Tokat, Amasya, Sivas, Çorum, Samsun, Yozgat ve Kırıkkale illerinden katılımın olduğu Tokat Dedeman Oteli'nde gerçekleştirilen proje açılış galası saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başlarken, toplantıda birlik duası, nefesler semahlar, lokma ikramı ve konuşmalar yer aldı.

Proje açılışında konuşan Tokatlı İş İnsanı, Tokat Hubyar Ocağı mensubu Ali Coşkun, "Tokat, Amasya, Sivas, Çorum, Yozgat, Samsun Ve Kırıkkale illeri yüzlerce yıldan bugüne alevi inancının en önemli merkezlerinin başında gelmekte. Bu çerçevesini çizdiğim illerde yaklaşık 1450 Alevi-Bektaşi köyü ve 51 alevi ocağı yüzlerce yıldan beri inançsal varlığını sürdürmekte. Bu zengin tarihe ve asil varlığa şahsım kayıtsız kalamazdım" dedi.

HACI BEKTAŞ VELİ'DEN SONRA, HUBYAR OCAĞI

Hacı Bektaş Veli’den sonra en büyük ocaklarından biri olan Hubyar Ocağı'nın Tokat’ta olması nedeniyle açılış galası Tokat'ta yapıldı. Hubyar Ocağı'ndan İş İnsanı Ali Coşkun önderliğinde gerçekleşen programda Tokat, Amasya, Sivas, Çorum, Samsun, Yozgat ve Kırıkkale illerinde bulunan 51 alevi ocağından dede ve binlerce vatandaş katıldı.

Alevi inancı, dede ocakları araştırma projesi kapsamında önümüzdeki 4 yıl içerisinde Aleviliği anlatan bilgiler toplanarak kitap ve kütüphane haline getirilerek 250 ciltten oluşan arşiv oluşturulacak.

Ocak kültürünün ne zaman ve nasıl ortaya çıktığından bahseden Tokatlı İş İnsanı Hubyar Ocağı mensubu Ali Coşkun konuyla ilgili şunları söyledi:

"TÜRK GELENEKLERİİLE BAĞLANTILI"

“Alevi-Bektaş-i düşünce sisteminin, Anadolu coğrafyasındaki yegane önderi Hünkar Hacı Bektaş Veli, Anadolu toprağında millet olarak varlığımızın en önemli tarihi mimarlarının başında gelmektedir. Alevi-Bektaşi düşüncesi, 13. Yüzyılda Hacı Bektaş Veli’nin Horasan’dan Hoca Ahmed Yesevi Dergahı’ndan Anadolu’ya: gönderilmesiyle temellenmeye başlamıştır. Hacı Bektaş Veli, bu stratejik ve tarihsel misyonla binlerce kilometrelik yolu aşıp Sulucakarahöyük adlı bir köy- dergahını kurarak Alevi-Bektaşi düşün-inanç sistemini Anadolu’ya yaymıştır.

Alevî ocakları, Alevî-Bektâşî ibadetinde imam makamında oturan dedelerin soyunu ifade eder. Dedelik kurumu yapısı gereği soy güden, soya tâbî olan bir kurumdur. Ocak, Anadolu halk inançlarında büyük yer tutar. Bunun eski Türk gelenekleri ile bağlantılı olduğu da güçlü bir görüştür. Ocak kültü, ateş kültü ile birlikte değerlendirilir. Ocak, sözcüğü eski metinlerde ve daha sonraları "soy ve sülale" anlamında da kullanıla gelmiştir. Bizim burada ele alacağımız ve "Ocak" olarak nitelendirilen terimle anlatılmak istenen Alevilerde dinsel hizmetleri gören Dedelerin aileleridir. Her Dede ailesi bir Ocağa dahildir. Ocaklar birbirine bağlı olup "el ele el hakkâ" düsturu ile yolu sürdürürler.

Sizler “çalışmadan geçinenler bizden değildir” diyen Hacı Bektaş Veli’nin himmetiyle ocak kurmuş olan Hubyar Sultan, Keçeci Baba, Kul Himmet, Eraslan Sultan, Er Mahmud Dede, Aziz Baba, Şıh Yakup, Bostankulu, Hüsam Dede, Ali Pir Civan, Mehmet Dede, Piri Baba, Sarı İsmail, Pir Budak, Gülerli, Pir Sultan, Ali Baba, Seyyid Ahmedi Kebir, Seyyid Erkonaş, Seyyid Ali Sultan (Kızıldeli), Nebioğlu, Sultan Samut gibi daha ismini burada zikredemediğim dedelerimizin uluların kurdukları ocakların Üryan Hızır Ocağı, Seyyid Battal Gazi Ocağı, Koçu Baba Ocağı, Dedemoğlu Ocağı, Saburoğlu Ocağı, Hıdır Abdal Ocağı, Yalıncak Sultan Ocağı, Şah İbrahim Veli Ocağı, Tozluoğlu Ocağı, Yağmuroğlu Ocağı, Şıh Çoban Ocağı, Hasan Dede Ocağı, Dede Garkın Ocağı, Sinanoğlu Ocağı, Gülerli Ocağı, Zayıf Yusuf Halife Ocağı, Hatayi Ocağı, Hasan Bali Ocağı, Pircanoğlu Ocağı, Çalapverdi Ocağı, Kesikbaş Ocağı, Nesimi Ocağı, Kaimoğlu Ocağı, Kalkancı Ocağı, Koçu Baba Ocağı , Hacı Turabi Ocağı, Sarı Mecnun Ocağı , Şah Kerim Ocağı , Şah Kalender Ocağ, Söylemez Ocağı sayısı yaklaşık 51’i bulan Tokat, Amasya, Çorum, Yozgat, Samsun, Sivas ve Kırıkkale illerindeki alevi inanç-dede ocaklarının mümtaz ve asil mensuplarısınız.

Şahsım da sizlerin içinden bir canım. Ecdadım Hubyar devletli. horasan erenlerinin bir ulu mensubu olan Hubyar Sultan’ın bir torunu olarak bugün burada tüm dünyasal sıfat ve makamlardan sıyrılarak bir can olarak yer almaktan sonsuz mutluluk duymaktayım. Çok değerli ocak mensubu canlar, şahsım yaklaşık 25 yıldan bugüne mensubu olduğum Hubyar Sultan Ocağı üzerine bir detaylı bilimsel-akademik çalışmanın yapılarak yazılı ve sözlü kaynaklarının ortaya konulmasını ve de sonunda ciltlerce bir külliyatı yayınlamayı amaç edinmiş bir kardeşinizim. Bu bağlamda gerek yazılı gerekse sözlü olarak ocağım ile ilgili son derece önemli bilgileri toparlamayı bu 25 yıllık süreçte Yüce Allah bize nasip etti. Sonrasında gördüm ki yolumuzun tabiri ile el ele el hakka, er erden ayrılmaz. bizlerin memleketi olan Tokat, Amasya, Sivas, Çorum, Yozgat, Samsun Ve Kırıkkale illeri yüzlerce yıldan bugüne alevi inancının en önemli merkezlerinin başında gelmekte. bu çerçevesini çizdiğim illerde yaklaşık 1450 alevi-bektaşi köyü ve 51 alevi ocağı yüzlerce yıldan beri inançsal varlığını sürdürmekte. Bu zengin tarihe ve asil varlığa şahsım kayıtsız kalamazdım. ve bu geniş coğrafyada sadece Hubyar ocağını değil bu 51 ocağın tümünün ve 1450 alevi yerleşimin tamamının tarihi ortaya konulsun istedim. Bu benim ecdadıma ve bağlı olduğum pirim Hacı Bektaş Veli’ye ve asil yolumuza karşı zerre misali bir duyarlılığım ve hizmetim olabilirdi. bu bağlamda sizler de hatırlayacaksınız geçen yıl yaz aylarında yine ilimiz Tokat’ta bu mekanda sizlerin teşrifi ile bu projenin başlangıç istişaresini yapmak üzere bir araya gelmiştik. O toplantıda hep birlikte aldığımız karar bu önemli ve öncelikli hizmeti bir an önce başlatmak olmuştu. Şükürler olsun işte bugün bu güzel hizmetin başlangıcını yapmak üzere bir araya geldik. Bir çoğunuz ile başta İstanbul olmak üzere büyükşehirlerde kış döneminde de yine bir araya gelerek onlarca toplantılar ve değerlendirmeler yaptık. ve bugün burada ocaklar ve erenler diyarı memleketim Tokat’ta sizlerle Tokat, Amasya, Çorum, Yozgat, Sivas, Samsun Ve Kırıkkale illerindeki 51 alevi inanç-dede ocağının bilimsel-akademik araştırma projesini başlatıyoruz. bu çalışma yaklaşık 4 yıl sürecek ve sonunda 51 ocakla ilgili sayısı 250 cildi bulan bir kütüphane oluşturacağız.

Yüce hak ve de yolumuzun yüce erenleri şimdiden bu tarihi çalışmayı hayırlı kılsın. Tarihsel süreç içerisinde alevi ocaklar tarihi ile ilgili bir ilki yerine getiriyoruz inşallah. Bu boyutta ve detayda bir bilimsel çalışma henüz konu üzerine bilim dünyası tarafından ortaya konulamadı. Rabbim bizlere inşallah bunu nasip kılacak.Erenlerin himmeti hepimizin üzerinde olsun."