Eylül ayının gelmesi eskiden yaşanmış olanlar akıllarımıza gelir. Çoğumuz o dönmeleri yaşadık. Eylül aylarında mısır hasat edilirdi. Mısırları biçmek buğday biçmekten kolay gelirdi.
Yaz tatilinin bittiği, okulların açıldığı aydır. Eylül adını psikolojik roman dalında ilk eser olan Mehmet Rauf’un kitabını hatırlarız.
Eylül ayı denince öğrencilerin cıvıltısı, sokakların sabahtan akşama harekette olmasıdır. Muhabbetlerin arttığı, günlerin kısaldığı gecelerin uzadığı zamandır.
Ders çalışmak isteyenlerin gece vaktinin sessizliğinden faydalanma dönemidir. Karasal iklim yaşanan bölgelerde sebzelerin doğal olarak yetiştiği zamanlardır.
Çobanların yaylalarda yalnız kaldıkları, sürüleriyle, kavallarıyla dertleştikleri süreçtir. Annelerimizin, ablalarımızın tarhana yaptıkları günlerdir. Bulgur öğüttükleri, yardımlaştıkları zamanlardır.
Bahçesindeki domateslerin ermemişini toplayarak, biberleri de içine koyarak kışın hazırlıklarının reçeller yapılarak tatlı yapılarak hazırlanmaktır.
Mevsimlerin anlattıklarından insan ömrünün akşam vaktini veya ikindinin son demlerini hatırlatır. Hayatın gençlikte farkına varılmayan takatin azalmaya başladığı zamanı anlatır.
Cevizlerin dökülmeye başladığı, bademlerin devşirildiği, patateslerin kazıldığı, fasulyelerin toplandığı kısacık zaman dilimidir.
Sabahları hafiften soğukların biz geliyoruz gibisine görünmesini yaşarız. Önümüz de kış mevsimi var sakın hazırlıklı ol, günlerin böyle olduğuna bakma, dediğimi tutmazsan kaybedersin.
Yazlık kıyafetlerin hafiften dolaplara gönderildiği, ağaçların yapraklarının solmaya başladığı, muhteşem görünen ağaçların sararmaya adım attığı ilginç süreçtir.
Öğrencilerin okul heyecanının arttığı zamanlardır. Öğretmenlerin seminer çalışmaları için okullara gittikleri, tatillerinin sona erdiği, dinlenebildikleri kadar dinlenmiş olarak dönüş zamanlarıdır.
Ömrümüzün de kısacık olduğunu anlattığı zaman dilimidir. Eski gençliğinde yorulmayan, koşan, çalışan insan bak benim zamanıma gelince sende sararmaya başlayacaksın diye sabahtan akşama nasihat eden sessiz anlatımdır.
Azrail (a.s) gelir adama ecelin geldi. Müsaade t. Ahirete hazırlık yapayım. Hem de benim gibi farkına varması gereken konuları ihmal edenlerde örnek olsun der. Ecelinin gecikmesini sağlar.
Fakat ikinci gelişinden önce haber ver de yanlışımızı düzeltmiş olalım. Zaman geçer. Azrail(a.s) gelir. Oldu mu şimdi? Haber verecektin, haber etmeden geldin der demez, Azrail(a.s) saçların simsiyahtı beyazladı, kuvvetliydin kuvvetinden eser kalmadı, boyun posun vardı şimdi belin bükülmüş.
Sana bunlar yetmeliydi. İllaki ilan mı edecektik geliyoruz diye. Anlamadıysan, ibret almadıysan suç senin tedbirini mutlaka almalıydın. Eylül aylarında gelecek günlere de işaret vardır.
Önümüzde çok soğuk günler olacaktır. Onun için giyim, yakacak tedbirinizi alın ki rahat edesiniz, yoksa zor durumda kalırsınız.
Kurutmanız gereken sebzelerinizi kurutun, ısınmayla alakalı hazırlığınızı da yapın. Aynı zamanda bizlere eylül ayı insan fanidir. Fani gibi yaşayın. Emirlere uyun her zaman hazırlıklı olun.
Dönülmez sefer yaklaşıyor demekte aslında manen bizlere, gafletten uyan, hatalarına pişman ol, sorumluluklarını yerine getir ebedi mutluluğu yakala diyor.
Eylül ayının telaşa ve uyarıcı yönünü unutmayalım.
