Bir düşünün: Ofisinize veya mağazanıza, dükkânınıza bir engelli gelse ne konuda sıkıntı çeker, diye orayı daha erişilebilir hale getirmek için bir gözden geçirin:
“Tekerlekli iskemlesiyle içeri kendi başına giremez.” ya da “Girse de hareket alanı kısıtlı olur” “merdivenlerde basamağı, merdivenin başı ya da sonu olduğunu bastonla algılamayı sağlayan kabartma şeritler yok” gibi… 
…ve değiştirin.
Bazı değişimler için büyük inşaat işlerine gerek olmayabilir. Her şey asansör ya da rampa değildir. Bunların olduğu bir binada bile, örneğin tekerlekli iskemleli ya da görme engelli biri için koridorlarınızı daraltan eşyaları ve oda girişlerindeki eşikleri kaldırın, merdiven basamak köşelerine kabartma bir şerit çektirin.
Bir toplantı ya da etkinlik düzenlerken engellilerin erişimini de düşünün. Örneğin o gün için portatif rampa edinin ya da işitme engelliler için konuşmaları arka görülecek perde ekranda hızla yazabilen bir gönüllü bulun. Tekerlekli iskemleli bir dinleyici için yer bırakın. 
Binanızın krokisini kabartma olarak da bastırın ve uygun bir noktaya asın.
Asansörde kat rakamlarının kabartma olmasına özen gösterin. 
Engelli parkı için ayrılmış yerlere park etmeyin. Bu araçlarında yanına park ederken de bu kişilerin araca binene kadar tekerlekli iskemle kullanacaklarını hatırlayarak hareket için gerekli boşluğu bırakın. (Engelli park alanlarının boş olması bile medeniyetin şık bir işaretidir. Siz de topluma bu konuda katkıda bulunun. )
Kurumunuzda portatif bir rampa olması için talepte bulunun.
Bir binada engelli birey ya da ailesi ile yaşıyorsanız acil durumlarda (yangın, deprem, sel gibi) bu kişilere kimin yardım edeceğini, onlara ulaşmaktan kimin sorumlu olacağını şimdiden bir toplantı ile tespit edin. (Unutmayın afetler, kazalar günler öncesinden bilinen, belli bir zamanda değil de aniden ortaya çıkarlar.)
Binanızda bir kaç saniyede geri kapanan kapıları zaruret olmadıkça yaptırmayın. Tekerlekli iskemledeki kişiler, buralarda zorlanabilir.
Binanızın yenilemesini yaparken sadece engelliler için değil, bebek arabası ile gelenler, yaşlılar için düşünün ve mekânı herkes için erişilebilir ve kullanılabilir kılın. Ziyaretçinizi arttın. 
Restoran sahibiyseniz kabartma harflerle menü bastırın, tekerlekli iskemlenin de girebileceği ayarlanabilir masalar tercih edin. 
Bugün bir engelli derneğine bağış yapın. (Miktarı değil hatırlanmış olmaları güzeldir)
Kartvizitinizi bastırırken küçük bir miktarını da kabartma harflerle bastırın. 

“Başka Neler mi Yapabilirim ?” Diye Dert Etme ! Mesela…

Zaman ayırın: Engelli derneklerini ziyaret edin. Hem yerlerini öğrenin hem bir çaylarını içip hal hatır sorun.
Düşünceli olun: Bazı şeyleri yapmak ya da söylemek engelli insanlar için daha fazla zaman alabilir. 
Normal bir ses tonu kullanın: İstenmediği sürece normalden daha yüksek sesle konuşmaya gerek yoktur.
Kibar ve sabırlı olun: Sohbet sırasında acele etmeyin. Kişiyi anlamakta zorluk çekiyorsanız anlamadığınızı ifade edin ve kısa sorularla evet ya da hayır ile bir orta yol bulun. 
Kontrol edin: Engelliler pek çok kişiden daha iyi teknoloji kullanıcısıdırlar. Yeter ki gerekli uyarlamalar yapılsın. Siz de, varsa, web sitenizin ne kadar erişilebilir  olduğunun tespitini web tasarımcınızdan isteyin ve aksayan yönleri düzeltmesini isteyin. (Bu, web tasarımcınızın hizmet sözleşmenizin bir gereği olarak yapacağı bir işten farklı bir çaba gerektirmez. ) 
Esnek olun: Gerekli görünürse yardım teklif edin ama o kabul etmiyor, gerek olmadığını belirtiyorsa kişinin isteklerine saygı gösterin. İnatla işini onun yerine siz yapmayın.
Rahat olun: Herkes hata yapar, iletişiminiz yanlış bir yönde ilerliyorsa ise durup özür dileyin ve kişinin size rehberlik etmesini isteyin 
-“Bu konuda ne yapacağımı bilmiyorum. Sizin aklınıza gelen bir şey var mı? Beni yönlendirin” demek gibi…
Kulüp, organizasyon, iş etkinliklerine, toplantılarına tanıdığınız engellileri davet edin. Onları böylece görünür kılmakta topluma yardımcı olun. Engellilerin tek gündemi kendi engelleri ya da yardım istemek değildir. Onlar da iş, eğitim, ekonomi, politika konularında bilgi ve yorum sahibidirler.  
Apartman günlerine ya da komşu ziyaretlerinde engelli bireyi ya da aile bireylerini de çağırın. Konuyu sürekli çekilen sıkıntılardansa gündelik konularda tutmak onları daha mutlu edecek, bir iki saatliğine nefes aldıracaktır. 
Bir kişinin, aile bireyinin engelline değil onun kişiliğine odaklanın. Sizin de bu engelleri yaşamanız, dışarıda engellerle karşılaşmanızla nasıl bir ruh halinde olabileceğinizi düşünün.
İlham almak için diğer işletmeler, kulüpler, okullar ve kuruluşları, engelli kişiler için neler yapabildiklerini araştırın in de ve onlardan öne geçmek için çaba yapmış öğrenin.

Görme Engelli Kimdir?
Görme engelli kişi, himayeye muhtaç, acınacak ve çaresiz bir insan değildir.
Diğer insanlardan farklı, olağanüstü yetenekleri olan, başkalarının duyamadığı sesleri duyan mucizevi bir yaratık da değildir.
Diğer insanların sahip olduğu olumlu ve olumsuz özelliklerin hepsi onda da mevcuttur.
(Görme engelliler arasında da başarılı-başarısız olanlar, bencil veya toplum çıkarlarını düşünen insanlarda bulunabilir.
Görme engelli birey de herkes gibi bir insandır. Farklı yazı sistemi ile o da aynı kitapları okur.
Farklı metotlarla o da aynı bilgileri ve eğitimi alır.
Diğerleriyle aynı okulları, iş yerlerini, caddeleri, eğlence yerlerini vs. paylaşır.
Görme özürlü olmak diğer insanlardan farklı bir kişiliğe sahip olmak demek değildir.

Örneğin bir görme engelli arkadaşınıza yardımcı olmak istiyorsanız aşağıdaki bilgileri edinmeli ve bunlar doğrultusunda hareket etmelisiniz.

Yürürken siz onun değil, o sizin kolunuza girmelidir.
Kaldırım kenarı veya merdiveni anlaması için yarım adım gerinizden gelmelidir.
Merdiven inerken eğer varsa tırabzandan yararlanmak isteyebilir. (Kaldırım iniş ve çıkışlarında sürekli sözlü uyarılara gerek yoktur. O sizi yarım adım geriden izlediği için  biraz yavaşlamanız yeterlidir.)
Ona ismiyle hitap ediniz; aksi halde kiminle konuştuğunuzu anlamayabilir.
Konuşurken görmek veya kör gibi kelimeleri kullanmaktan çekinmeyin ve yanından ayrılacağınızda sözlü olarak bildirin.
Eğer size yol veya yön sorarsa, sözcüklerle kesin ve anlaşılır biçimde izah edin. El ile işaret etmenin veya göze hitaben yönlendirmelerde bulunmanın yararı yoktur. 
Görme engelli birini uzaktan bağırarak yönlendirmeniz hem rahatsız edici hem de tehlikeli olabilir. Olanağınız varsa yardım etmek için yanına gidin.
Duraklarda hangi otobüsün geldiğini öğrenmek isteyip istemediğini sorabilirsiniz. Sizin otobüsünüz daha önce geldiyse ayrılacağınızı mutlaka belirtin.
Kapıları yarı açık bırakmayın; onunla daha önce bulunmadığı bir odaya girerseniz onu odanın ortasında yalnız bırakmayın, bir sandalye veya koltuğa kadar götürün.
Yemekte et varsa kesmek için yardım isteyip istemediğini sorun; yemeklerin yerlerini ayrıntılı olarak tarif edin.
Yatılı olarak evinize geldiğinde ona tuvaletin, gardırobun, pencerenin, prizin, elektrik düğmelerinin, yerlerini gösterin. Ayrıca ışıkların açık olup olmadığını bilmek isteyebilir.
Eğer arzu ederseniz sizinle körlüğü hakkında konuşabilir ama bu eski bir hikâyedir. Oysa sizin olduğu gibi bir görmeyen arkadaşınızın da ilgilendiği birçok konu vardır.

Öğrenme yetersizliği olan bir bireyin yeteneklerini ortaya çıkarabilmesi için aşağıdakilere dikkat etmeniz yararlı olacaktır.
Anlatımınızın açık olmasına dikkat edin.
Bilinen kelimelerin kullanılması onun sizi anlamasını sağlayacaktır. 
Cümleler kısa kullanılmalıdır. 
Konuşmanız güven vermeli, öğrenme yetersizliği olanların anlayamayacağı farklı sorular sorulmamalıdır. 
Somut tecrübelerle ilgili sorular sorulmalıdır. Örneğin, “Dün evde neler yaptın ?” gibi. 
Mecazlar kullanmaktan kaçınılmalıdır. Örneğin, “biz burada rüzgar gibi çalışırız” gibi mecazi anlamlı cümleler onun için bir anlam ifade etmeyebilir.
Karmaşık sorular sorulmamalıdır. Örneğin, “şimdiye kadarki en büyük başarın nedir? ” yerine, “önceki işinde veya okulda iken en iyi neyi yapardın? ” gibi sorular sorulmalıdır. 
Kuramsal sorular sorulmamalıdır. Örneğin, “eğer fotokopi makinesi bozulsaydı sen ne yapardın?” sorusunun şu şekilde sorulması daha iyidir “eski işinde çalışırken fotokopi makinesi bozuldu mu? Fotokopi makinesi bozuk iken sen ne yaptın?” 
En önemlisi ona zaman ve fırsat tanıyarak, anlayış göstermek öğrenme yetersizliği olan bireye yapacağınız en büyük iyilik olacaktır.

Ne yapacağınızdan emin değilseniz, düşüncenizi geliştirmek için yapabileceğinizi bir uzmana (bir özel eğitimciye, bir sosyal hizmet uzmanına, bir mimara v.b.) soru sormaktan çekinmeyin. Özellikle kamu kurumlarından destek alın.

Bunlardan birini bile yaptıysanız ne mutlu toplumumuza…