Halk Sağlığı Müdürü Uzm. Dr. Tuncer Kılıç, 1 Aralık Dünya AISD günü nedeniyle yaptığı açıklamada, dünyada olduğu gibi ülkemizde de HIV/AIDS ile mücadelede, hastalığın yayılımının sınırlandırılması hatta durdurulması, öncelikle hastalığın bulaşma yolları ile hastalıktan korunma yolları konusunda toplum farkındalığının artırılması ile mümkün olabileceğini söyledi.
Uluslar arası sağlık kuruluşları da 1988 yılından beri HIV/AIDS konusunda toplum farkındalığını arttırmak üzere, 1 Aralık gününün Dünya AIDS Günü olarak tespit edildiğini ve bu günün devam eden haftada çeşitli kampanya ve etkinliklerin düzenlendiğini ifade eden Kılıç, “2010 yılı 1 Aralık Dünya AIDS günü ana teması; İnsan haklarının korunması ihtiyacı ve HIV' den korunma, tedavi, bakım ve desteğe evrensel erişimin sağlanmasının vurgulanması açısından “İnsan Hakları ve Evrensel Erişim" olarak belirlenmiştir.” diyerek açıklamasına şöyle devam etti: 

AIDS NEDİR?
“AIDS bulaşıcı bir virüs hastalığıdır. Mikrobu HIV adı verilen virüstür. HIV girdiği vücudun, mikroplara karşı koyma yeteneğini sağlayan bağışıklık sistemini etkileyip yok eder. Direnci azalan vücutta, HIV in etkisinin yanı sıra, çeşitli mikroplar da hastalıklara neden olurlar. 

HIV/AIDS BULAŞMA YOLLARI
HIV bulaşıcılığının üst düzeyde olan bir virüs olmamasına rağmen, mutlaka korunulması gereken bir virüstür. HIV tek başına yaşamını idame edemeyen bu nedenle mutlaka konak ihtiyacı olan bir virüstür. Virüsün bulaşma yolu temelde vücut sıvıları ile olmaktadır, bu nedenle kan, meni gibi virüsün daha yoğun olduğu vücut sıvılarının virüsün iletiminde yeri büyüktür. Ancak tükürük, ter, gözyaşı ve idrar gibi vücut sıvılarında virüs bulunmamaktadır. Bu nedenle öpüşmek, tokalaşmak, ortak duş-banyo alanlarını ve tuvaletleri kullanmakla bulaşmaz. HIV enfeksiyonu esas olarak üç önemli yolla bulaşmaktadır:

KORUNMASIZ CİNSEL İLİŞKİ:
HIV enfeksiyonunun en sık bulaşma şeklidir. HIV, korunmasız (kondom, kılıf, kaput, prezervatif kullanılmadan) yapılan her türlü cinsel temasla bulaşabilmektedir.

KAN VE KAN ÜRÜNLERİ İLE BULAŞMA:
Kanda virüsün yoğun miktarda bulunması nedeni ile, virüsü taşıyan kişilerden alınmış kan ve kan ürünleri ile hastalık bulaşabilmektedir.

ANNEDEN BEBEĞE BULAŞMA:
HIV enfeksiyonu gebelik süresince, doğum sırasında vücut sıvıları ve emzirme sırasında süt ile bebeğe geçebilmektedir.

HLV' İN BULAŞMADIĞI DURUMLAR:
Dokunmak, tokalaşmak, sarılmak ile, gözyaşı, ter, tükürük ile. Aynı yerde oturmak, aynı havayı solumak ile. Aynı havuzu, banyoyu, tuvaleti, saunayı, duşu paylaşmak ile, giysilerin ortak kullanılması ile. Tabak, çatal, kaşık, bıçak, bardak paylaşılması ile, telefon kulaklığı, kapı tokmağı ile, sivrisinek, böcek, an sokması ile HIV bulaşmamaktadır.

KORUNMA
HIV enfeksiyonu önlenebilir bir hastalıktır ve diğer hastalıklarda olduğu gibi korunma önlemleri tedaviden çok daha etkili ve ucuzdur. Cinsel yolla bulaşmaya karşı korunma: En sık görülen bulaşma yolu cinsel temasla olduğu için bu yolla korunma büyük önem taşımaktadır. Kondom ve doğru kondom kullanımı, hastalığın cinsel yolla bulaşmaya karşı en güvenli ve basit korunma yoludur. Kan ve kan ürünleri ile olan bulaşmaya karşı korunma:  1987 yılından beri de ülkemizde kan ve kan ürünleri HIV yönünden test edilmektedir. Organ ve doku nakilleri öncesinde gerekli testlerin yapılması HIV geçiş riskini en aza indirmektedir. Damar içi madde kullanımı alışkanlığının önlenmesi, tedavi edilmesi, ortak enjektör kullanımı
risklerinin anlatılması bu grup hastalarda HIV bulaşma riskini azaltmaktadır.”