Saadet Partisi Osmancık İlçe Başkanı Halil İbrahim İnoğlu, Türkiye'nin ekonomik, siyasal ve sosyal sorunlarının gün geçtikçe ağırlaştığını belirterek, artık mızrağın çuvala sığmadığının ülkeyi yönetenler tarafından da dile getirildiğine dikkati çekti.

İnoğlu, ülke gündemine dair açıklamalarda bulundu.

SP İlçe Başkanı İnoğlu, “Yerel seçime gidiyoruz. Yerel seçimler, şehirlerimizin kaderini belirleyecektir. Yerel seçimler aynı zamanda ülkemiz idarecilerine bir uyarı veya destek niteliği taşır.

İçinde bulunduğumuz koşullarda 2019 yerel seçimi çok büyük bir önem arz etmektedir.

Ülke olarak ekonomik, siyasal ve sosyal sorunlar gün geçtikçe ağırlaşıyor. Üstelik bu ağırlaşan şartları dile getiren biz değiliz bu sefer. Cumhur İttifakı’nın küçük ortağı tarafından Meclis Grup Toplantısı’nda da dile getirildi. Yani mızrak çuvala sığmıyor. Yani ülkeyi idare edenler de artık bunu gizleyemiyor” dedi.

Enflasyon rakamlarına da değinen İnoğlu, “Açıklanan enflasyon rakamları endişe vericidir. 16 yılda ekonomik olarak geriye gittik. Başa döndük diyemiyorum. Çünkü; işsizlik, borç stoku, hane halkı borcu gibi ekonomik veriler 2002 yılı karşılaştırıldığında daha kritik seviyelerdedir. Hükümetin “Yeni Ekonomi Programı” ve yürüttüğü enflasyonla mücadele başarısız olacak gibi duruyor. Her zaman olduğu gibi düğmeyi yanlış ilikten başlayarak iliklediler. Sonuç olarak bu noktaya geldik. Herkes TÜFE üzerinden konuşuyor. Oysa ÜFE %45 ile korkunç bir seviyededir. Bu oran düşmeden ne TÜFE düşer, ne fiyatlar düşer ne de faizler düşer. Hükümetin bir an evvel üretimi artıracak ve destekleyecek programlar açıklamalıdır. Aksi takdirde ülke olarak top yekûn kaybedeceğiz" ifadesini kullandı.

İnoğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü:

"Bir diğer ekonomik sorun ise dövizin yükselişine bağlı olarak artan fiyatların, dövizlerin düşmesine rağmen bir türlü indirilmemesidir. Bu konuda kamuoyu aydınlatılamıyor. Göstermelik cezalarla bu sorun düzeltilemez. Sorun yapısal mıdır? Yani dövizle bir ilgisi var mıdır yok mudur? Eğer sorun mevcut ekonomik sistemin başarısızlığıysa, yetkililerin sorumluluk alarak bu konuda gerekli açıklamaları yapması gerekiyor. Yani bu fiyat artışlarının moda tabirle “dış güçlerle veya döviz ile bir ilgisi yoktur” denilmelidir. Şayet döviz ile bir ilgisi varsa Hükümetin ön ayak olarak başta doğalgaz ve elektrik gibi kalemlerde indirime gitmesi gerekir. Bu hareketin diğer üreticilere ve tedarikçilere örnek olacağına inanıyorum."