Ahlatcı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Ahlatcı, Altın Tasarrufu Oluşturma Modeli (ATOM) tanıttı.

İstanbul'da bir sohbet toplantısını gerçekleştiren Ahmet Ahlatcı, sistemin detaylarını ve kazancını açıkladı.

Dünya Gazetesi'nden Vahap Munyar köşesinde Altın Tasarrufu Oluşturma Modeli bütün detaylarını, amacını ve kazanımlarını yazdı.

Vahap Munyar'ın köşesi şu şekilde;

Merkezi Çorum’da bulunan Ahlatcı Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Ahlatcı, “yastık altı” diye tanımlanan vatandaşın evlerindeki altın tasarruflarını ekonominin çarklarına taşımak üzere geliştirdikleri formülün adını şöyle belirledi:

Altın Tasarrufu Oluşturma Modeli (ATOM)…

Türkiye’nin önde gelen altın rafinerileri arasında yer alan Ahlatcı Metal Rafinerileri A.Ş.’nin sahibi olan Ahmet Ahlatcı, oğulları Ahlatcı Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ahmet Emin Ahlatcı ve Yönetim Kurulu Üyesi Ateş Ahlatcı ile birlikte İstanbul’da “ATOM”u anlatmak üzere bir sohbet toplantısı düzenledi.

Ahmet Ahlatcı, önce ülkemizde yastık altında 7 bin ton altın olduğu hesabını ortaya koydu:

Ocak 2015’te Dünya Altın Konseyi’nin yayınladığı raporda Türkiye’de vatandaşın elinde 3 bin 500 ton altın olduğu belirtildi.

10 yıl kadar önce Maliye Bakanlığı’nın 1985 yılını baz alarak hazırladığı raporda da ithalat, ihracat ve üretim rakamları dikkate alınarak yapılan hesaplamayla Türkiye’de yastık altındaki altın miktarının 3 bin 500 ton olduğu vurgulandı.

Maliye Bakanlığı’nın raporu 1985 yılını başlangıç kabul etti, yani “sıfır” olarak aldı. Dolayısıyla 1985 yılına kadar birikmiş vatandaş altını dikkate alınmadı.

Bu durumda biz 1985 öncesini de dikkate alarak vatandaşın evlerde, banka kasalarında tuttuğu altın miktarının 7 bin ton olduğu kanaatindeyiz.

Bu hesabını şu örnekle güçlendirdi:

Bankalarda kiralık kasa bulmak için torpil gerekiyor. Bankalar, kiralık kasa sayılarını artırmak için mevcut alanlarını genişletme operasyonları yapıyor.

Şu gözlemini aktardı:

Ülkemizde 10-12 yıldır yastık altındaki altınların finansal sisteme kazandırılmasına yönelik bazı çalışmalar oldu. Fakat bu çalışmalar beklenen sonucu vermedi. Yıllık toplanabilen altın birkaç 100 kiloyu geçemedi.

Ardından Hazine ve Maliye Bakanlığı kararları, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tebliğleriyle çerçevesi çizilen, Merkez Bankası ile yapılan anlaşmayla devreye aldıkları ATOM’un çalışma sistemini anlatmaya koyuldu.

Sistemi anlatırken başlangıçta “milyem” (altının saflık derecesinin binde olarak ifade edilmesi) konusunu açtı:

Örneğin Darphane üretimi 22 ayar ziyneti bugüne kadar kuyumcular 0.907 milyem sayıyordu. Biz 0.916 milyem sayacağız. Yani, 1 kilo altında 9 gramlık fark vatandaşta kalacak. Mevcut sistemde 9 gramlık farkı kuyumcu ve rafineri paylaşırdı. Biz onu kaldırdık.

Sonra sistemin nasıl çalışacağına geçti:

Vatandaş bizim yetkilendirdiğimiz kuyumcuya 1 kilo altınını götürdüğünde 980 gram değil, 1 kilo olarak teslim alınacak. Vatandaşın daha bu aşamada 20 gram kazancı olacak.

Kuyumcu sisteme girdiğinde vatandaş için Ziraat, Vakıf, Halkbank, Ziraat Katılım veya Vakıf Katılım’da hesabı otomatik açılacak.

Hesap açıldığında Merkez Bankası, vatandaşın altınına 1 kiloda 30 gram ekleme yapacak. Böylece vatandaşın altını 1030 grama çıkacak.

Banka, altının TL değeri üzerinden 1 yıl vadeye yüzde 17.5 faiz işletecek.

Bir yıl sonra vatandaş hem faiz gelirini, hem de 1030 grama yükselmiş altınını teslim alacak.

Vatandaşın kuyumcuya verdiği altın, dakikalar içinde bankalar üzerinden Merkez Bankası’na gidecek. Merkez Bankası’nın altın rezervi yükselecek.

Ahmet Ahlatcı, vatandaşın bu modele teveccüh göstermesini beklediklerini bildirdi:

Bu yılın kalan bölümünde, yani 4.5 aylık sürede yastık altından 100 ton dolayında altının sisteme girebileceğini düşünüyoruz.

Ahmet Ahlatcı, şimdilik Türkiye genelinde 200 kuyumcuyu yetkilendirdiklerini bildirdi:

2 yıl içinde yetkilendireceğimiz kuyumcu sayısı 1000’e çıkabilir. Şu anda 3 kamu bankası ve yine kamuya ait iki katılım bankası sisteme dahil oldu. Bankaların sayısı da zamanla artabilir.

Ahlatcı’nın “ATOM”unun gücü yastık altındaki altınları finans sistemine çekmeye yeter mi?

1 kilo altın bir yılda 219 bin lira kazandırır 

AHLATCI Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Ahlatcı, dünkü altın fiyatları üzerinden ATOM modeli üzerinden şu hesabı yaptı:

Vatandaş, 1 kilo altınını Merkez Bankası’na aktarılmak üzere kuyumcuya götürdüğünde 1 milyon 44 bin lira alıyor.

Merkez Bankası, vatandaşın altınına 30 gram ilave ediyor. Vatandaşın hesabına 31 bin lira gönderiyor.

Yani vatandaşın parası hesabında 1 milyon 75 bin liraya yükselmiş oluyor.

Banka bunun üzerine bir yıl için yüzde 17.5 faiz ya da kâr payı yansıtıyor. Bu da 188 bin lira ediyor.

Vatandaşın parası vade sonunda 1 milyon 263 bin lira oluyor.

Ahlatcı, altın fiyatının düşmesi durumunu da örnekledi:

Örneğin altın fiyatları düşer, bir kilonun fiyatı 935 bin liraya inerse, sistem vatandaşı koruyor.

O durumda vatandaşın 1 kilo altınına 350 gram ekleniyor. 1 kilo 350 grama çıkıyor.

Yani, altın fiyatının düşmesi durumunda da vatandaş kayıp yaşamamış oluyor.

Güney Kore 2 ayda 227 ton altını finans Sistemine kazandırmıştı 

AHLATCI Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Ahlatcı, “Altın Tasarrufu Oluşturma Modeli”ni (ATOM) anlatırken Güney Kore örneğini anımsattı:

1997 Asya krizi sonrasında 1998 yılında Güney Kore’de gerçekleşen altın toplama faaliyeti ile 2 ayda 227 ton altın finansal sisteme kazandırılmıştı.

Ahlatcı, Güney Kore’nin ATOM’a benzer bir modelle yastık altındaki altınları finansal sisteme çektiğini vurguladı:

Güney Kore’nin kampanyası 1998-2001 döneminde sürdü. Devlet yastık altındaki altınların finansal sisteme girmesiyle birlikte IMF’ye olan borcunu 2 yıl erken kapatma şansı yakaladı.

6 ayda altın İhracatımız 2.5 Milyar dolar oldu

AHLATCI Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Ahlatcı, altın ihracatı konusunda sektörün lideri olduklarını belirtti:

Bu yılın ilk 6 ayında altın ihracatımız 2.5 milyar doları buldu.

ABD dahil 32 ülkeye ihracat yaptıklarını kaydetti:

Bu yılı 5 milyar dolarlık altın ihracatıyla tamamlamayı hedefliyoruz.