Özgüven duygusu 0-6 yaş arasında ailesel yaşantılardan kazanılır. Yani çocukta ki özgüven doğumdan itibaren başlar. Çocuğun ilk yıllarında ailenin çocuğa verdiği mesajlar aracılığı ile gelişmekte olan özgüven, çocuğun okula başlamasıyla birlikte öğretmen ve arkadaşlarından oluşan çevresiyle gelişmeye devam eder. Çocuklarda özgüven eksikliğinde pek çok önemli nokta vardır ama bunların en önemlisi bebeğin güvenle bağlandığı ilk kişiler yani anne babalardır. Ama malesef ki bu yaşlarda ebeveynler “Daha çok küçük, bizim korumamıza ihtiyacı var.” diye düşünerek fazla koruyucu ve baskıcı olabiliyorlar. Fakat bu korumanın sınırı çok önemlidir. Gerekli koruma ve sevgi tabi ki çocuk gelişimi için çok faydalıdır ama sınırını aşan baskıcı tutum, çocuklardaki özgüven duygusunu azaltmaktadır. Özgüven, belli bir düzeye ulaşıncaya kadar sürekli gelişir. 10 yaşında da özgüvenin gelişimi tamamlanır ve bir süre sonra, ergenlik döneminde çocuk özgüvenini test etmeye başlar. Çocukların özgüvenini en çok etkileyen kaynak anne-babadır. Anne babanın çocuğa karşı tutumu, ebeveynlik stili, çocuktan beklentileri, çocuğun kendisiyle ilgili olumlu düşünceler geliştirmesinde yapıcı veya yıkıcı etkiler oluşturur. Peki çocuğumuzda bu özgüven eksikliği olduğunu nerden anlayabilir ?

Anne ve babaya bağımlı olmak, utangaçlık ve içine kapanıklık, yeni aktivitelere girmekte isteksiz olmak, başka çocuklarla kaynaşmakta sıkıntı çekmek, yeni durumlarla karşılaştığında ürkek davranmak, uyum sağlayamamak, hemen incinmek, rahatsız olmak, kendini aşağı görme alışkanlığı edinmek, yoğun korku duymak, kendini savunamamak, tutuk olmak gibi davranışlar gözlemlenir özgüveni eksik çocuklarda. Peki neler yapılabilir ? İlk olarak evdeki herkesin birbirine güvendiği bir ortam oluşturulmalı. Güvenli bir ortamda yetişen çocuk, duygu ve düşüncesini, sevgisini, başarı ya da başarısızlığını, hayal kırıklıklarını aile fertleriyle rahatça paylaşabiliyor. Bu onun özgüveninin gelişmesini sağlar. Onunla ilgili duygularınızda açık olmalısınız. Sevginizin onun başarı ya da başarısızlığına bağlı olmadığını, varlığının sizin için ne derece önemli olduğunu ve ne olursa olsun onu daima seveceği​nizi ona hissettirmelisiniz. Çocuğunuzun gerçek kapasitesinin farkında olmalısınız. Zayıf yanlarını görmezlikten gelmeyin. Çocuk kendindeki eksiklik ve kusurların farkında olmalı, kabullenmeli. Bunun yanı sıra güçlü olduğu yönleriyle de gurur duyabilmeli. Davranışlarınızla ona model olmalısınız. Onda görmek istemediğiniz davranışları ona ya da başkalarına karşı göstermemelisiniz. Çocuklar size ya da diğerlerine sizin ona davrandığınız gibi davranacaktır. Çocuğunuzun yanlışlarını, onu suçlamadan ve onun tüm kişiliğini eleştirmeden tartışmalısınız. Çocuğunuza sorumluluklar vermelisiniz. Kendisine güvenilip sorumluluk verilen çocuk, kendini yararlı ve önemli hisseder. Sürekli desteklemek, yanında olmakta en önemli noktalardan bir tanesidir.