Mecitözü Dede Korkut Anaokulu velilerine yönelik olarak “Okul Öncesi Dönemde Gelişim ve Davranış Problemleri” konulu seminer verildi.

Dede Korkut Anaokuluna devam eden öğrencilerin ebeveynlerinin ve eğitimcilerin katıldığı seminerde Özel Eğitim Uzmanı İbrahim Eren katılımcılara çocuklarda gelişimi etkileyen başlıca etmenler ve anne babalara düşen görevler hakkında bilgi verdi.

Bir çocuğun gelişiminin 4 alan olduğunu ifade eden Uzman İbrahim Eren, bunların zihinsel, dil, sosyal ve motor gelişimi olduğunu söyledi.

Bu dört gelişim alanlarında her bir çocuğun gelişimsel özellikleri ve ihtiyaçlarının farklı olabileceğini vurgulayan Eren, “Anne babalara düşen görev çocuğumuzun hangi gelişim alanlarında desteklememiz ve hangi alanlarında yeterli olduğunu bilerek yaklaşmamız gerektiğidir. Çünkü bu onu geleceğe hazırlayan başlıca beceri olacaktır” dedi.

Eren konuşmasının devamında velilere ve eğitimcilere şu bilgileri verdi;

HANGİ DURUMLARDA ÇOCUĞUMUN DİL VE KONUŞMASIYLA İLGİLİ SORUN OLDUĞUNU DÜŞÜNEBİLİRİM?

Örneğin böyle bir sorunun cevabını vermek için kendimize şu soruları sarabiliriz. 3 yaşından itibaren ‘ne, nerede, kim’ gibi basit sorularını yanıtlayabiliyor mu? Aile dışından birileri de onun konuşmasını anlayabiliyor mu? Konuşmaya eşlik eden nefes, ses veya yüze dair alışılmadık davranışlar var mı? 5 yaşını tamamlamasına rağmen konuşmada belirgin tekrar ya da duraklamaları var mı? Seste soğuk algınlığına bağlı olmayan kronik boğukluk ya da kısıklık var mı? 5 yaşından itibaren basit bir öyküyü olay sırasına göre anlatabiliyor mu? 7 yaşından itibaren daha karışık bir öyküyü anlatabiliyor mu? …vb. gibi sorulara eğer olumsuz cevap veriyorsak “Dil ve Konuşma” ile ilgili bir uzman görüşü almak yararlı olacaktır.

Çünkü bu ve benzeri sorunlar özellikle ilkokula başlangıç döneminde karşımıza “Okuma-Yazma Öğrenme Güçlüğü”veya “Dikkat Eksikliği” gibi sorunlar olarak karşımıza çıkabilmektedir. Erken dönemde yapılacak bilinçli anne baba tutumları ve doğru yaklaşım ile birçok benzeri sorunun önüne geçmek çok daha kolay olmaktadır.

ÇOCUĞUMUN DİKKAT VE ÖĞRENME SORUNLARI OLABİLİR Mİ?

Anne baba olarak zaman zaman çocuğumuzun bizi anlamakta yeterli olmadığını ve dikkatinin kısa veya çok yetersiz olduğuna dair tereddütlerimiz oluşabilir. Bu gibi durumlarda öncelikle yapılması gereken böyle bir duruma yol açan fiziksel veya biyolojik sebepler olup olmayacağını araştırmak önceliğimiz olmalıdır. Örnek vermek gerekirse; sık sık orta kulak iltihabı olan bir çocuğun dikkat süresinin kısa olması ve telaffuz problemi (Artikülasyon Bozukluğu) yaşaması çok sık karşılaşılan bir durumdur. Aynı şekilde yetersiz beslenme veya şeker hastalığı gibi süregelen bir tedavi programı olan bir durum söz konusu ise benzer şekilde dikkatini sürdürmekte ve odaklanmakta sorun yaşayabileceği durumlar çoğu zaman karşımıza çıkagelmektedir.

Çocuğumuzun dikkatini ve algılamasına şu belirtilere bakarak fikir sahibi olabiliriz. Örneğin ; 4 yaşını tamamlayan çocuğunuz renk, şekil ve nesneleri eşleyebilmeli, 4 yaşını bitirdiğinde neden, nasıl, sorularına cevap verebilmeli, 5 yaşına geldiğinde temel şekilleri çizebilmeli (daire, üçgen, kare, düz ve yatay çizgiler), 5 yaşı tamamladığında en az 4 ana renk, temel şekilleri ve nesnelerin konumlarını isimlendirebilmeli..

Eğer bu becerileri henüz kazanmamış veya yeterli olmadığına dair kaygılarınız var ise gelişimi ile ilgili okul öncesi öğretmeninizden fikir almalı ve bu becerileri kazandırmaya dönük çalışmalara ağırlık vermelisiniz.”

Seminerin sonunda Okul Müdürü Nejla Bayburtlu, okul personeli ve öğrenci aileleri adına katkılarından dolayı Uzman İbrahim Eren’e teşekkürlerini ve yaşadıkları memnuniyeti iletti. Seminer, katılımcıların bireysel olarak sorularını ve yaşadıkları ikilemlere dair tereddütlerini ileterek soru-cevap şeklinde fikir alışverişinde bulunulması ile sona erdi.