ÖZEL HABER: HACI ODABAŞ
CHP İl Başkanı Cengiz Atlas, hayvan pazarında üreticilerin dertlerini dinledi.
CHP İl Başkanı Cengiz Atlas, bugün sabah saat 07.00’de CHP İl Yönetim Kurulu Üyesi Ali Gökay, CHP İl Gençlik Kolları Başkanı Eren Ecevit, CHP Merkez İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Tatlı Can ile birlikte hayvan pazarında üreticilerin dertlerini dinledi.
Üreticilerle sohbet eden Atlas'a tepkiler hep aynı oldu. Üreticiler hep bir ağızdan “biz artık bittik. İthal et durdurulsun” dediler.
7 bin liraya aldıkları hayvanları şimdi 2 bin liraya satamadıklarını söyleyen üreticiler, CHP İl Başkanı Cengiz Atlas'tan destek istedi.
Üreticilerin artık bitme noktasında olduğunu söyleyen hayvan üreticileri, “evdeki hayvanımızı satsak bile borçlarımızı ödeyemiyoruz” dediler.
Gözleriyle gördüğü manzaranın kendisini perişan ettiğini belirten Atlas, “ithal et veya hayvan, Türk besicisini öldürdü. Daha önce de et ithalatı serbest bırakıldığında Türkiye'de kanguru, kuzu eti diye satıldı. Şimdi yine aynı durumu yaşıyoruz" dedi. 
Ot ve saman fiyatların astronomik rakamlara yükseldiğini, et fiyatlarının ise yerinde saydığını belirten besiciler, buna biran evvel çözüm bulunmasını istedi. Hayvan et ithalatının besiciler başta olmak üzere çiftçinin belini büktüğünü söyleyen besiciler, "10 kuruşluk saman 70 kuruş oldu. Yemin torbası 40 lira. Geçen yıl 2 bin liraya satılan tosun bu yıl yine aynı fiyattan satılıyor. Alıcı bile bulamıyoruz. Besici ile tüketici karşı karşıya getirildi. Köylü mağdur. Bu milletin derdine tercüman olun" şeklinde sıkıntılarını dile getirdi.
Üreticiler ile koyu bir sohbete dalan CHP İl Başkanı Cengiz Atlas, “Ben sizleri dinliyorum ama çözüm noktası iktidar oldukları için onlar sizin yanlarınıza gördüğünüz gibi gelemiyorlar. 
Biz diyoruz ki gelin beraber gezelim, sorunları dileyelim, çözüm ne ise bulalım ama gelemiyorlar. 
10 yıl önce arpa, buğday, aynı para girdiler %400, %600 arasında değişiyor. Bunun çözümü seçmen sandığa gittikleri zaman bunları düşünerek oy verecek. 
‘Bana 2 ton kömür verdi’, ‘bana 10 kilo makarna verdi’ diye oy vermeyecek. Bu zamana kadar böyle oy verildiği için bu ülke artık bitme noktasına geldi. Üreticinin artık anası ağladı. 
Birilerini zengin etmek adına üretimimizi bitiriyor. Dışarıda et, saman, canlı hayvan getiriyor birileri zengin olsun diye. Üretimi bitirdiler, üretimin olmadığı yerde yoksulluk olur, açlık olur, fakirlik olur. 
Hükümet yetkilileri Türkiye’de büyük ve küçükbaş hayvan sayısının arttığını söylüyor. Çünkü Bakan beyin izniyle ithal edilen angus ve limuzin cinsi büyükbaş hayvanlar gelince sayı arttı. Yerli hayvanlar da pazarda değer bulamayınca hayvan ucuzladığı, satılmadığı için hayvan stokları arttı. Bu artış üretici kar ettiği için yada hükümet yetkilileri hayvancılığı desteklediği için yaşanmadı. Üstelik yerli üretici mağdur ve perişan edilerek bu artış yaşandı. 
10 sene boyunca %400 ile %600 arasında halkı sistematik olarak fakirleştirdi. 10 sene önce biz bunları ihracat yaparken şimdi ithal ediyoruz” diye konuştu. 

“ÜRETİCİLER İCRALIK OLMUŞ”
Atlas, “Bir karşılaştırma yaparsak; 2010 yılında etin kilosu yani kesimi 19 TL idi. Saman 20 kuruş, arpa 40 kuruş, 1 torba yem 30 TL. Şimdi bakın etin kesimi 13 TL, saman 65 kuruş, arpa 75 kuruş, 1 torba yem 50 TL. Etin kilosu % 40 düşmüş. Hayvan sayısı tüm bu nedenlerden dolayı artmış ve bu artış sağlıklı bir artış değildir. Çünkü ortada satılmayan, para etmeyen bir hayvan sayısı var. Böyle giderse besici elindeki hayvanını satabilirse, bir daha bu işi yapmamaya adeta yemin etmiş. Çünkü üretici her geçen gün zarar ediyor, perişan ve mağdur. Bankaya borçlu, yemciye borçlu. İcralık olmuş. Borcunu ödeyebilmek için evini, tarlasını satıyor. Tabii elinde evi ya da tarlası varsa” ifadelerine yer verdi. 

'KANGURULARI KUZU ETİ DİYE SATTILAR'
Hayvan pazarında üreticinin yaşadığı sıkıntılara tanıklık ettiğini ve gördükleri karşısında çok üzüldüğünü belirten CHP Çorum İl Başkanı Cengiz Atlas, şunları söyledi:
"Burada üreticiyle yaptığımız görüşmede gerçekten çiftçinin perişan halde olduğunu gözlerimle gördüm. Bu onlar gibi beni de perişan etti. Et fiyatlarının düşüklüğü, ithal etin Türkiye'de üretimi nasıl engellediğini, geçen yıl 6 bin liraya kredi ile alınan ineklerin bu yılki fiyatı 2 bin lira. Ot ve saman fiyatları karşısında üreticinin hakikaten perişan olduğunu gözlerimle gördüm. Buradan içimiz kan ağlayarak ayrılıyoruz. Çünkü bu perişanlık her yere yansıyacak. Türkiye'de üretimi yok etmek isteyen güçler, hayvan üretimini temelden yok ediyor. Böyle bir durumda üreticinin artık besicilik yapmasının, üreticilik yapmasın da hiçbir yararı kalmıyor. Bu insanlar haraç mezat ellerindekini satmaktan başka çare bulamıyor. Daha önce de et ithalatı serbest bırakıldığında Türkiye'de kangurular kuzu eti diye satıldığında da aynı durumu yaşamıştık. Şimdi yine aynı yaşıyoruz. Et fiyatlarında tüketicide bir düşme yok. Geçen sene tüketici ne aldıysa yine öyle alıyor ama ithal et geldiği için üreticiler perişan durumda. Bu sene mallarını satamaz durumdalar. Bunun yansımaları çok ağır olacaktır. Buradan hükümeti çok ciddi şekilde uyarmak istiyorum. Üretici perişan. Sanmayın ki bu üretici bu haliyle yeniden size oy verecek. Üretici mutlaka oyunu değiştirecek ve yeni arayışlar yapacaktır."

'TÜRKİYE'NİN FELAKETİ OLUR'
CHP olarak Türkiye'de her alanda üretimi desteklediklerini vurgulayan Atlas, şöyle konuştu:
"Burada özellikle Et ve Balık Kurumu'nun devreden çıkartılması buradaki hayvan üreticisini, tüccarın insafına merhametine bırakmıştır. Onlar da en ucuz nasıl alırsa öyle almaktadırlar. Böylece hayvan üretimi konusunda Türkiye büyük bir zaaf içine girmiştir. Biz dünyanın dördüncü büyükbaş hayvan sayısına sahip bir ülkesi iken, bugün et ithal eden ülke durumuna geldik. Bunlar sistematik bir biçimde yapılan Türkiye'nin her alanda üretimden düşmesi için yapılmış politikalardır. Bu politikalar maalesef Avrupa Birliği'nin boş tarlalara teşvik vermesiyle başlamıştır. Bugün hayvan üreticilerini açlığa ve sefalete mahkum edecek bir noktaya gelmiştir. Buna mutlaka bir çare bulunması gerekir. Et ve Balık Kurumu devreye sokularak üreticinin en azından maliyetinin birazcık üstünde bu malları almak ve sağlamak zorundadır. Üreticiler insanca yaşamayı hak ediyorlar. Buradaki üreticinin ayakta kalması mümkün değil. Eğer üretim bir defa düşer de üreticiler üretmekten vazgeçerse, bu Türkiye'nin felaketi olur. O felakete uğramak istemiyoruz. O nedenle bu konunun takipçisi olacağız."

“DOĞRU POLİTİKALARLA ÇORUM GELİŞİR, ÜLKE GELİŞİR”
Cengiz Atlas açıklamasının sonunda “Hayvancılık yapan ve mağdur olan üreticilerimizi bu yükün altından kurtarabilmenin yolları var.
- İthal et ve canlı hayvan getirilmemesi.
- Üreticinin stoklarındaki hayvanların et kombineleri aracılığıyla kesimine, satış ve pazarlamasına destek verilmesi.
- Kurban Bayramında yerli üreticilerin mağduriyeti göz önünde bulundurularak, kurban fiyatlarına makul bir rayiç bedel konulması.
- Tüm yem ürünlerine %50’ye varan destekler verilmesi.
- Tarım Kredi Kooperatiflerinin ve Ziraat Bankasının Kredi taksitlerini faizsiz ertelemesi   
- Buzağıya, süte ve ete verilen teşviklerin yükseltilmesi ve bundan bir hayvan dahi besleyen çiftçinin yararlanması.
Yeterli destek verilmediği ve çözüm üretilmediği takdirde daha fazla işsizlik, yoksulluk, açlık,  perişanlık oluşacak. Ama doğru bakış açısı geliştirilir ve doğru politikalar uygulanırsa hayvancılık tekrar kurtulur ve gelişir. Çorum gelişir, ülke gelişir” dedi.