Türkiye’nin çağdaş toplumlar düzeyine çıkabilmesinin önceliklerinden birisinin toplumsal, siyasi, sosyal, ekonomik ve kültürel alanlarda, kadın ve erkeğin aldıkları sorumlulukların ve kazandıkları kimliklerin eşitliğine dayanması gerektiğini vurgulayan Şen, “Ancak böyle toplumlarda ailenin bütünlüğü, çocuklarının sağlıklı eğitilmeleri, toplumsal bağların sıkı olması, sorunların diyalogla çözülmesi, kadın ve erkeğin hayatı birlikte omuzlamaları ile mümkün olacaktır. Günümüzde gelişmiş toplumlar kadınlarımıza gerekli önemi ve desteği göstermiş yaşamın her alanında söz sahibi olabilmesi için yasalar dahil tüm kuralları ona göre düzenlemeye başlamışlardır. Ülkemizde ise yaşanan gelişmeler kadın hakları konusunda daha yapacak çok şeylerimizin olduğunu göstermektedir” ifadelerini kullandı.

Gerek iş hayatında, gerek politikada ve gerekse sosyal hayatta kadınlara daha fazla ihtiyaç duyulduğunu söyleyen Şen, “Bu anlamda kadın istihdamın artırılması, kadınların ekonomik özgürlüklerine kavuşması ve kadınlarımızın özgürce bir yaşam sürmesi için ülkeyi yönetenlere ve bizlere de önemli sorumluluklar düşmektedir. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü tüm dünyada kadınların eşitlik, özgürlük ve daha huzurlu yaşam özlemlerini ve isteklerini dile getirdikleri, birlik ve beraberlik günüdür. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutluyor, saygılarımı sunuyorum” dedi.