Mübarek ramazanı şerif ayı gelince özellikle son yıllarda uçuk fikirler ortaya atılıyor. Böylece ramazanı şerifler başladığından merakla bekler olduk.
Acaba bu yılın dini konusu ne olacak diye olduk? Hocalarımızda sağ olsun merakımızın giderilmesini sağlıyorlar.
Geçen yılların konusu sigarayla iftar açılır mıydı? Bu sene ne olacak diye çok beklemeden konu ortaya çıktı.
Şükür yanılmadık hocalarımız, boş durmamışlar, araştırmışlar ve teravih namazının kılınması gerektiği halde beyinleri bulandırmak için teravih namazı kılmayın diye direkt demiyorlar, yokmuş diyorlar.
Teravih namazı mevzuu ortaya atıldı.  Mübarek günün hürmetine camilerimizin dolduğu, insanlarımızın camiyle buluşmasına vesile olan teravih namazı Hazreti Peygamber (S.A.V) zamanında kılınmazmış(!).
Teravih namazını kılmak gerektiğini,  ibadetle ilgili kitaplarımız, hatta dinen sünnet olduğunu bile yazarlar. Teravih namazını kılmamak Peygamber Efendimizin şefaatinden mahrum kalmamıza sebep olur der.
Bu güne kadar yetişmiş olan İslam âlimleri teravih namazının kılınışını anlatırken hepsi yanlış mı fetva verdiler? İmamı Azam, İmamı Şafii gibi okuduğunu unutmayan, harama bakmayan yüce insanlar bilmiyorlar mıydı?
Makama geçmesi için eza ve cefa çeken İmamı Azam hatalı mı karar verdi ki, var olanı yok dedi. Hayır, teravih namazı vardır ve kılınmalıdır. Bugünün insanlarını düşününce ne büyük âlim diyor insan.
Bugün küçük ilmihal kitaplarına bile baktığımızda teravih namazının kılınışını anlatırlar. İlköğretim okullarında din kültürü ve ahlak bilgisi derslerinde de teravih namazının kılınışından bahsedilir. Öğrencilere öğretilir.
Teravih namazında dikkat edilmesi gereken şartlar özellikle belirtilir. Yatsı namazının farzını kılmadan teravih namazını kılamazısınız, imam yatsı namazının farzını kılmışsa, biz kendimiz farzı kılar, sonra imama uyar ve de teravih namazını kılarız diye öğretilir.
İlk oturuşta Tahiyyat, Salli ve Barik okunur üçüncü rekâtta ise ayağa kalkınca sessizce Sübhaneke okunur diye üstüne basa basa öğretilir.
Dini inancı olanlarımızın birçoğu bilir. Teravih namazının kılınışını kitaplarımız çok detaylı anlatırlar.
Kaçar rekât kılınırsa çok sevap olur? Kılınırken nelere dikkat edilmelidir? Gündemimizi dini temeli sağlam olan konuları bile farklı yorumlar gibi görünerek beklide insanlar kendilerini gündemde tutmak da istemiş olabilirler.
İnsanlar ekranda görünme gibi tutkuları da olabilir.
Geçmişte program müdavimi olan kişi herhalde ekranı özlemiş. Teravih namazının olmadığını ifade edenleri milletimiz dikkate almadılar.
Hazreti peygamberden bu tarafa dört mezhep imamı yetişti. Bunların usulünü devam ettiren nice fıkıh âlimleri yetişti.
Yetişmiş olan âlimler bize dinimizdeki olan ibadetleri çok net şekilde açıklamışlardır. Kılınışını, dinimizde ki hükmünü, inceliklerini detaylarıyla anlatmışlardır.
Doğruları yazmışlar, öğretmişler,  tatbik etmişler ve bizlere miras bırakmışlar. Böyle dini konularda aykırı fikir beyan eden kişilerde hep aynı kişiler.
Yani kurban konusunda asırlardır uygulanan kurallara ters fikir beyan eden aynı kişiler. Kurban kesilecek hayvanın yerine para verilir diyenler aynı.
Dini otorite olarak kabul ettiğimiz Diyanet İşleri Başkanlığımızın fetva hattı teravih namazı var, yok mevzuu ortaya atılınca en çok sorulan soru olmuş. Oradaki görevli hocamızda İslam dininde bugünkü kılınan teravih namazının kılınması gerektiğini anlattı. Teravih namazı vardır dedi.
Sözün özü teravih namazını kılabilenler ikişer rekât olarak yok ben yorulurum derse, dörder rekât kılmamalılar.
Teravih namazı sadece vaktinde kılınır, kazası yoktur. Ramazanı şerif ayında kılınır.