Ceylan, Türkiye’nin Dünya’da 7. büyük tarım ekonomisine sahip bir ülke olduğuna dikkat çekerek başarının temelini oluşturan ziraat öğreniminin 174. yıldönümünü kutladığını söyledi.

“Ülkemiz geride bıraktığımız yıllarda tarımsal eğitim ve öğretimde büyük aşamalar kaydetmiş, tarım sektörümüz sıfır konumundan dünya ülkeleri ile rekabet eder duruma gelmiştir” diyen Ahmet Sami Ceylan, "Ülkemizde ilk tarımsal eğitim-öğretim faaliyetleri, 10 Ocak 1846 tarihinde İstanbul’da bu günkü adı ile Yeşilköy semtinde bulunan Ayamama Çiftliği’nde kurulan Mekteb-i Zirai Şahane ile başlamış ve bu tarihten itibaren 10 Ocak Günü’nü kapsayan hafta ülkemizde Tarım Haftası olarak kutlanmaktadır.
174 yıl önce Halkalı Ziraat Mektebinde başlayan ilk tarımsal eğitim-öğretim faaliyetleri bugün farklı illerimizdeki sayıları 40 civarında olan ve ülkemizde tarımsal üretim düzeyini ve verimliliğini önemli ölçüde artmasını sağlayan ziraat fakülteleri ile devam etmektedir” ifadelerine yer verdi.

“TARIMSAL ÜRETİM ARTIRILMASA CİDDİ SIKINTILAR YAŞANIR”

“Çok geniş bir çalışma alanına sahip olan Ziraat Mühendisleri birçok mühendislik disiplinini bünyesinde taşımak zorundadır” diyen Ceylan, “Ziraat Mühendisinin çalışma alanı sadece bitkisel ve hayvansal gıda üretimi ile sınırlı değildir. Endüstriye hammadde temininden, biyodizel gibi tarımsal kaynaklı enerji üretimine, hatta küresel ısınmanın kontrol altına alınmasına kadar pek çok bakımdan Ziraat Mühendisliği önem taşımaktadır. Kullanılmakla olan fosil kaynaklı yakıtların bitkisel kökenli olduğu, yine hastalıkların büyük bir bölümünün beslenme kaynaklı olduğu da göz ardı edilmemelidir. Yaşanan iklim değişiklikleri, azalan üretim ve artan nüfus, tarımsal ürünlere olan talebi arttıracak, dünya tarımsal üretiminin artırılamaması durumunda ciddi sıkıntılar ve fiyat artışları yaşanacaktır” açıklamalarında bulundu.

“TARIM SEKTÖRÜNDE ÇALIŞANLARIN YÜKÜ AĞIR”

Ceylan, “Bilimsel bir üretim ve verimlilik için zorunlu olan bilgi ve tekniğin, bu bilgileri özümlemiş teknik elemanlar aracılığıyla çiftçiye aktarılması süreci son derece önem arz etmektedir. Bilgi çağı olarak tanımlanan son dönemde geçimini tarımdan sağlayan insanların bilgi gereksinimlerinin giderek arttığını ve çeşitlendiğini görmekteyiz. Bilgi yaşamın her alanında belirleyici bir rol oynamaktadır. Çiftçiyi bilgi ile buluşturan, bir bakıma çiftçi ile bilgi ve teknik arasında köprü vazifesi gören Ziraat Mühendislerine günümüzde daha çok ihtiyaç duyulmakta ve Ziraat Mühendislerinin görev ve sorumlulukları ile Ziraat Mühendisliğinin önemi daha da artmaktadır.
Gelecek nesillerin sağlıklı yetişmesi tarım sektöründe yer alanların sorumlulukları arasındadır. Halkımıza yeterli ve sağlıklı gıda sunmak en önemli görevimizdir. Tarım her geçen gün artan oranda önem kazanmaktadır. Tarım sektöründe çalışanların yükü ağır, sorumluluğu büyüktür.
Bu duygu ve düşüncelerle Zirai Öğrenimin başlamasının 174. Yıldönümünün Türk tarımına, mesleğimize ve meslektaşlarıma hayırlar getirmesini dilerim” dedi.