Adalet Bakanlığı’nca kamuoyuna açıklanan Yargı Reformu Paketi Strateji Belgesi’nde, icra ilanlarını ortadan kaldıracak bir yaklaşım sergilenmesi basın camiası tarafından tepkiyle karşılandı.

Basın İlan Kurumu (BİK) Anadolu Gazete Sahipleri Temsilcileri, yazılı medya, özellikle de yerel basının hayatiyetini tehdit eden düzenlemeye karşı harekete geçti.

Konuya ilişkin görüşleri içeren bir rapor hazırlayan heyet, TBMM Adalet Komisyonu Üyeleri’ni ziyaret etti.

BİK Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Arslan, Genel Kurul Üyesi Şevket Erzen ile Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu (TGK) Teşkilattan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sefa Özdemir’den oluşan heyet, Cumhurbaşkanlığı Hukuk Kurulu Üyesi Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mustafa Akış, Ulaştırma Komisyonu Başkanı Tahir Akyürek, MHP Grup Başkan Vekili Erkan Akçay, Adalet Komisyonu Sözcüsü Gülay Samancı, Komisyon Katip Üyesi Belgin Uygur, Adalet Komisyonu Üyeleri Emine Yavuz Göçgeç ve Tufan Köse ile görüştü.

Konuya ilişkin Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’den randevu talep eden heyet, gerçekleştirilen ziyaretlerin son derece verimli geçtiğini duyurdu.

Komisyon Başkanı dahil pek çok üye milletvekilinin İstanbul’da seçim çalışmasında bulunmasından dolayı, hazırladıkları raporu yazılı olarak ilgilere ulaştıran heyet, yerel basına darbe vuracak değişiklikten vazgeçilmesini istediler.

“İşbirliği ve dayanışma içinde çalışarak, icra ilanlarını ortadan kaldıracak nitelikteki içeriğin lehimize değişeceğine inanıyoruz diyen TGK Genel Başkanı Nuri Kolaylı ise, meselenin yakın takibi ve konunun bütün boyutları ile ele aldığı bir yaklaşım doğrultusunda girişimlerin süreceğini açıkladı.

KOMİSYON ÜYELERİNE MEKTUP

Konuyla ilgili olarak Adalet Komisyonu Üyesi milletvekillerine hitaben yazılan mektupta ise şu ifadelere yer verildi:

“Komisyonunuz ardından Meclis Gündemi'ne gelecek olan Yargı Reformu Paketi çerçevesinde sektörümüz ile birlikte siyasetin sürdürülebilirliği ve özellikle yerel siyaset açısından hayati önemi haiz bir değişiklik öngörülmektedir.

Kanaatimizce; Anayasamız'da koruma altına alınan haberleşme işlevinin yanı sıra sivil toplumun hayata geçmesi, yönetenle yönetilen ilişkisinde denge ve yönetilenden yana tavır koyabilme, denetim, eğitim, siyasetin işlerliği ve siyasetçinin geniş halk kitleleri ile buluşabilmesinin teminatı yazılı basınımızın değişikliğin çerçeve itibari ile kamuoyuna aktarıldığı şekliyle gerçekleşmesi halinde can damarı tehdit altına girecektir. Halen icra-iflas ilanları resmi ilanlar içinde yüzde 50'den fazla bir pay tutmaktadır.

Döviz kurundaki artışların da baskısı ile son bir yılda girdilerimizde yüzde 100"e yakın artış meydana gelmiştir. Buna karşın reklam gelirleri daralmış, resmi ilan gelirlerinde ise düşüş meydana gelmiştir.

Sektörümüz milli güvenlik, ulaştırma-haberleşme, eğitim gibi bir kamu görev alanıdır. Tüm dünyada kitle iletişim sektörü kamu tarafından desteklenen, kamu yararına hizmeti için özgürlük imkanı açılan özel bir alandır. Uluslararası ideolojiler, bölücü akımlar, çıkar ve baskı gruplarının etkilerinden bağımsız özgür bir yayıncılık için Türkiye özgün bir çözüm üretmiş ve resmi ilan ve reklamlar sistemini başarı ile sürdüre gelmiştir. Geldiğimiz noktada ihale ilanlarındaki daralmanın üzerine yargı ilanlarını topyekun ortadan kaldıracak bir yaklaşım sektörün yaşamasını tehdit etmekten daha öte demokrasimizin sağlıklı işlerliğine doğrudan tehdit oluşturacaktır.

Sizi çok meşgul etmeden rakamlarla söylediklerimizi ortaya koymak ve çözüm önerimizi arz etmek istiyoruz.

‘RESMİ İLAN GELİRLERİ KAMUYA GERİ DÖNÜYOR’

Basın İlan Kurumu mevzuatı çerçevesinde yazılı basına verilmekte olan resmi ilan gelirlerinin hemen tamamı KDV, BİK Komisyonu, SGK pirim, damga, muhtasar, gelir ve kurumlar vergileri yolu ile kamuya dönmektedir.

Konuya ilişkin ilçe ve il gazetelerinin Eylül 2018 resmi ilan gelirleri ile anılan kalemlere yapılan harcamalar ve personel, baskı maliyetleri aşağıda verilmiştir.

Yeni Ereğli Gazetesi'nin Eylül 2018'de aldığı 5 bin 546 lirada 846 lira KDV, 831 lira BİK Komisyonu bulunmaktadır. Gazetenin eline 4 bin 714 lira geçmektedir. Öte yandan gazete asgari 4 fikir isçisi çalıştırmaktadır. Bu fikir isçileri için 2 bin 686 lira SGK tahakkuk toplamı ödemektedir. 3 aylık muhtasar için ise bin 570 lira ödenmektedir. Bu da aylık 523 liraya karşılık gelmektedir. Gazete eline geçen 4 bin 714 liralık resmi ilan gelirinin 3 bin 204 lirasını çalıştırdığı isçiler için devlete geri ödemektedir. KDV ve BİK komisyonu ile birlikte bu rakam 4 bin 886 liraya ulaşmaktadır. Gazete sahibinin elinde 660 lira kalmaktadır. 660 liranın üzerine fikir işçilerinin giderini oluşturan 8 bin 118 lira ile matbaaya hizmet alımı karşılığı ödediği 3 bin 667 lirayı ilave etmemesi, vergi dilimine göre gelir vergisini de üretmesi gerekmektedir.

Resmi belge ve aylık beyannamelerden de görüleceği üzere aslında yazılı basın (resmi ilan alma hakkını haiz 706 gazete BİK görev alanında, 401 gazete ise valilikler görev alanındadır) hem en kayıtlı sektör hem de yapmakta olduğu kamu görevinin dışında katma değer üreten bir sektördür.

‘YEREL DEMOKRASİ, YEREL BASINLA HAYATA GEÇİYOR’

Yerel basınımızın oluşturduğu katma değer tarafımızdan hazırlanan detaylı rapor ile gözler önüne serilmektedir.

15 büyükşehrin belediye başkanları ve valiler hakkında, 2017 yılı ile 2018 yıllarının 9 ayında çıkan haber sayıları, haberlerin çıktığı yayın organlarının türü, tirajları ve reklam eşdeğerleri aşağıda verilmiştir. Buna karşın aynı dönemlerde gazetelerin aldıkları resmi ilan ve reklam gelirleri de karşılaştırma açısından dikkate sunulmuştur. Örnek olması açısından Konya ve Eskişehir'e bakalım.

2017 yılında Konya gazetelerine 7 milyon 759 lira resmi ilan ve reklam verilmiştir. Öte yandan Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek hakkında yayımlanan haberlerin reklam eşdeğerleri 30 milyon 646 bin lira ve Vali Yakup Canbolat hakkında 13 milyon 710 lira olmak üzere toplam 44 milyon 356 milyon liralık reklam eşdeğeri haber yayımlanmıştır.. Aynı dönemde Büyükşehir Belediye Başkanı hakkında 9 bin 204 haber yayımlanmıştır. Bu haberlerin 78'i bölgesel yayınlarda, 1'i KKTC'de, 1'i sektörel yayınlarda, 247'si yaygın gazeteler ve 8 bin 887'si ise yerel gazetelerde yayınlanmıştır. Rakamlardan da anlaşılacağı üzere resmi ilanların kat kat fazlası reklam eşdeğerleri açısından üretilmektedir. Yerel gazetelerin ağırlığı ise ayrıca dikkat çekicidir. 2018 yılı için de benzer rakamlar söz konusudur.

Bir diğer Büyükşehirimiz Eskişehir'e baktığımızda şöylesi rakamlar karşımıza çıkmaktadır.

2017 Yılı'nda Eskişehir'de toplam 3 milyon 332 bin liralık resmi ilan ve reklam yayınlanmıştır. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen hakkında yayınlanan 4 bin 406 haberin reklam eşdeğeri 30 milyon 760 bin liradır. Vali Özdemir Çakacak hakkındaki haberlerle birlikte toplam 50 milyon 716 bin liralık reklam eşdeğeri haber yayımlanmıştır. Ortaya 20 kata yakın bir rakam çıkmaktadır.

Çalışmaya şehrin milletvekilleri, siyasi parti yöneticileri, kaymakamları ve sivil toplum örgütleri de eklendiği zaman ortaya son derece çarpıcı bir tablo çıkacaktır. Takdir edileceği üzere saygıdeğer milletvekilleri ile mahalli idareciler ve yerel siyasi aktörlerin yaygın basında yer alabilmesi nerede ise skandal haberleri dışında mümkün olamamaktadır. Oysa ki yerel basın yerel siyasetçinin, milletvekillerimizin sesi, gözü-kulağı ve toplumla buluşmasının yegane aracıdır.

Yargı Reformu Paketi'nde öngörüldüğü şekilde bir değişiklik yapılması halinde 10 bin kişiye yakın istihdamda çok ciddi kayıplar yaşanacak, kamu verdiği ilanlar yolu ile oluşturduğu sigorta ve vergilerden mahrum kalacak, reklam eşdeğerleri yolu ile ortaya çıkan devasa katma değer yitecektir.

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin müteaddit kararları, İcra İflas Kanunu'nun 114. Maddesinde icra müdürlerine verilen yetkinin keyfi bir yetki olamayacağına işaret ederek, tarafların menfaati gözetilmek sureti ile fabrika, tersane gibi ülke genelinde alıcı olacak gayrimenkullerin satış ilanlarının yaygın gazetelerde diğerlerinin ise yerel gazetelerde ilan edilmesini göstermektedir.

Kamu İhale Kanunu'ndaki gibi eşik değerler mantığı ile hazırlanmış ve Yüce Meclis'in uygun göreceği metin tartışmaya açık olabilecek inisiyatifleri engellemiş ve objektif kriterler üzerinden şeffaf bir uygulamayı ortaya koymuş olacaktır. Aşağıda Basın İlan Kurumu'nda da tartışarak oluşturduğumuz karşılaştırmalı metin yer almaktadır. Metinde de görüleceği üzere gazetelerin yazılı nüshalarında hem internet sitelerinde hem de BİK'in resmi ilan portalınde ilanların yayınlanması öngörülmektedir.

Eminiz ki bu yaklaşım meseleyi tek boyutlu ele almaktan uzak, tüm yönleri ile ortaya koyan, Adalet Bürokrasisi'nin beklentilerine de cevap verebilecek her şeyden önemlisi demokrasimizin sağlıklı işlemesine hizmet edecek, basın sektörünü kamu hizmeti üretecek şekilde yaşatacak bir yaklaşımdır.”