Çorum Belediye Meclisi'nin Eylül ayı toplantısında gündem dışı söz alan AK Parti Belediye Meclis Üyesi Ertuğrul Eren, 12 Eylül darbesinin 41. Yıldönümünü andı. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yaşanan darbelerden bahseden Eren, 15 Temmuz’da yapılan hain darbe girişimiyle darbelerin ilelebet tarihe gömüldüğünü vurguladı.

Eren, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

“Cumhuriyet tarihimizin utanç sayfalarından biri olan 12 Eylül darbesinin üzerinden 41 yıl geçti. Başta darbeler olmak üzere, bu acı tecrübelerimizi anmak, geçmişten ders çıkartmamız açısından önem arz etmektedir.

Ülkemiz, ne zaman emperyal güç odaklarının biçtiği rolden çıkmaya çalışsa, ne zaman tam bağımsızlık yolunda bir adım atsa, içimizdeki kullanışlı maşalar harekete geçirilmiş, kimine bombalar patlatma, cinayetler işleme, süikastler düzenleme, kimine gazete köşelerinde bir ideolojiyi tahrik ederken başka bir ideolojiyi düşmanca hedef gösterme, kimine devleti acizmiş gibi gösterme, kimine yalan yanlış bilgilerle kitleleri provake etme, toplumsal hareketleri ateşleme ve yön verme, anarşik, kaotik bir hava oluşturma görevi verilmiştir.

Öte yandan şerefli Türk ordusunun üniformasına sızmış bir kısım asker kılığındaki emperyal güç odaklarının emir eri darbeciler, sahiplerinin onlar için hazırladığı uygun darbe ortamında, talimatlarını aldıkları anda harekete geçerek, kendilerine biçilen rolü oynamışlar ve ancak milletten alınabilecek iktidar yetkilerini gasp ederek yönetime el koymuşlardır.

yıldır bu topraklarda kardeşçe yaşayan insanları, farlılıklarını kaşıyarak düşmanlaştırmaya çalışan, kaotik ortam hazırlayan, gencecik canların kıyılmasına, binlerce masumun işkencelere maruz kalmasına, birçok ocağa ateş düşmesine sebep olan elle, darbe düğmesine basan el aynıdır.

Bu el, gerek ülke kaynaklarını sömürmek, gerek Türkiye Cumhuriyeti’nin bölgesinde ya da dünya arenasında yerinde saymasını sağlayacak politikaları uygulatmak, kısacası devleti kontrolleri altında tutmak karşılığında iktidara teslim ettiği darbecilere "bizim çocuklar" diyerek sah çıkmıştır.

Geriye donup bakıldığında, bütün darbe girişimlerinin aktörleri lanetle anılırken, gerek darbeye uygun ortam hazırlamak amacıyla, gerekse darbe sırasında ve takip eden süreçte zulme uğrayan ve hayatını kaybeden mazlumlar hayırla yad edilmektedir. Ancak bunu bir türlü idrak edemeyen darbe heveslileri, bundan önceki darbelerle beraber 12 Eylül darbesinin sonuçlarının ortada olmasına ve darbecilerin lanetle anıldığını görmelerine rağmen, 28 Şubat’ta da darbe öncesi tiyatrolar, darbe sevici sermaye ve medya desteğiyle ortada hiçbir sorun yokken, yetkisini halktan alan meşru hükümete baskı yapmak ve istifaya zorlamak suretiyle post modern darbe yapmışlar ve bu zorbalığın 1000 yıl süreceğini hayal etmişlerdi. Milletin kendi içinden çıkardığı ve demokratik yöntemlerle iktidarı teslim ettiği ak parti hükümetleri, bu 28 Şubat post modern darbesinin zorba uygulamalarını birer birer kaldırmış ve darbenin izlerini silmiştir. Ancak emparyalistlerin içimizdeki çocukları, aldıkları talimatlarla kimi zaman e-muhtıra vermiş, kimi zaman gezi olaylarını organize etmiş, kimi zaman 17-25 Aralık operasyonlarını çekmiştir. Son olarak 50 yıldır ilmek ilmek ördüğü, çok ciddi yatırım yaptıkları ve çok ümit bağladıkları, masonik bir metotla devletin her kademesine sızdırdığı ketum bir yapı olan FETÖ örgütüne 15 Temmuz darbe girişimini yaptırmıştır. Hayatı boyunca müesses nizamla mücadele etmiş Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın dirayetli duruşu ve millete önderlik etmesi neticesinde bu darbe girişimi de akamete uğratılmış, ilk defa darbecilere bizzat vatan evlatları meydanlarda dur demiştir. Böylece aziz milletimiz darbeleri ilelebet tarihe gömmüştür.”