105 yıl önce tam da bu gün tarihin altın sayfalarından biri daha yazılmış oldu.

Mehmetçik, 18 Mart 1915’te Çanakkale’yi geçmeye kalkan dünyanın en güçlü donanmasını boğaza gömdü. Binlerce şehidin kanıyla yazılan zafer, dünya tarihinin dönüm noktası oldu.

Yıl 1915... 1'inci Dünya Savaşı'nın en çetin dönemi yaşanıyordu… İşgal güçlerinin şubat ayından itibaren boğazları ele geçirmek için yaptığı saldırı mart ayında Çanakkale'de şiddetlendi. Nusret Mayın Gemisi ışıklarını söndürüp ilerlemeye başladı. Akyarlar'a sessiz bir şekilde mayınlarını bıraktı. 10 gün sonra saldırıya geçen müttefik donanmasından 3 büyük gemi, mayınlara çarparak Boğaz'ın serin sularında battı.

ÇANAKKALE GEÇİLMEZ

Bu olay savaşın seyrini değiştirdi. 18 Mart günü Türk askeri, var gücüyle direndiği, kudreti ve vatan sevgisiyle karşı koyduğu işgalcileri püskürttü. O gün denizde bozguna uğrayan düşman kuvvetleri, bu kez Çanakkale'ye karadan girmek istedi.

Karşılarında Ulu Önder Mustafa Kemal komutasındaki Türk birlikleri vardı. 25 Nisan 1915 sabahı tarihin akışını tamamen değiştiren Çanakkale Kara Savaşları başladı. Önce Anafartalar, sonra Conkbayarı Zaferleri geldi. Düşman kuvvetleri çekildi. “Çanakkale Geçilmez'' sözü tüm dünyaya kanıtlandı.

SİZE TAARRUZ ETMEYİ DEĞİL ÖLMEYİ EMREDİYORUM

Anafartalar Grup Komutanı Albay Mustafa Kemal Atatürk'ün, Çanakkale'de taarruz emrini şu sözlerle verdi: “Bu öyle alelade bir taarruz değil, herkesin başarılı olmak veya ölmek azmiyle harekete hazır olduğu taarruzdur. Size ben taarruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum.”