Uzun zamandır gençliği;
İnternetin sanal dünyasında yaşayan, elinde cep telefonu, kulağında kulaklık; çevresinde ve ülkesindeki olaylara karşı üç maymunu oynayan,
İlgisiz bakışlarla etrafı gözleyen,
Cumhuriyetin değerleri sallanırken; eğlence yerlerinde, açık hava konserlerinde orası burası ayrı sallanan,  
Apolitik,
Maçlara verdiği önemi, Silivri’deki insanlardan esirgeyen,
Hayatını okul, dershane ve sınav üçgenine hapsetmiş,
Aşklarını çabuk tüketen, manevi değerlerini unutmuş,
Atasını unutmuş…
Bir gençlik olarak değerlendirdiğim için;
Türk gençliğinden özür diliyorum.
Görevlerini hatırlatmak adına, yazılarımda pek çok kez, Atatürk’ün Gençliğe Hitabesini ve gençlikten beklentilerini açıklayan cümleleri kullandım.
Oysaki bunlara hiç gerek yokmuş.
Onlar her şeyin farkındaymış. Sadece uygun zamanı bekliyorlarmış.
Ben tam gençlikten ümidimi kesmişken, bunca yazıyı kim için ne için yazdım ve yazmakta devam ediyorum diye kendi kendime hayıflanırken, bu gençlikten hayır yok, ülkeye bunlar mı sahip çıkacak diye kederlenirken;
Gençlik, Taksim Gezi Parkı’nda ayağa kalktı.
Hiçbir kişi ya da kurumun etkisinde kalmadan, kendi özgür iradesiyle sesini yükseltti ve
“HAYIR!” dedi.
Baskı altında yönetilmeye; HAYIR!
Bu ülkede biz de varız. Çevreye, doğaya ve en önemlisi, Cumhuriyetin değerlerine sahip çıkıyoruz. Hayatımıza karışmanıza izin veremeyiz. Bizi ötekileştiremezsiniz. Bizim adımız diğer yüzde 50 değil. Biz bir elmanın ortadan bölünmüş diğer yarısı değil, bütünüyüz. Bizi bölemezsiniz. Buna izin vermeyiz!
Biz çapulcu, ayyaş, alkolik, ahlaksız ya da marjinal (uçta) değiliz.
Varlığımızı tanı, bize saygı göster, bizi dinle, sözlerimize kulak ver!
Artık bu ülkede “tencere tava, hep aynı hava” değil!
Bir şeyler değişti!
Sen de bu değişimi gör!
*
Ben, biz yanıldık ancak büyük Atatürk yine yanılmadı. Ne demişti gençlik hakkında?
“Gençler!
Cesaretimizi kuvvetlendiren ve devam ettiren sizsiniz. Siz almakta olduğunuz irfan ve terbiye ile insanlık meziyetinin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli sembolü olacaksınız. Ey yükselen yeni nesil! Gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve devam ettirecek sizsiniz.
1924”
 
Ne kadar da haklıymış!