Hayat güzel dedirtecek kentlerimizde, içinde yaşayan insanlarımız gülümseyerek dolaşmalı…
Kentlerimizin geneli yeni yöneticileriyle tanıştı...
Gerçi Türkiye’m bir çoookkk yeni bilinmezlere doğru yol alıyor...
Seçilmek isteyen başkanlar ve ekipleri tabi ki kentlerine hizmet için yola çıkmışlardır... Kent dokusunda en önemli unsur imardır... Kentin yaşanabilirliği imar durumundan geçer...
Kentte yaşayanların, yaşam tarzı ve kalitesini iyi bir imar pilanı belirler (İzninizle pilan diyeceğim)... Yollar, binalar, ulaşım, parklar, sosyal tesisler vs. Hava akımına, içinde yaşayan ve ilerde yaşayacak insanların sayısına göre ağaç ihtiyacını dahi düşünüp pilanlamak zorundalar... Yöneticiler, halkın büütn ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak kalkınma pilanlarını ileriye de yönelik olarak yaparlar…

***
Günümüzde kent deyince ayağa çamur değmesin anlayışında her yer beton ve asfaltla kaplanıyor... Koca, koca apartmanlarda ayak basacak toprak nerdeyse yok denecek kadar az... 
Yol kenarlarına, kaldırıma, parklara, yok denecek kadar apartman bahçelerine dikilen ağaçlar ise gövdeden ibaret, arada bir dallar görebiliyoruz... Aha da yaz geliyor, değil insanlar, böcekler ve kuşlar bile gölge arayacaklar...
Topraklar getirim peşinde daha çok kat diye, diye getirime(RANTTA) arsaya dönüştürülüyor... Bu her zaman ülkemiz gerçeğidir...
Kentsel dönüşümün uygulandığı kentlerde, sahaların nasıl getirimsel(RANSAL) dönüşüme dönüştüğünü görüyoruz... rant
Yönetime getirim(rant) için girip, paylarını almak isteyen, yatırım gözü ile gerekli girişimlerde bulunanlar ve çıkarlarına hizmet edecekleri seçenler olduğu gibi, ilgili yerleri, suyun gözünü tutmak için kırk takla atan amirlerde yok değil...

***
Ben bütün bunların dışında, YEŞİL yaşanabilir, MUTLU KENTLER istiyorum...
Kentlerimizde toprak kokusu duymak istiyorum...
Temiz hava solumak istiyorum...
Kentlerin içinde sosyal donatılar istiyorum...
Gençlere yönelik sosyal tesisler, kendilerini ifade edebilecekleri, bilimsel çalışmalar da yapabilecekleri donatılarla, verimli gençler yetiştirmek istiyorum...
Yaşlılarda hayatında huzur bulmalı…
Kadınlarımıza başarılı oldukları konularda, kendilerini  geliştirebilecek iş olanakları istiyorum...
Çocuklarımıza pilastik( Bir müsaadede pilastik için) oyun alanlarından değil, doğal oyun alanları içinde doya, doya çocuklarının tadını çıkaracakları çocuk bahçeleri, eğlenip öğrenecekleri sahalar istiyorum...
Halkın kolayca ulaşabileceği kamu binalarını öyle konumlandırılmalı ki işlerini tıkır, tıkır zaman kaybetmeden yürütebilmeliler…
Getirime yönelik değil huzurla yaşayacağımız, yaşamaktan zevk alacağımız, yaşayana dost kentler istiyorum...
Ben  değil, kentli istiyor...
Kalın sağlıcakla___Getirime Değil Hayata__