Şeker-İş Şube Başkanı Sefer Kahraman, B ve C portföyünü oluşturan 10 şeker fabrikası Şube başkanları ile TBMM’de bölgelerin milletvekillerini topluca ziyaret ederek AK Parti Grup Toplantısına katıldıklarını belirtti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a da şeker fabrikalarıyla ilgili dosya sunduklarını bildiren Kahraman, “Bu ziyaretlerimiz esnasında boşta Çorum Milletvekillerimiz olmak üzere bizlere yakın ilgi ve alaka gösteren tüm milletvekillerimize ayrı ayrı teşekkür eder, sanayimizin sorunlarıyla ilgili çalışmalarını devam ettirmelerini bir an önce bu özelleştirme programından Şeker Fabrikalarının çıkartılmasını beklemekteyiz” dedi. 
Kahraman’ın milletvekilleri ile Başbakan Erdoğan’a sunduğu dosyada şu bilgilere yer verildi: 

ŞEKER-İŞ SENDİKASI ÇORUM ŞUBESİ
 Ülkemizde tarım ve sanayi entegrasyonunun en güzel örneklerinden biri olan pancar tarımı ve şeker sanayii, geçmişten günümüze kalkınma yolunda sağladığı çok yönlü katkılarıyla stratejik konumunu bugünde halen korumaktadır. Türk şeker sektörü, yalnız şeker üretmek için hammadde kullanmakla kalmayıp yarattığı istihdam ve yan sektörlere sağladığı önemli katkılarla da tarım sektörümüz içerisinde en fazla çiftçi geliri sağlamaktadır.
Şeker sanayi ve pancar tarımının ülke ekonomisine katkıları incelendiğinde; tarım, hayvancılık, taşımacılık, kimya, ilaç, alkol, yem ve maya sektörleri ile geniş ve kapsamlı olarak bir bütün halinde ele alınmalıdır. Bu yolla yılda yaklaşık 3 milyar dolar katma değer yaratmakta olup taşımacılık sektörüne 25 milyon ton iş hacmi sağlamakta ve birçok alanda dışa bağımlılığın önüne geçmektedir. Doğrudan ve dolaylı olarak ilişkilendirilen 10 milyon insanımıza iş ve ekmek olanağı sağlayan şeker sektörü, ülkemizin ekonomik ve sosyal gelişimi bakımından karşılaştırmalı üstünlüğe sahiptir.
Diğer yandan, şeker sanayinin hammaddesi olan şeker pancarının verimlilik karşılaştırmasında, ülkemizin şeker pancarı üreticisi ülkelerle rekabette bir sıkıntısının olmadığı ve bazı bölgelerimizde birim alanda şeker pancarı veriminde ülkemizin yapılan kıyaslamalarda avantajlı konumda olduğu görülmektedir. 

"ALTERNATİF ENERJİ KAYNAĞI"
Günümüzde ekonomi ve sanayi alanında yaşanan gelişmeler açısından petrol rezervlerinin tükenme riskine karşı alternatif bulma çalışmaları hızla devam etmekte olup, dünya ülkelerinde yenilenebilir enerji kapsamında alternatif güç kaynağı olarak en verimli hammaddesi şeker pancarı olan biyoetanol üretiminin ön plana çıktığı görülmektedir. Bu açıdan şeker pancarı ekim alanlarının korunması ve kota baskısından kurtulmasıyla sağladığı istihdam, enerji ithalinden kaynaklı dış ticaret açığının kapatılmasına verdiği destek ve enerjide dışa bağımlılığın azaltılması için sağladığı katkılardan dolayı şeker pancarı üretiminin desteklenmesi gerekmektedir. (Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı 2007, Yenilenebilir Enerji Kaynaklarımız ve Enerji Verimliliği)

“DÜNYANIN AKSİNE BİR SÜREÇ YAŞIYORUZ”
Modern dünyanın gelişmekte olan ülkelerinde şeker sektörü devletlerin eliyle desteklenmekte, mümkün olduğunca korunmakta ve teşvik edilmektedir. Ülkemiz de ise şeker sektöründe dünyadaki gelişmelerin tam aksine bir süreç yaşanmaktadır. 2000 yılında özelleştirme kapsamına alınan Türkşeker, 2003 yılında özelleştirmeye ilişkin yol haritası belirlenerek, Strateji Raporu oluşturulmasıyla günümüze kadar hızla ilerleyen bir özelleştirme sürecindedir. Oysa özelleştirme politikalarına ilişkin olarak hazırlanan Strateji Raporu ile ek Strateji Raporunda belirlenen strateji ve uygulamaların günümüz koşullarında yetersiz kaldığı ve değişen dinamiklere göre güncellenmesi gerekliliği de aşikârdır.
Son olarak; Türkşeker A.Ş. Şeker Fabrikaları için Resmi Gazete’nin 14 Eylül 2011 tarih ve 28054 sayılı kararında Yatırımcılara Davet başlığı altında; Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş.'ye ait Portföy B (Malatya, Erzincan, Elazığ ve Elbistan Şeker Fabrikaları) ile Portföy C (Kastamonu, Kırşehir, Turhal, Yozgat. Çorum ve Çarşamba Şeker Fabrikaları) grubu olarak bir bütün halinde satış yöntemi "Varlık Satışı" şeklinde uygulanmak suretiyle Özelleştirme İdaresi Başkanlığı kararıyla özelleştirme ihale ilanı yayınlanmış ve son teklif verme tarihi 11.11.2011 olarak belirlenmiştir.
ürkşeker’in olası özelleştirilmesi durumunda ülkemizde büyük kayıplar yaşanacaktır. Sendikamız Şeker-İş yıllardır Şeker Sanayindeki özelleştirmenin sonucunda ülkemizi geri dönüşü olmayan sürece girmeden önce, olası sonuçlara ve yaşanabilecek kayıplara dün olduğu gibi bugünde dikkat çekmeye ve anlatmaya devam etmektedir.
     
"KALKINMAYA SEKTE VURULUR"
Kurulu yatırım değerleri yaklaşık 3 milyar dolar civarında olan 18-20’ye yakın fabrikamızın kapanmakla karşı karşıya gelmesi; başta doğu illerimiz olmak üzere bölgesel kalkınmayı sekteye uğratacak, ülkenin göç ve güvenlik sorunlarını hızla arttıracaktır. Yaklaşık 1 milyon dekar alanda pancar tarımı yapılamayacak ve şeker üretimi 650 bin ton daralacaktır. Şeker üretimi azalmış ve tarım alanları daralmış bir konumda AB’ye tam üyeliğin gerçekleşmesi durumda ise AB Şeker Rejimi Reformu gereği 2015 yılında ülkemiz şeker sektöründen tamamen çekilmek zorunda kalabilecektir.
Bulunduğu coğrafyada pancardan şeker üretiminin en elverişli merkezlerinden biri olan ülkemizde, üretimin hammaddeyi üreten pancar üreticilerinin içinde bulunduğu bir yapı ile sürdürülmediği takdirde devam ettirilebilmesi mümkün olmayacaktır. Dünyanın en liberal ülkesi olan ABD’de dahi, şeker fabrikaları tek bir şahsın tekelinde bulunmayıp pancar üreticilerinin sahip olduğu şirketlerindir. Aynı şekilde AB’de sektörün %65’i, Fransa’da % 67 ‘si hammaddeyi üreten pancar üreticilerine aittir. 

"SAĞLIKLI NESİLLER İÇİN ŞEKER PANCARI"
Bugün Avrupa Birliği ülkeleri, Nişasta Bazlı Şeker içerikli gıdaların tüketimine bağlı olarak ortaya çıkan diyabet ve obeziteye karşı mücadele kapsamında, tatlandırıcı içeren sağlıksız gıdalardan korunmak için ek vergi uygulamalarını hayata geçirmeye hazırlanmaktadırlar. Bununla beraber, Nişasta Bazlı şeker üretiminin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle birçok gelişmiş ülkede, NBŞ üretimine kota getirilerek sınırlandırılmaktadır. Oysa ülkemizde ise mevcut kotalar her yıl Bakanlar Kurulu Kararı ile arttırılmaktadır. NBŞ kotasının yüzde 50 oranında arttırılması pancar şekeri üretimi üzerinde 120 bin tonluk daralmaya neden olmaktadır. Diğer anlamda bu durum, 210 bin dekar alanda pancar tarımının yapılamaması anlamına gelmektedir. Pancar şekerinin üretim kapasitesinde oluşacak düşüş neticesinde doğrudan istihdam ve nakliye sektörünün yaşadığı daralma ile tarımsal istihdamda yaklaşık 20 bin tarım işçisi işsiz kalmakta ve milli ekonomide yaklaşık 300 milyon TL kayıp oluşmaktadır. Oluşan bu kayıpların yanı sıra ülkemizin kendi ihtiyacı kadar mısır üretimini karşılayamaması NBŞ üretimi için her yıl yaklaşık 500 bin ile 1milyon ton arasında mısır ithalini de beraberinde getirmektedir. 

"ZARAR ETSE DE ÇİTÇİ DESTEKLENDİ"
Ülkemiz tarafından ithal edilen mısır ile diğer ülkelerin çiftçisi desteklenirken; Türkşeker, Türk çiftçisini, besicisini, taşıyıcısını desteklemek ve üretimin sürdürülebilirliliğini sağlamak amacıyla Dahilde İşleme Rejimi ile ihraç kayıtlı olarak satılabilecek şeker stokunun bulunmadığı dönemlerde dahi ithalata meydan vermemek için yurtiçine dünya borsa fiyatından zararına satış gerçekleştirmektedir. 2002 yılından itibaren Türkşeker tarafından üstlenilen görev zararı, 1 milyon 135 bin ton şeker ihracına karşılık yaklaşık 678 milyon TL’ye ulaşmıştır.  
Sektörümüzün içinde bulunduğu özelleştirme ısrarından vazgeçilerek şeker fabrikalarımızın teknoloji ve ölçek büyüklüğü açısından yenilenmesi, teknik eleman eksikliğinin giderilmesi, kapasite kullanımının arttırılması ve buna bağlı olarak maliyetlerin acilen minimize edilmesi gerekmektedir. Ancak bu sayede sektör içinde bulunduğu darboğazdan çıkarak yaşama imkanı bulabilecektir.
Sayın Milletvekilim, Şeker-İş Sendikası olarak bizler ülkemiz menfaatleri adına bugüne kadar sürdürülen mücadelemizi bundan sonrada aynı azimle devam ettirerek pancar tarımı ve şeker sektörünün yaşaması için üzerimize düşen her türlü görevi ve fedakârlığı yapmaya hazırız. Sektördeki sorunların çözülmesi ve ülke ekonomisinde yaşanacak kayıpların önlenmesi için özelleştirme sürecinin durdurulması ve sektörün rekabet gücü kazanması açısından pancar üreticileri, şeker işçileri ile kamunun birlikte yer aldığı yeni bir model oluşturulması amacıyla, Çalışmaların başlatılması konusunda görüş ve önerilerimizi müsaadelerinize arz ederiz.”