Cumhuriyet tarihinin önemli isimlerinden biri olan, Kıbrıs Barış Harekatı’nın mimarı ve Türk siyasetinde "Karaoğlan" lakabıyla tanınan Bülent Ecevit, vefatının 18. yılında anılıyor. Beş kez Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak görev yapan Ecevit, ülkenin kritik dönemlerine damga vurmuş bir lider olarak öne çıkıyor.

Bülent Ecevit Kimdir?
1925 yılında İstanbul’da dünyaya gelen Bülent Ecevit, siyasetçi bir babanın ve ressam bir annenin çocuğu olarak sanata ve toplumsal meselelere duyarlı bir çevrede yetişti. Babası Prof. Dr. Fahri Ecevit, 1943-1950 yılları arasında Kastamonu Milletvekilliği yaparken, annesi Nazlı Ecevit ise sanatıyla tanınan bir isimdi.

Ecevit, lise eğitimini Robert Koleji’nde tamamladı ve 1946'da lise arkadaşı Rahşan Aral ile evlendi. Çiftin birlikteliği, Türkiye siyasetinin en uzun soluklu evliliklerinden biri olarak hafızalara kazındı.

Ecevit'in Gazetecilik Kariyeri
Bülent Ecevit, henüz genç yaşlarda Basın-Yayın Genel Müdürlüğünde İngilizce çevirmen olarak başladığı meslek hayatında, kısa sürede dikkatleri üzerine çekti. 1946’dan 1950’ye kadar Londra’da Türk Basın Ataşeliği görevini yürüten Ecevit, 1950'lerde Ulus gazetesinde yazar ve yazı işleri müdürü olarak çalıştı. 1970'lerde Milliyet gazetesinde köşe yazıları yazmaya başlayan Ecevit, aynı dönemde çeşitli dergiler çıkararak düşüncelerini toplumla paylaştı.

Narin Güran cinayetinde son dakika! Suçu üstlenme teklifi ve ses kayıtları ortaya çıktı Narin Güran cinayetinde son dakika! Suçu üstlenme teklifi ve ses kayıtları ortaya çıktı

Siyasette “Karaoğlan” Dönemi
Bülent Ecevit’in siyaset hayatındaki dönüm noktası, 1974'te gerçekleşen Kıbrıs Barış Harekatı oldu. Türk halkının gönlünde taht kuran ve "Karaoğlan" olarak anılmaya başlayan Ecevit, bu lakapla anılan ender liderlerden biri oldu. Sonraki yıllarda bölücü terör örgütü elebaşının yakalanmasında ve terörle mücadelede gösterdiği liderlikle öne çıktı.

Ölüm Yıl Dönümünde Bülent Ecevit’i Anıyoruz
Bülent Ecevit, 5 Kasım 2006’da hayatını kaybetti. Bugün, Ecevit’in siyasette iz bırakan mirası, demokrasiyi savunan ilkeleri ve halkın hafızasındaki yeri, Türkiye’nin geleceğine ışık tutmaya devam ediyor.