Aziz Nesin Moskova'ya gider. Çevirmen olarak Türkoloji'yi yeni bitirmiş Vera adlı bir genç kızı verirler yanına. –“Ne kadar şanslıyım” der Vera. –“Mezun olur olmaz sizin gibi bir yazara çevirmenlik yapıyorum. Üstelik iki gün sonra Yaşar Kemal geliyor. Onun çevirmeni olarak da beni görevlendirdiler. Türkçemi ilerleteceğim.”

-“Boşuna sevinme” der Aziz Nesin. –“Yaşar Türkçe bilmez.”

-“Türkçe bilmez mi?”

-“Bilmez”.

İki gün sonra Yaşar Kemal gelir, karşılar Vera.

Yaşar Kemal: -“Merhaba bacım” der sarılır Vera'nın boynuna. Yanaklarından öper. Şakır şakır konuşmaya başlar.

Vera bunun üzerine şaşırır:

-“Ne güzel Türkçe konuşuyorsunuz.”

Şaşırma sırası Yaşar Kemal'dedir.

- “Anlamadım!”

-“Sizin Türkçe bilmediğinizi söylemişlerdi de.”

Yaşar Kemal güler:

-“Haaa demek Aziz Moskova'da.”

Sizler ne güzel insanlardınız ve o güzel atlara binip gittiniz.

–“Bir gün bu ülkenin başucuna bir not yanağına da bir öpücük kondurup gideceğim Çok tatlı uyuyordun uyandırmaya kıyamadım diyeceğim.” Diyerek dünü ve değişmeyen bugünümüzü anlatan Türk mizahının güçlü kalemi Aziz Nesin.

Evrende gövdesi kadar değil, gönlü kadar yer kaplayan koca yürekli insan. Türk Edebiyatının ulu çınarı Yaşar Kemal. İyi ki benim ülkemde doğdun. Unutmayacak seni edebiyat., şiir, roman. Unutmayacak[LY1] seni Çukurova’nın sarı sıcakları. Doğum haftasında usta yazarı saygıyla anıyorum.

[email protected]