Bundan tam 10 yıl önceydi bir kış sabahı gelen bir telefon ve annemin acı, endişe dolu sesi. ’Kızım baban gece beyin kanaması geçirdi, yoğun bakımda’. O an beynimde depremler oldu. Nasıl yani? Hiç hasta olmamış bir adam, hiç sağlık sorunu yaşamamış bir insan nasıl yani? İlk hissettiğim şey sol kolumun his kaybının gidişiydi. O gün bugün ne zaman bir şeye üzülsem anında kollarımın ikisini de hissetmem. Hep dediği bir söz vardı ‘Erkenden emekli olup devletin parasını yıllarca yiyorlar, en fazla 10 yıl yaşayacaksın’ ve ‘Allah’ım beni ailemden önce al, acılarını gösterme ama yatırma en fazla bir ay yatayım’. ‘O bir ayıda çocuklarım bakacak mı göreyim’. ’Bir aydan fazla onlara yük olmayayım.’ İstediği gibi de oldu. Emekli olduğu 10. yılın gecesi beyin kanaması geçirdi. Ve 29 gün yoğun bakımda yattı… Hastalığına yakın bir zamanda ağzında sürekli ‘Yeşil bir yerde uzun uzun uyumak istiyorum’ cümlesi vardı. Herkesin babası kendine göre en mükemmelidir ama benim babam gerçekten karakteri ve ahlakı çok sağlam, çok dürüst adamdı. Hani derler ya adam gibi adam dediklerinden. Hiç yalan söylemezdi mesela. Ucunda ölüm bile olsa yalansızdı. O kadar doğrucu ve dürüsttü ki; o yüzden hayatında dolandırıldığı ve oyuna geldiği anlar çok oldu. Kendisi yalansız olduğu için herkesi öyle zannederdi. Çocukluğumdan hatırlıyorum her gün aldığını ekmeğe kadar hemde, bir deftere yazardı ve tabi ki unutma ihtimaline karşı borçlarını da, tedbir alırdı kendince. Ve hep hesap yapardı. 3 çocuk ve öğretmen maaşı, mecbur yapacaktı, onları okutmak için kimseye muhtaç etmemek için. Önceliği hep evlatlarıydı. ‘Ceketime kadar satarım yeter ki okuyun derdi.’ Hep özel kurslar aldırıp, yurtlara muhtaç etmeden özel ev tutarak okuttu hepimizi. Biz her şeyi birden fazla alırken o hiç ihtiyacı dışına çıkmazdı. Ve dışarıda bir çay bile içse akşamına mutlaka eve bir şeyler getirirdi. Sigaranın en ucuzunu içerdi.’ Baba hiç gezmiyorsun, tatil yapmıyorsun, hep çalışıyorsun’ dediğimizde ‘Ben böyle mutluyum, siz yiyip içince, siz gezince, siz giyince’ derdi. Ben onun kızıyım benim de mesleğe başladım başlayalı çantamda hep bir alacak verecek defteri vardır. Dünya hali herhangi bir durumda arkamdan ödenecek kalmasın diye. Ondan gizli hiçbir şey yapmazdık. Çünkü: yanlış yapmak bir, onu saklamak iki suç derdi. Bilgim olursa suçunuz bire düşer. O yüzden her şeyimizi anlatırdık. Para isteyince cuvaramı alıcan? Derdi, bende utanırdım. Emekli olduktan sonra esnaflığa başlamıştı, tabi ki o dürüst adamdan ne kadar esnaf olur ki? Çarpanı da dolandıranı da çok oldu. Oysa O, dükkanın da yerde 25 kuruş bulsa günlerce masasının üstünde tutardı, sahibi alsın diye. Bir gün hiç unutmam dişlerini yaptırdığı dönemdi ve trafikte gece polis durdurdu alkol muayenesi için ki; benim babam bir bira bile içmezdi. ‘Üfle’ dedi polis ama babamın ön dişler yok, üflüyor olmuyor, üf diyor olmuyor ne gülmüştük o gece ya… Toros bir arabası vardı. Camları kışın donan, bir demlik sıcak suyla buzlarını çözdüğü ve hem gidip hem de bezle içeriden buğulandıkça sildiği. O zaman nerede ısıtmalı camlar, ısıtmalı koltuklar. Ellerine üflerdi aracın motoru ısınıp, arabayı da, içeriyi de ısıtana kadar. Ne zaman arabasına benzin alsa erkek kardeşim gece kaçırır benzinin dibini bulurdu. Sabah dükkanına gitmek için her araca bindiğinde ’Eşoğlueşek yine bitirmiş yakıtı’ derdi ve yürüyerek giderdi. Bu hep tekrar ederdi ama hiç yüzüne söylemez idi. O’ da ‘Bu adam bir şey demiyor yazık’ demezdi. Canım babam sen gittin ya, o gün büyüdük biz. Hani derdin ya hep ‘Her şeye üzülmeyin, bir gün aramızdan biri gidince asıl dert neymiş anlarsınız’. Çok haklıymışsın. O güne kadar meğer hiç derdimiz yokmuş be babam. Arkamızda yaslanacak, dayanacak koca çınar yok artık. Hastanede cana kurulduğunda mikrop kapma diye sarılıp öpememiştim, Dr. ne kadar ölüyor, vedalaşın dese de bir umut vardı hep, belki ölmez diye. Ben zaten hiç sarılamazdım biliyorsun. Evin en küçük kızı koca kız olduğu halde gelip dizine oturur, sırnaşırdı sana ama ben yapamazdım, sende ‘Bir sarılmıyorsun insana’ diye kızardın. Evin önüne geldiğinde tabutla bu defada ben sarıldım sen buz gibiydin baba… Sanki benimle ödeşir gibi… 
BABALAR GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN.