Yıldız, yaptıkları bu manevi fedakârlıkların yanında Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın “Biz bize yeteriz Türkiyem” dayanışma çağrısına da süreç bitinceye kadar her ay maaşlarından bağış yapacaklarını ifade etti.

İnsani ve İslami bir görevi ifa etmenin mutluluğunu yaşıyoruz.

Diyanet-Sen Çorum Şube Başkanı Ali Yıldız, “Tüm dünyayı saran korona virüs nedeniyle ülke olarak zor bir süreçten geçiyoruz. Valilik, kaymakamlıklarımız, belediye ve sağlık çalışanlarımızla, jandarma ve emniyet mensuplarımız, diğer kurum ve kuruluşlarımızla, Din görevlilerimiz ve muhtarlarımız bu zor süreçte vatandaşlarımıza üstün bir gayretle hizmet etmektedirler. Özellikle sağlık çalışanlarımızın fedakârlığı takdire şayandır. Din görevlisi hocalarımız Çorum ilimizde Valilik ve İlçelerimizde Kaymakamlıklarımıza bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarında ‘65 Yaş Vefa Sosyal Destek Grubu’ hizmetlerinde fiilen görev alarak, iyilik elçileri olmuşlardır. Ayrıca Diyanet İşleri Başkanımız Prof. Dr. Ali Erbaş Hocamızın talimatıyla il ve ilçe müftülerimizin koordinesinde tüm din görevlilerimiz de görev yaptıkları camilerin mahallinde yaşlı ve kronik rahatsızlığı bulunan vatandaşlarımız ve yardıma muhtaç ailelerimizle gece gündüz demeden irtibat kurarak, birçok ihtiyaçlarına bizzat kendileri yardımcı olmakta, olamadıklarını da ilgili makamlara iletmektedirler. Çalan bir telefonla veya evlerinin kapısından gelen bir sesle din görevlilerimizin sesini duyan vatandaşlarımızın gözlerindeki mutluluk ışıltıları meslektaşlarımıza haz vermekte, insani bir görevi ifa etmenin mutluluğunu yaşatmaktadır” dedi.

Toplumu ayrıştırıcı yorumlar yapılmaktadır.

Vatandaşların asli ihtiyaçlarının karşılanmasında her türlü fedakârlığı gösteren din görevlilerinin, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Biz bize yeteriz Türkiyem’ dayanışma çağrısına da gönülden destek verdiklerini kaydeden Yıldız, Büyük MEMUR-SEN ailesi olarak ilk etapta 2.000.000 TL (İKİ MİLYON) bağışta bulunduk. “Din görevlilerimiz de Nisan ayı itibariyle süreç sona erinceye kadar her ay kendi maaşlarından da bağışta bulunacaklardır. Bu kadirşinas fedakârlıklarından dolayı tüm meslektaşlarımıza teşekkür ediyoruz. Korona virüsün kendilerine bulaşma riskine rağmen, vatandaşa hizmeti ön plana alarak, hiçbir fedakârlıktan çekinmeyen din görevlilerimizin, diyanetimizin aleyhine birtakım çevrelerce basın yayın yoluyla, sosyal medya aracılığıyla küstahça yorumlar yapan,toplumu ayrıştırıcı paylaşımlarda bulunan, Rabbini ve haddini bilmeyen bazı insan müsveddeleri, bütün dünyanın virüsle mücadele ettiği şu zorlu dönemde: “150 bin imam bir doktor etmez”deseler de Her zaman en başta doktorlarımızı alkışlayan din görevlileri olmuştur dedi.

Ali Yıldız devamla..Doğumumuzda kulaklarımıza ezan ve kamet okuyarak adımızı koyan, öldüğümüzde bizi temizleyip,namazımızı kıldırdıktan sonra dualarla ebedi aleme uğurlayan,nişanımızda,nikahımızda ve düğünümüzde yanıbaşımızda olan, her ihtiyaç duyduğumuzda ilk imdadımıza koşan yine din gorevlilerimiz olmuştur.

15 Temmuzda selalarla hainleri bozguna uğratan yine din görevlileri olmuştur. Mihrapta en önde yer aldığı gibi korona virusle mücadelede de bütün riskleri göze alarak yine en önde yer almıştır.

Peki bizim gözbebeğimiz ve baş tacımız olan din görevlilerimize kimler dil uzatıyor? Umrecilerimizi, virüsün sebebi gibi kimler lanse ediyor? Hangi yaratıklar bundan rahatsız olur?

Elbetteki bu sualin cevabı, bu aziz milletin içinde coronavirüsten daha tehlikeli olarak bulunan ve milletimizin dini ve milli değerleriyle doku uyuşmazlığı yaşayan geni ve kanı bozuk, cibilliyetsiz -sünnetsiz olan insan müsveddeleri olacaktır.

Bugün de yine ayetleri alaya alanlar gibi camilerden yükselen dualara Amin diyecek yerde alkış tutunlar da aynı insanlardır..

Din görevlilerimiz her verilen görevi seve seve yerine getirmiştir ve getirmeyede devam edecektir..

Bizler bu çevreleri yüce Rabbimize havale ediyor, milletimizin takdirine arz ediyoruz.” diye konuştu.

Büyük bir imtihandan geçtiklerini ifade eden Yıldız, açıklamasını şöyle tamamladı: “Hayat adeta durmuş, birçok insan hastalığın pençesine düşmüş, birçokları hayatını kaybetmiş, birçokları işini, aşını kaybetmiş, birçokları da yaşadığı sıkıntılardan çaresiz kalarak, büyük bir endişenin içerisine düşmüştür. Yarının ne olacağını hiçbirimiz bilemiyoruz. Dün olduğu gibi inşallah bugün de bu zor süreci hep beraber yüce Rabbimize olan inancımızla, yarınlarımızdan umutlarımızı kesmeden ülkemize ve milletimize olan sadakatimizle aşacağız. Bizler din görevlileri olarak, her zaman olduğu gibi bu zor süreçte de devletimizin yanında, milletimizin hizmetindeyiz. Vatandaşlarımızın alınan tedbir kararlarına uymalarını, zorunlu olmadıkça dışarı çıkmamalarını, sosyal mesafeye dikkat etmelerini ifade ediyor, salgın nedeniyle vefat eden vatandaşlarımıza Yüce Allah’tan rahmet, salgına maruz kalanlara da acil şifalar diliyoruz.

Sahada mücadele veren tüm meslek gruplarına dahil kardeşlerimize şükranlarımızı sunuyoruz.