Memur-Sen İl Temsilcisi ve Sağlık-Sen Çorum Şube Başkanı Ahmet Saatcı, kamuda sözleşmeli olarak çalışanlarının ivedilikle kadroya alınmaları gerektiğini savundu.

Saatci, kamuda sözleşmeli olarak çalışanlar ile ilgili bir açıklama yayınladı.

Memur-Sen Konfederasyonu tarafından, ‘Kamuda Sözleşmeliğe Son Şura’sının gerçekleştirildiğini kaydeden Saatci, açıklanan şura sonuç bildirgesini şöyle sıraladı;

"Kamu personel sisteminin temel yaklaşımı; insan onurunu öncelemek, insan haklarına saygılı olmak, saygın iş ilkesine dayanan mali, sosyal ve özlük hakları ile çalışma şartları olmalıdır.

Kamu personel sisteminde, sözleşmeli personel rejiminin temel istihdam şekli olarak kabul edildiği algısını güçlendiren adımlar ve arayışlar, Yeni, Büyük ve Güçlü Türkiye iddiası ve hedefiyle bağdaştırılabilir değildir.

...Belirli bir süre sözleşmeli personel olarak görev yapma ve sonrasında kadroya alınma (3+1, 4+1, 6+1gibi) yöntemlerden vaz geçilmeli ve sözleşmeli personel istihdamı bütünüyle terk edilmeli, mevcut sözleşmeli personelin kadroya geçişini sağlayacak düzenleme ivedilikle hayata geçirilmeli.

Kamu personel sisteminde güvence, sadece personele ait bir kazanım ve hak olarak değil doğrudan devletin egemenliğine ve gücüne yönelik bir sonuç olarak ele ve dikkate alınmalıdır.

Kamu görevlilerinin iş güvencesi, toplum ve birey açısından kamu hizmetinden yararlanmanın güvencesi olduğu gerçeğiyle hareket edilerek hizmetin kalitesinin artırılmasını sağlayacağı da unutulmamalıdır.

657 sayılı DMK dahil personel mevzuatında yapılacak bütün düzenleme ve değişiklikler bireyi ve toplumu özgürleştiren, memuru güçlendiren bir anlayışla yapılmalıdır.

2003 yılından bugüne sözleşmeli personel rejimi kapsamındaki personel sayısının yaklaşık 50 kat artmasının gerekçesine, hedeflerine ve sonuçlarına dair Kamu İşvereni tarafından haklılık, doğruluk ve gereklilik noktasında tatmin edici bir açıklama ortaya konabilmiş değildir.

399 sayılı KHK kapsamında KİT bünyesinde istihdam sözleşmeli personelin, bu statüde istihdam edilmiş olmak noktasında sorunu olmamakla birlikte gelir vergisi gibi bazı konularda 657 sayılı Kanuna tabi personel ile farklı uygulamaya tabi tutulmak kaynaklı mağduriyetlerinin sona erdirilmesine ilişkin haklı talepleri karşılanmalıdır.

Sözleşmeli personel istihdamına yönelik yasal ve idari mevzuatın çeşitliliği, kamu kurum ve kuruluşlarının sözleşmeli personel istihdamına yönelik uygulama ve bakış açısı farklılıkları; sözleşmeli personel rejimini karmaşık hale getirmiş ve sözleşmeli personelin kendi arasındaki farklılıkları da derinleştirmiştir.

Kamu görevlilerinin etkinliğini ve verimliliğini engelleyen unsurların başında kamudaki yöneticilerin sevk ve idaredeki yetersizliği ve sözleşmeli personel üzerindeki fesih baskıları gelmektedir. Bunun yanında sözleşmeli personel eşi ile işi arasında seçim yapmak zorunda bırakılmaktadır.

Sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi mutlaka sağlanmalıdır.

Sözleşmeli personele, kadroya geçirilmeleri süreçlerine ilişkin kalıcı bir düzenleme yapılması beklenmeksizin mazerete ve isteğe bağlı yer değişikliği hakkı tanınmalıdır.

Sözleşmeli personel rejiminin tali ve istisnai nitelikte istihdam türü olma niteliğinden uzaklaşarak asli nitelikte istihdam türü olmaya doğru ilerlemesine son verilmelidir.

Sözleşmeli personelin kadroya geçişleri sağlanıncaya kadar görevde yükselme ve unvan değişikliği hakkı önündeki engel kaldırılmalı, tayin, terfi, nakil, izin hakları ve disiplin cezaları gözden geçirilmeli, aynı Kanun ya da KHK’ya tabi olup aynı işi farklı kurumlarda yapanların ücretleri birbirlerine eşitlenmelidir.

Sözleşmeli personelin sözleşme ücretlerinin yükünü çeken vergi dilimleri yeniden düzenlenmelidir.

Personel istihdamında güçlük çekilen yerlere atananların kadrolu statüye geçmek için çalışmak zorunda kaldıkları mecburi sürelerin kaldırılması gerekmektedir.

Atama yapılacak sözleşmeli pozisyonu sayısının üç katı kadar adayın mülakata çağrılması, mülakatın ise esasen güvenlik soruşturması aracı olarak kullanılması, adayların neden kazanıp neden kaybettiklerine ilişkin değerlendirmelerin şeffaf olmaması ve adaylarının bir komisyon tarafından birkaç dakikalık mülakatla elenmesi adalet duygusunu zedelemekte, geride atanan kamu görevlisi sayısının iki katı kadar küskün, güvensiz, mutsuz, umutsuz ve toplum nezdinde damgalanmış bir mağdur kitlesi oluşturmaktadır.

Sözleşmeli personelin kadrolu personelin yararlandığı tazminatlardan (arazi, sosyal denge, iş sonu vb.) ve ek ödemelerden yararlanması sağlanmalıdır.

4/C’li statüden sözleşmeli statüye geçen personele ilişkin zorunlu emeklilik uygulamasının kaldırılması gerekmektedir.

İstifa eden sözleşmeli personele de belirli şartlar kapsamında dönüş hakkı sağlanmalıdır.

Kamuda istihdam türleri karmaşasının ortadan kaldırılarak kadrolu memur statüsünün esas alınması sağlanmalı, sosyal adalet ve hakkaniyet gözetilerek sosyal devlet ilkesinin gereği mevcut sözleşmeli personelin kadroya geçişine ilişkin takvim oluşturulmalı ve hızla uygulanmalıdır.
Bizler Memur-Sen olarak; Türkiye’nin gücünün, tarihinin konu insan, insan onuru ve hakları olduğunda sahip olduğu medeniyet hassasiyetinin güvencesiz istihdamı kamuda terk etmeyi gerekli ve mümkün kıldığını biliyoruz. Bizler, Türkiye’nin kamu maliyesiyle, fikri ve inanç birikimiyle sözleşmeli personelin sorunlarını çözmeye de en kısa süre içerisinde mevcut sözleşmeli personeli istekleri halinde kadroya geçirmeye de yeteceğine inanıyoruz.”