MHP Çorum Laçin İlçe Başkanı Mustafa Çiğdem, Toplum Yararına Program (TYP) kapsamında ilçe belediyelerine yapılan personel dağılımında yapılan adaletsizliğe dikkat çekerek, “Yenikapı ruhunu böyle mi koruyacaksınız?” diye sordu.
TYP kapsamında toplam 1300 kişilik kontenjandan, Laçin Belediyesine sadece 5 kişi verilerek Laçin ve Laçin Belediyesinin bir nevi cezalandırıldığını ileri süren Mustafa Çiğdem, “dağılıma bakıldığında hükümette olmayan partilerin belediyeleri 5 ya da 10 personel ancak alabilmişledir. Bu yıl hakkaniyetli bir dağılım bekliyorduk. Ancak yine gördük ki, iktidar olmayan partiden belediye olmak demek, mağduriyet demekmiş. Cezalandırılmak demek, dağıtılan kontenjanlardan hak ettiği kadarını alamamak demekmiş” ifadesini kullandı.
“İlçemizin haklarını aramak, partimize yapılan haksızlığı dile getirmek, adaleti aramak en doğal hakkımızdır” diyen Laçin İlçe Başkanı Mustafa Çiğdem açıklamasında şöyle dedi:
“İktidar partisinin referandumda partimizle aynı istikamette bulunuyor, aynı sonuç için çalışıyor olması, elinizi kolunu sallayarak her şeyi yapacağı anlamına gelmemelidir.
Hükümet temsilcileri sık sık ‘15 Temmuz Ruhu’nu dillerine dolamakta, ama maalesef sözleri havada kalmaktadır.
Daha geçtiğimiz günlerde, Çorum Milletvekili Ahmet Sami Ceylan, Emekliler Derneği Programında ‘Yenikapı Ruhu’ndan, ‘15 Temmuz Birliği’nden bahsedince, biz de şu soruları sorma ihtiyacı hissettik.
Sayın Ceylan’a soruyoruz,
‘Yenikapı Ruhu’nu, ‘15 Temmuz Ruhu’nu böyle mi koruyacaksınız?
‘15 Temmuz Birliği’ni kendi partinizin dışındaki partileri dışlayarak mı koruyacaksınız?
Geçmişten ders alınmadı mı? Milli uzlaşma, anlaşma her seviyede olması gerekirken, bu durumu insanımıza nasıl anlatalım, nasıl yorumlayalım?
Biz ‘Yenikapı Ruhu’ demeye devam edeceğiz. Biz ‘15 Temmuz Birliği’ demeye devam edeceğiz. Sonuna kadar ‘devlet’ , sonsuza kadar ‘millet’ diyeceğiz.
Aramızdaki fark şudur ki, Biz önce ülkem ve milletim diyoruz.
Ülkemizin bekası ve geleceğimizin inşası için ‘evet’in derdindeyiz.
FETÖ, PKK, DAEŞ, PYD/YPG hazır kıta infaz mangalarını Türkiye’ye yöneltmişken iç sorunlarla uğraşmayalım, huzuru kaçırmayalım diyoruz.
Siz hala ‘yangından mal kaçırır’ gibi personel derdindesiniz.
Referandumda da ’devlet için evet’, ‘millet için evet’ diyeceğiz. Sizin bu yaptığınız haksızlığa rağmen ‘evet’ diyeceğiz.
Ancak siz, bu yaptığınız gibi ayrımcılık yapmaya devam ederseniz, ‘hayır’a hizmet ediyor olacaksınız.
Gelin artık şu ayrıma kayrıma ‘dur’ deyin. Kaynak, personel ve imkânları eşit şekilde dağıtın.
Milli Birliğimizi hep birlikte inşa edelim. Belediyelerimizin de, insanımızın da ayrılmadığı, kayrılmadığı bir Türkiye’ye ’evet’ diyelim. Devletimiz ve milletimizle büyük mutabakatı 16 Nisan’da hep birlikte imzalayalım”