretsiz temin de sağlanmalı. Nitekim daha önceki yıllarda tablet dağıtımı söz konusu olmuş ve bir kısım öğrenciye dağıtımı yapılmıştı” diyerek hatırlatmada bulundu.
“YÜZ YÜZE EĞİTİMDE SIKINTILAR YAŞANACAK” UYARISI
Son zamanlarda hızla artan vaka artışlarından endişeli olduklarını belirterek 21 Eylül’de başlayacak olan yüz yüze eğitimden sonra da sıkıntılar yaşanacağı uyarısında bulunan Potuk, “Vaka artışının kontrol edilemediği takdirde 21 Eylül’den sonra da yüz yüze eğitim noktasında sıkıntı yaşanacaktır. 21 Eylül’de çocuklarımız okullarda öğretmenleri ile buluşacak. Ancak vaka sayılarından endişeliyiz. 24 Ağustos itibariyle öğretmenlerimiz okullarında mesleki çalışmalarına başladı. Bununla birlikte öğretmenlerde pozitif vakalarda artış görüldü. Okullara 25-30 kişilik gruplar halinde geliniyor. Dolayısıyla vaka sayıları da artıyor. 18 milyon öğrencimiz var. Okulların açılması durumunda 18 milyon öğrenci, 1 milyonun üzerinde eğitim çalışanı ile birlikte vaka sayıları daha da artabilir. Toplu taşıma araçları ile servislerin kullanımı, sınıfların doldurulması noktasında tedbir alınması gerekiyor. Bu konulara mutlaka dikkat edilmeli” diye konuştu.
“EK BÜTÇE TAHSİS EDİLMESİ ZORUNLULUK”
Bölgeler arası fırsat eşitsizliğinin önüne geçilmesi için imkanlar sağlanması gerektiğini kaydederek okullardaki eksiklere dikkat çeken Potuk, ek bütçeye ihtiyaç olduğunun altını çizdi. Potuk, şunları dile getirdi:
“Bölgeler arası fırsat eşitsizliğinin önüne geçmek için her öğrencimiz ve öğretmenimize aynı imkanlar sağlanmalı.
Zira bir kısım öğrencimiz bilgisayar ve internet imkanından yoksun olduğu için canlı derslere katılamazlar. Vaka sayısı böyle giderse belki de bu dönemi uzaktan eğitim ile tamamlamak zorunda kalacağız. Bu nedenle devletimizin gerek ihtiyaç sahibi olan tüm öğrencilerimize gerekse eğitim çalışanlarına kişisel bilgisayar ve internet imkanı sağlaması gerekir. Aksi takdirde fırsat eşitsizliği daha da derinleşecektir. Sadece bilgisayar ve internet imkanı açısından değil, MEB öğretmen ve derslik açığı noktasında da bütçe sağlanmalı. Bu süreçte hem öğretmen sayısını artırmamız hem de sınıf mevcudunun düşürülmesi için derslik sayısını artırmamız gerekiyor. Tüm bunlar için de ek bütçe tahsis edilmesi zorunluluk. Mevcut personel ile bırakın ekstra tedbirleri, okulların rutin temizlik hizmetlerini yürütmekte zorlanıyoruz. Okullar ihtiyaçlarını Okul Aile Birliği bütçesi ile gidermeye çalışıyor. Oda olmuyor. Çünkü elde avuçta yok. Sadece yardımcı hizmetli personel ya da temizlik malzemeleri için değil, bilgisayar ve internet imkanı, öğretmen ve derslik açığı konularında da bütçe sağlanmalı.”
“ÖNLEMLERİ HEP BİRLİKTE ALALIM”
Son olarak okulda virüsü kapan öğrencilerin evdekilere bulaştırmasıyla sorunun daha da büyüyeceğine dikkat çeken Potuk, maske, mesafe, hijyen uyarısında bulunarak, “Şu konu net olarak bilinmeli ki yüz yüze eğitim için yapılan yatırım direkt olarak sağlığa yapılacaktır. Örneğin; okullarımızda hasta olan 5 öğrencimiz evinde yaşayana bulaştırdığı zaman 5 rakamı en az 50 olacak ve bu 50 hasta Milli Eğitim'in sorunu olmaktan çıkıp Sağlık Bakanlığımızın sorunu olacak ve 50 yatak ihtiyacı hasıl olacaktır. Gelin hastalık önlemlerini hep birlikte alalım. Kuralımız neydi? maske, mesafe, temizlik. Kurala uyalım, uymayanları uyaralım. Okullarımızda el birliğiyle hijyen sınıflar oluşturup şu illetti birlikte yenelim. Bizim isteğimiz ve önceliğimiz budur. Sesimize kulak verin okulunuza ve öğretmeninize sahip çıkın.” dedi.